Kategori: Uncategorized

yeni-haber-basligi_d5115380.jpg
Uncategorized

Kral 3. Charles’ın taç giyme töreni için davetiye tanıtıldı

İngiltere Kralı 3. Charles’ın 6 Mayıs’ta yapılacak ‘taç giyme törenine’ katılacak kişilere gönderilecek davetiye kamuya tanıtıldı. Davetiyede eşi Camilla’nın unvanının ‘Kraliçe’ olarak yazıldığı dikkat çekti.

Kral 3. Charles'ın taç giyme töreni için davetiye tanıtıldı

DHA

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, 8 eylül tarihinde 96 yaşında hayatını kaybetti.

Elizabeth’in vefatının ardından İngiltere’de 3. Charles dönemi resmen başladı.

Kraliçe Elizabeth’in ölümünden sonra Charles, İngiltere Kralı ilan edildi.

Davetiyeler basıldı

Kral 3. Charles’ın 6 Mayıs’ta başkent Londra’daki Westminster Abbey’de yapılacak Taç Giyme Töreni için basılan davetiyeler, Buckhingham Sarayı tarafından kamuya tanıtıldı.

2 bin adet basılacak davetiyede, İngiliz folklorundan ‘yeni hükümdarlığı yansıtması için bahar ve yeniden doğuşun simgesi kadim bir figür olan Yeşil Adam figürü’ içerdiği görüldü.

Kraliçe yazması dikkat çekti

Ülkedeki çayırlarda yetişen çiçeklerle bezeli davetiyede ayrıca Kral 3. Charles’ın eşi olduğu için ‘Kraliçe Eş’ (consort) unvanı taşıyan Camilla’nın sadece ‘Kraliçe’ unvanı ile yazıldığı dikkat çekti.

“Kral George’un taç giyme töreni içindir”

Kraliyet arşivlerinden en eski taç giyme davetiyesinin fotoğrafı da paylaşılarak “Kraliyet Arşivlerindeki en eski taç giyme töreni davetiyesi, 22 Eylül 1761’de gerçekleşen Kral George III ve Kraliçe Charlotte’un taç giyme töreni içindir.” denildi.

Kral 3. Charles’ın taç giyme töreninin davetiyesi tanıtıldı #1
Kral 3. Charles’ın taç giyme töreninin davetiyesi tanıtıldı #2
Kral 3. Charles’ın taç giyme töreninin davetiyesi tanıtıldı #3
Kral 3. Charles’ın taç giyme töreninin davetiyesi tanıtıldı #4

Kaynak

john-cheeverin-verdigi-soylesiden-kendi-eserlerimi-nadiren-okurum_d4e64488.jpg
Uncategorized

John Cheever’in verdiği söyleşiden: Kendi eserlerimi nadiren okurum

Amerikalı yazar John Cheever, yıllar önce verdiği bir söyleşide kendisi için edebiyatın ne anlama geldiğini anlatırken; aynı zamanda yazdığı eserleri de nadiren okuduğunu ifade ediyor.

John Cheever'in verdiği söyleşiden: Kendi eserlerimi nadiren okurum

ensonhaber.com

Genelde bir kitabı bitirdikten sonra eleştirilerden ve söyleşilerden kaçmak için ülkeyi terk eden John Cheever, Bullet Park yayınlandığında New York, Ossining’deki evinde kalmıştı. Yazarla görüşme fırsatını kaçırmayan basının arasında, özellikle yaptıkları söyleşilerle efsaneleşen edebiyat dergisi The Paris Review da vardı.

1969’da yapılan söyleşiyi gerçekleştiren Annette Grant, girizgâhında yazarla ilgili şöyle diyordu:

“Cheever, söyleşi yapması zor biri olarak tanınıyor. Eleştirileri takip etmiyor, kitaplarıyla öykülerini bir kere yayımlandıktan sonra asla tekrar okumuyor ve genelde ayrıntılarına girmekten kaçınıyor. Eserlerinden konuşmaktan hoşlanmıyor (özellikle de “şu aletlerden birine”) çünkü nereden geldiğine değil, nereye gittiğine bakmayı tercih ediyor.”

Buna rağmen Grant sadece çocukluğundan, Hollywood’dan, okurluktan ve genel olarak edebiyattan ve yazarlıktan değil, eserlerinden de konuşturmayı başarıyor Cheever’ı…

Muhabir: Kitapları bitirdikten sonra onlardan ayrılırken nasıl hissediyorsunuz?

Cheever:

Psikolojik şok

“Bir kitabı bitirdikten sonra genelde hastalık derecesinde bitap düşüyorum. (…) Bullet Park’tan sonra o kadar kötü değildim, bu romanda tam istediğimi yapmıştım: üç karakterden oluşan bir kadro, basit ve etkili bir üslup, bir adamın sevgili oğlunu yanarak ölmekten kurtardığı bir sahne. Eseri herkes heyecanla karşıladı ama Benjamin DeMott Times’da yerince çil yavrusu gibi dağıldılar. (…) Ama bir kitabı bitirince, başkalarınca nasıl karşılanırsa karşılansın, hayal gücünde bir şeyler yerinden oynuyor. Tam olarak delilik diyemem. Ama bir romanı bitirmek, bunun gerçekten yapmak istediğiniz ve çok ciddiye aldığınız bir şey olduğunu varsayarsak, kaçınılmaz olarak psikolojik bir şok yaratıyor.”

Yazar için bir kitabı bitirmek

Cheever bu psikolojik şokun üstüne kitaplarına geri dönmüyor. Bir kitabı bitirmek, onun için neredeyse kitabı hayatından çıkarmakla eşdeğer oluyor. Bunun sebebi kısmen yazdığını tekrar tekrar okumayı kendini beğenmişlik olarak görmesi. Ama belki de daha önemlisi, dönüp arkasına bakmanın içinde ölüm korkusu uyandırması.

“Rengimi belli edemiyorum”

Yazar devamla şöyle anlatıyor;

“Çünkü rengimi asla belli edemiyordum. Karanlık bastırıyordu, yıl ölüyordu. Mesele teknik sorunlar değildi, önceden kestirmesi imkânsız sorunlardı. Karakter havanın karardığını ve soğuduğunu fark ettiğinde bunun gerçekten olması gerekiyordu. Yemin ederim gerçekten oldu da. O öyküyü bitirdikten sonra uzun bir süre karanlık ve soğuk hissettim. Hatta ondan sonra uzun bir süre başka öykü yazmadım çünkü sonrasında Bullet Park’a başladım. Bazen en basit görünen öyküler yazması en zor olanlardır.”

“Kendi eserlerimi nadiren okurum”

“Üç gün, üç hafta, üç ay. Kendi eserlerimi nadiren okurum. Bana özellikle itici bir narsisizm türü gibi geliyor. Kendi konuşmalarınızın kasetlerini tekrar dinlemek gibi. Koşarken geçtiğin yolu görmek için dönüp omzunun üstünden geriye bakmak gibi. Bu yüzden sık sık yüzücü, koşucu, zıplayan kişi imgeleri kullandım. Mesele elindekini bitirip bir sonraki şeye geçmek. Ayrıca, eskisi kadar yoğun bir şekilde olmasa da omzumun üstünden geriye bakarsam ölecekmişim gibi hissediyorum. Sık sık Satchel Paige’i ve üstünüze bir şeyin geldiğini görebileceğinize dair uyarısını düşünüyorum.”

Kitap sayfası için iletişim:

ergul.tosun@ensonhaber.com

Kaynak

yeni-haber-basligi_d4c4f638.jpg
Uncategorized

Dünyada en çok silah ithal eden 40 ülkeden 9’u Arap ülkesi

Dünyada en çok silah ithal eden ülkeler arasında Suudi Arabistan, Katar, Mısır, BAE, Kuveyt, Cezayir, Fas, Ürdün ve Bahreyn var.

Dünyada en çok silah ithal eden 40 ülkeden 9'u Arap ülkesi

AA

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), uluslararası silah transferlerine ilişkin bir rapor yayınlandı.

Suudi Arabistan, Katar ve Mısır başta olmak üzere 9 Arap
ülkesi, 2018-2022 yıllarında dünyada en çok silah ithal eden 40 ülke arasında
yer aldı.

Hatta bu üç ülke en çok silah ithal eden ülkeler
sıralamasında ilk 10’a girdi.

Silah ihracatında ABD zirvede

Tablonun diğer tarafında, ihracat kısmında ise zirveye ABD
oturdu.

Küresel silah ihracatının yüzde 40’ını ABD, yüzde 16’sını Rusya, yüzde
11’ini Fransa, yüzde 5,2’sini Çin ve yüzde 4,2’sini Almanya gerçekleştirdi.

BAE ve Ürdün en çok silah
ihraç eden 25 ülke arasında

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ürdün de en çok silah
ihraç eden 25 ülke arasında yer aldı.

En çok silah ithal eden Arap ülkeleri

Orta Doğu’da en çok silah anlaşmasını Körfez ülkelerinin
yapması dikkati çekiyor.

Bölgeye 260 savaş uçağı ihracatı yapılırken, bunlardan 180’i
Körfez ülkeleri tarafından talep edildi.

Suudi Arabistan Hindistan’dan sonra 2’nci sırada

Suudi Arabistan, 2018-2022 döneminde küresel silah
ithalatının yüzde 11’ini gerçekleştiren Hindistan’dan sonra yüzde 9,6 ile
dünyada en çok silah ithal eden ikinci ülke oldu.

Öte yandan, Riyad yönetiminin silah ithalatında, küresel
ithalatın yüzde 10’unu oluşturduğu 2013-2017 dönemine kıyasla düşüş gözlendi.

Suudi Arabistan’a silah ihraç eden ülkelerin başında ABD
geliyor. Suudi Arabistan’ın satın aldığı silahların yüzde 78’sini ABD tedarik
ediyor.

ABD’yi yüzde 6,4 ile Fransa ve yüzde 4,9 ile İspanya takip
ediyor.

Katar 3’üncü sırada

Katar’ın silah ithalatı önceki döneme göre ciddi artış
gösterdi.

2013-2017 döneminde en çok silah ithal eden 17. ülke
konumunda bulunan Katar, 2018-2022’de yüzde 300’den fazla artışla 3. sıraya
yükseldi.

Küresel silah ithalatında Katar’ın payı, 2013-2017 döneminde
yüzde 1,5’ten, 2018-2022 döneminde yüzde 6,4’e çıktı.

Katar’a silah satan ülkelerin başında yüzde 42 ile ABD
gelirken, onu yüzde 29 ile Fransa ve yüzde 14 ile İtalya takip ediyor.

Katar’ın silah tedarikindeki yükselişin Körfez krizi ile
örtüşmesi dikkati çekti.

Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır, 5 Haziran 2017’de
“terör gruplarını desteklediği” iddiasıyla Katar ile tüm diplomatik
ilişkilerini kesmiş ve bu ülkeye ekonomik ambargo uygulamaya başlamıştı.

Körfez krizi, 5 Ocak 2021’de Suudi Arabistan’ın El-Ula kentinde
gerçekleştirilen 41. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi’nde imzalanan Ula
Bildirisi ile çözüme kavuşmuştu.

Mısır 6’ncı sırada

Küresel silah ithalatındaki payı 2018-2022 yıllarında hafif
bir gerilemeyle yüzde 4,5 olarak kayda geçen Mısır, dünyada en çok silah ithal
eden ülkeler arasında 3’üncü sıradan 6’ncı sıraya geriledi.

Mısır, Washington’dan yıllık yaklaşık 1,3 milyar dolar
askeri yardım almasına rağmen ABD, Mısır’a en çok silah ihraç eden 3 ülke
arasında yer almıyor.

Mısır’a silah tedarik eden ülkelerin başında yüzde 34 ile
Rusya gelirken, onu yaklaşık yüzde 19’ar payla İtalya ve Fransa takip ediyor.

BAE

Silah ithalatını düşüren BAE, 2013-2017 döneminde dünyanın
en çok silah ithal eden 5. ülkesi konumundayken, 2018-2022’de 11. sırada yer
aldı.

BAE’nin 2013-2017’de küresel pazarda yüzde 4,1 olan silah
ithalat payı, yaklaşık yüzde 40’lık düşüşle yüzde 2,7’ye geriledi.

Ülkenin bazı silahları kendisinin üretmesinin, hatta ihraç
etmesinin, son dönemde silah ithalatındaki düşüşün sebeplerinden biri olduğu
düşünülüyor.

BAE aynı zamanda silah ihraç eden ülkelerden

Küresel silah ihracatının yüzde 0,4’ünü oluşturan BAE, en
çok silah ihraç eden ülkeler arasında 18. sırada yer alıyor.

Mısır, Ürdün ve Cezayir, BAE’nin silah tedarik ettiği
ülkelerin başında geliyor.

BAE’nin silah ithalatında ise yüzde 66’lık oranla ABD
listenin başında yer alırken, onu yüzde 7,4 ile Türkiye ve yüzde 5,4 ile Rusya
takip ediyor.

Silah tedarikinin çoğunu Batı’dan yapan BAE’nin son yıllarda
Türkiye, Rusya ve Çin pazarına yöneldiği biliniyor.

Kuveyt silah ithalatında “sıçrayışa” geçti

Kuveyt’in 2013-2017 yıllarında küresel silah ithalatındaki
payı 0,9 iken 2018-2022 yıllarında yüzde 2,4’e yükseldi. Ülke, küresel düzeyde
en çok silah ithalatı yapan 11 ülkeyi geride bırakarak, listede 23’üncü sıradan
12’nci sıraya yükseldi.

Kuveyt’in silah ithalatında ABD yüzde 78’le başat rol
oynarken, onu yüzde 10’la İtalya, yüzde 9’la Fransa takip ediyor.

Cezayir’in silah alımlarında büyük düşüş

Cezayir’in silah alımları ise söz konusu yıllarda yüzde 58 gibi
büyük bir düşüşe tanık oldu.

İki dönem arasında Cezayir’in küresel silah ithalatındaki
payı yüzde 4,1’den yüzde 1,8’e geriledi. Cezayir böylece en çok silah ithal
eden ülkeler sıralamasında 12’den 18’inci basamağa düştü.

Bununla birlikte Cezayir, çalışmada Orta Doğu ülkeleri
arasında sınıflandırılan Mısır sayılmazsa Afrika ülkeleri arasında en çok silah
ithal eden ülke olarak ilk sırada yer alıyor.

Cezayir’in silah alımlarındaki düşüşün ABD’nin Cezayir’e
Rusya’dan silah ithalatını durdurması yönünde baskı yapmasından kaynaklanmış
olabileceği düşünülüyor. Bu arada Cezayir’in savunma bütçesi yükselerek yıllık
10 milyar dolara ulaşırken 2023 bütçesi nerdeyse ikiye katlandı.

Cezayir’in zırhlı araçlar, çeşitli mekanik araçlar ve hafif
silahlar başta olmak üzere Almanya ve BAE ile ortaklaşa yerel üretime kayması
da askeri ithalatlarını azaltarak, askeri ekipman ihracatına hazırlanmasına
imkan tanıdı.

Cezayir’in özellikle savaş uçakları ve askeri
helikopterlerden yaptığı silah ithalatının yüzde 73’ünü Rusya, yüzde 10’unu ise
Almanya karşılıyor. Çin’in ülkeye askeri ihracatı artarken, Fransa’nın, iki
ülke arasındaki istikrarsız ilişkilere rağmen yüzde 5,2 ile üçüncü sırada yer
alması dikkati çekiyor.

Fas

Fas’ın aynı dönemlerde silah ithalatındaki küresel payı
yüzde 1,1’den yüzde 0,8’e indi ve listede 21’inci sıradan 29’uncu sıraya
geriledi.

Afrika kıtasında Cezayir’den sonra ikinci en büyük silah
ithalatçısı konumunda olan Fas’ın ithalatının azalması Afrika’nın silah ithalat
pazarındaki payını da düşürdü.

Fas’ın satın aldığı silahların yüzde 76’sını, yani dörtte
üçünden fazlasını ABD tedarik ediyor. Fransa ise yüzde 15’le ikinci sırada yer
alıyor.

Öte yandan Fas’ın, silah anlaşmalarından yüzde 6,8 pay alan
Çin’in temsil ettiği Doğu Bloku’na yaklaşması da dikkati çekiyor.

Ürdün en çok silah ihraç eden 2’nci Arap ülkesi

Ürdün Krallığı, en çok silah ithal eden ülkeler arasında
39’uncu sırada iken, en çok silah ihraç eden 25 ülke sıralamasında 2’nci Arap
ülkesi olarak yer alıyor.

Ürdün’ün silah ihracatındaki küresel payı yüzde 0,2 olarak
gerçekleşti. Ürdün silah ihracatını yüzde 61’le ABD’ye, yüzde 26’yla Mısır’a,
yüzde 7 ile Ermenistan’a yapıyor.

Ülkenin küresel silah ithalatındaki payı ise yüzde 0,8’den
yüzde 0,5’e düştü. Ürdün’e silah tedarik eden ülkelerin başında yüzde 40 ile
ABD gelirken onu yüzde 20 ile BAE, yüzde 17 ile Rusya izliyor.

Bahreyn en çok silah ithal eden 40’ıncı ülke

Bahreyn ise Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları
Enstitüsünün raporladığı en çok silah ithal eden 40 ülke arasında sonuncu
sırada.

Ancak mevcut dönemler arasında yüzde 380’le “oransal
olarak silah ithalatı en çok artan Arap ülkesi”
konumunda. Ülkenin
2013-2017 yıllarında yüzde 0,1 olan ithalat payı, 2018-2022 yıllarında 0,5’e
yükseldi.

Raporun genelindeyse Bahreyn’in önünde silah ithalatında en
çok büyüyen yüzde 8631 ile Ukrayna, yüzde 2700 ile NATO, yüzde 743 ile
Sırbistan bulunuyor.

Bahreyn’in satın aldığı silahların yüzde 83’ünü ABD tedarik
ediyor. İngiltere yüzde 7 ile ikinci, İtalya yüzde 4,1’le üçüncü sırada yer
alıyor.

Kaynak

yeni-haber-basligi_d4dc7735.jpg
Uncategorized

THY depremzede iş başvurusu nasıl yapılır? THY afetzede ilanı başvuru şartları nelerdir?

THY, Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen üniversite öğrencileri için yarım zamanlı iş imkanı sunan “Take-off 101” programı başlattı. İşte detaylar..

THY depremzede iş başvurusu nasıl yapılır? THY afetzede ilanı başvuru şartları nelerdir?

Türk Hava Yolları, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerden etkilenenler için iş imkanı sunan bir program başlatma kararı aldığını açıklamıştı.

THY’dan yapılan açıklamada “Milli Bayrak Taşıyıcı Havayolu olarak ülkemizin yaşadığı büyük felaketin ardından her bir vatandaşımızın acısını derinden hissediyoruz. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza tam zamanlı çalışma fırsatı sunan Afetzede ilanına başvuruda bulunulduğu takdirde Türk Hava Yolları ailesinin değerli bir parçası olabilirsiniz.” ifadelerine yer verdi.

THY, dün yaptığı afetzede adaylarımıza yönelik istihdam ilanımız yayında açıklamasıyla detayları açıkladı.

Yapılan açıklama sonrası en çok merak edilenler arasın başvuruların ne zamana kadar yapılacağı konusu yer alıyordu. THY, yaptığı açıklamada başvuruların 24.04.2023 Pazartesi günü saat 23:55’e kadar alınacağını duyurdu.

Başvuruların arından gerçekleştirilecek olan değerlendirme süreçleri; ilan kriterlerine uyum kontrolü, online genel yetenek ve İngilizce sınavı, video mülakat, kişilik envanteri, belge kontrolü ve online İnsan Kaynakları mülakatı, yüz yüze birim ve İngilizce mülakatından oluşmaktadır. İhtiyaç duyulması halinde ek değerlendirme araçları uygulanabilir.

Peki başvuru şartları nelerdir? İşte

THY depremzede iş başvurusu nasıl yapılır? THY afetzede ilanı başvuru şartları nelerdir?

Başvuru şartları

• T.C. vatandaşı olan,

• Adli Sicil ve Adli Sicil Arşiv Kaydı bulunmayan,

• 01.01.1985 ve sonrasında doğmuş olan,

• En az 4 yıllık eğitim veren üniversitelere bağlı lisans bölümlerinden mezun olan,

*Yurt dışı üniversitelerden mezun olan adaylardan YÖK Denklik Belgesi istenmektedir.

*Lisans eğitimlerine devam eden adaylarımızın Temmuz 2023 tarihine kadar mezuniyetlerini belgelemeleri beklenmektedir.

• İyi derecede İngilizce bilen,

*İngilizce sınavları THY AO tarafından yapılacaktır.

• Daha önce THY AO veya diğer kuruluşlardaki görevlerinden disiplinsizlik nedeniyle ayrılmamış olan,

• Daha önce THY AO veya THY AO’nun iştirak şirketlerinden fesih yoluyla ayrılmamış olan,

• 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu’na göre depremden etkilenen iller olarak kabul edilen Kahramanmaraş, Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa ve Elâzığ illerinde kendisi ve/veya 1. dereceden yakını (anne, baba, kardeş eş ya da çocuk) “afetzede” olarak değerlendirilen adaylarımız sürece başvuru yapabilir.

Kaynak

sasa-acilimi-nedir-sasa-kimin-ne-sirketidir-borsada-sasa-hisse-sene_d4ff6749.jpg
Uncategorized

SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi…

Borsa ile yakından ilgilenenler veya yeni başlayacak olanlar, mutlaka SASA hisselerini duymuştur. Peki, SASA nedir ne satar? Borsada SASA alınır mı? SASA hisseleri kimin? SASA halka arz oluyor mu? İşte tüm merak edilenler…

SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi...

Yatırımı borsadan tercih edenler, hisse senedi alım satım işlemleriyle yakından ilgileniyor.

Halka arz olan hisselerden almak isteyenler sıklıkla “SASA” ile karşılaşıyor.

SASA, yatırım yapmak isteyenlerin merak ettiği şirketlerden birisidir.

Sıklıkla “SASA nedir, açılımı nedir”,”SASA ne satıyor”, “SASA hissesi alınır mı” gibi sorulara yanıt araştırılıyor.

Peki, SASA nedir? SASA hisse senedi nedir? SASA ne satıyor? İşte merak edilenler…

SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi...

Borsada SASA nedir

SASA, polyester, elyaf, filament iplik, polyester bazlı polimerler, özel polimerler ve ara ürünlerde dünyanın önde gelen üreticilerinden biridir.

Özdemir Sabancı İngiltere’de kimya tahsili yaparken Türkiye’de bir sentetik fabrikası kurmaya aklına takmıştı. Ardından 1966’de Adana’da Sasa kuruldu.

30 Nisan 2015 itibariyle, Sabancı Holding hisseleri ERDEMOĞLU Holding tarafından satın alınarak, ortaklık yapısı % 51 ERDEMOĞLU Holding, % 49 halka arz edilmiş hale gelmiş oldu.

SASA’nın, Adana’da kurulu merkez işyeri, İskenderun’da hammadde depolama tesisi, İstanbul ve Ankara’da da irtibat büroları bulunmaktadır.

SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi...

Forbes’a SASA damgası

SASA’nın piyasa değeri bugün itibarıyla 237.44 milyar lira seviyesinde bulunuyor.

Forbes hesaplamasına göre İbrahim Erdemoğlu’nun serveti son 1 yılda 3,5 milyar dolar, Ali Erdemoğlu’nun serveti ise 3,2 milyar dolar çıktı.

SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi...
SASA açılımı nedir? SASA kimin, ne şirketidir? Borsada SASA hisse senedi...

Kaynak

1677258373_resim-2023-01-14-002629_1cc85551.jpg
Uncategorized

İsveç’in NATO üyeliği konusunda atılan adımlar yetersiz

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, İsveç’in NATO’ya katılım sürecine ilişkin, “Terörle mücadelede iş birliği yapılmalı.” ifadelerini kullandı.

Mevlüt Çavuşoğlu: İsveç'in NATO üyeliği konusunda atılan adımlar yetersiz

ensonhaber.com

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NATO Dışişleri Bakanları
Toplantısı’na katılmak üzere geldiği Belçika’nın başkenti Brüksel’de
temaslarda bulundu.

Çavuşoğlu, toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında, gündeme ilişkin konuştu.

Çavuşoğlu, İsveç’in NATO’ya katılım sürecine ilişkin şu ifadeleri kullandı:

Toplantılarımızda, İsveç’in NATO üyeliği konusunda atılması gereken adımları ele aldık. Şu ana kadar atılan adımlar yetersiz. Terörle mücadelede iş birliği yapılmalı.

AYRINTILAR GELİYOR…

Kaynak

siirtte-ters-laleler-acti-koparmanin-cezasi-244-bin-tl_d3dda577.jpg
Uncategorized

Koparmanın cezası 244 bin TL

Endemik bir tür olan ve halk arasında ‘ağlayan gelin’ olarak bilinen ‘ters lale’ler açmaya başladı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü, ters laleleri koparanlara 244 bin 315 TL ceza uygulanacağını açıkladı.

Siirt’te ters laleler açtı: Koparmanın cezası 244 bin TL

DHA

Nisan geldi, havalar yavaştan ısınmaya başladı…

Siirt’te endemik bir tür olan ve halk arasında ‘ağlayan
gelin’
olarak bilinen ‘ters lale’ler açtı.

244 bin 315 TL para cezası verilecek

Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü, bu yıl ters
laleleri koparanlara verilecek para cezasını açıkladı.

Buna göre laleleri koparanlara ‘biyolojik çeşitliliği tahrip
etme’
suçundan 244 bin 315 TL para cezası uygulanacak.

20 gün yaşıyor

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Havaların ısınmasıyla beraber dağlarda ve bahçelerde 20 gün boyunca yaşayabilen renk renk ters laleler çiçek açtı. Sıcak havalarla birlikte topraktan filizlenen çiçekler, kartpostallık görüntüler oluşturuyor. Özellikle insanlarımız, bu konuda çok dikkat etmelidir. Ters lale bu bölgenin değeridir. Her endemik bitki kendi bölgesinde değerlidir. Biz de bu değerimize sahip çıkmalıyız.

Siirt’te ters laleler açtı: Koparmanın cezası 244 bin TL
Siirt’te ters laleler açtı: Koparmanın cezası 244 bin TL
Siirt’te ters laleler açtı: Koparmanın cezası 244 bin TL
Siirt’te ters laleler açtı: Koparmanın cezası 244 bin TL

Kaynak

ali-erbas-mescid-i-aksaya-gerceklestirilen-baskini-lanetliyorum_d4e28311.jpg
Uncategorized

Mescid-i Aksa’ya gerçekleştirilen baskını lanetliyorum

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa’ya düzenlediği baskını lanetledi. Erbaş, “İslam dünyasını ve uluslararası kamuoyunu harekete geçmeye ve güçlü bir tavır ortaya koymaya davet ediyorum” dedi.

AA

Fanatik Yahudiler, yine Ramazan ayında Müslümanları hedef
aldı…

Yahudilerce kutsal sayılan Pesah Bayramı nedeniyle Mescid-i
Aksa’ya baskın düzenleme kararı alan fanatik Yahudiler, burada kurban kesme çağrısı
yaptı.

Bunun üzerine teravih namazının ardından bir grup
Filistinli, Mescid-i Aksa içindeki Kıble Mescidi’ne sığındı.

Mescid-i Aksa’nın kapıları kapandı

Aralarında kadın ve çocukların da yer aldığı grup, Kıble
Mescidi’nin kapılarını kapattı.

İsrail polisi, Mescid-i Aksa’nın avlusuna girerek, temizlik
görevlileri ve Müslümanları buradan güç kullanarak çıkardı, Aksa’nın kapılarını
kapattı.

Kıble Mescidi’nin etrafını sararak mescidin çatısına çıkan
İsrail polisi, mabedin camlarından bazılarını kırarak önce içeridekilere ses
bombasıyla müdahale etti.

Coplarla kadın erkek demeden darbettiler

Mescid’deki gruptan bazıları havai fişek atarak İsrail
polisine direnmeye çalıştı.

İsrail polisi, daha sonra Kıble Mescidi’ne girerek
içeridekilere ses bombası, göz yaşartıcı gaz ve kauçuk kaplı mermilerle saldırdı.

İsrail polisinin, mescide sığınan aralarında kadınların da
yer aldığı grubu coplarla darbettiği görüntüler, sosyal medyada büyük tepki
gördü.

Çok sayıda gözaltı var

Filistin Kızılayı, olayda çok sayıda kişinin yaralandığını duyururken;
İsrail polisinin ise onlarca kişiyi gözaltına aldığı açıklandı.

Türkiye’den her Ramazan ayında bu tarz saldırıların
hedefinde olan Filistinlilere destek, İsrail’e ise kınama mesajları gönderildi.

“Lanetliyorum, zorbalıkların hesabı sorulmalı”

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da, bu zulme
sessiz kalmadı.

Twitter hesabından bir açıklamaya yayınlayan Erbaş, şu
ifadeleri kullandı:

İsrail tarafından ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya yönelik gerçekleştirilen baskını ve ibadet eden kardeşlerimizi hedef alan saldırıları lanetliyorum. Mescid-i Aksa’nın kutsiyetini hiçe sayan, türlü zorbalıklarla Müslümanların canına kasteden bu zihniyete artık bir son verilmelidir. İbadet özgürlüğüne, mabedlerin kutsiyetine ve insan haklarına düşman olan İsrail’in tüm zorbalıklarının hesabının sorulması için İslam dünyasını ve uluslararası kamuoyunu harekete geçmeye ve güçlü bir tavır ortaya koymaya davet ediyorum.

Kaynak

ak-partili-hamza-dag-noktayi-koydu-ilk-turda-cumhurbaskanimiz-yukse_d4e93899.jpg
Uncategorized

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

Muhalefet cephesinin anket dezenformasyonuna tepki gösteren Hamza Dağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimleri ilk turda yüksek bir oy oranıyla kazanacağı vurgusu yaptı.

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

ensonhaber.com

Türkiye seçimlere adım adım yaklaşıyor…

Seçime az bir süre kala partiler ise anket çalışmalarını sürdürüyor.

Bu süreçte her gün onlarca farklı farklı anketler yayınlanarak seçimlere yönelik bir çıkarımda bulunuluyor.

Yapılan anketlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin birinci sırada yer alması özellikle muhalefetin canını sıkmakta.

Bu sebepten dolayı Kemal Kılıçdaroğlu ve 6’lı masanın oy oranlarını yükselten anket firmaları günlük anketler yayınlamakta.

Hamza Dağ son noktayı koydu

Haber Global kanalında Erdinç Özyılmaz’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, anketlere ilişkin son noktayı koydu.

“Bu siyaset bilmemektir”

Muhalefetin seçimi ilk turda yüzde 55-60 oy oranı ile kazanma iddialarına ilişkin açıklamalarda bulunan Hamza Dağ, “Bu ya siyaset bilmemektir, ya matematik bilmemektir ya da sosyoloji bilmemektir.” diyerek ifade etti.

“İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk turda yüksek bir oy oranıyla seçimlerden zaferle çıkacağını belirten Dağ, şu ifadeleri kullandı:

Yüzde 55-60 olması gerekiyor normalde ya, onlar düşünürken 150 üzerinden topluyorlar. Ben 4 yıl AR-GE Başkanlığı yaptım. Kim ne kadar, nereye gider bunları görüyoruz. Burada matematik olarak dahi bunun bir imkanı olmadığını bilmeleri lazım. Biz anket yaparız. Seçim dönemi 3-4 günde bir yaparız ama anket dediğiniz mesele kendi parti içi stratejinizi ortaya koymak için yapılan bir çalışmadır. Ben 1-2 yıldır anket yayınlayanları görüyorum. Seçim yaklaştıkça doğru söylemeye başladılar. Seçim yaklaştıkça anketler de bizim önde olduğumuzu söylemeye başladılar. Uluslararası anketler de bunu söylemeye başladı. İlk turda Cumhurbaşkanımız bu seçimi diğer seçimden daha yüksek bir oyla kazanacaktır.

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

“Seccadenin anlamını hala kavrayamamış bir CHP zihniyeti var”

Seccade tartışmaları içinde görüşlerini açıklayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ şu tepkide bulundu:

Biz anlık takip yapıyoruz tabii ki hem ulusal hem yerel medyada. Düzce’de bir aday adayının yerel medyada PR’ını yapmak için fotoğraf çektirdiği yer aldı. Ben haberi gördüm. Haber üzerinde biz hep dezenformasyona maruz kaldığımız için 1-2 saat bu montaj mı diye araştırmasını yaptırdık. Bunu değerlendirin dedik. Montaj olmadığı denilince ben tweet attım. Sonrasında işler farklı noktaya gitti. Seccadenin anlamını hala kavrayamamış bir CHP zihniyeti var, Kılıçdaroğlu var, medyası var, sözcüleri var. Bunun ciddi bir hassasiyet doğuracağının düşünülmemesi mümkün mü? Kılıçdaroğlu bu konuda istismar yapıyor. Her gün ayetler okuyup da icraata geçtiğinizde seccadeye ayakkabı ile basıyorsunuz. Ben komplo olduğu düşüncesinde değilim.

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

AK Parti’de 3 dönem kuralı

Bu seçimlerde AK Parti’de uygulanacak 3 dönem kuralı içinde görüşlerini açıklayan Dağ, bu durumun siyasete veda etmek olmadığını belirtti.

Kurala takılanların güç toplayarak tekrar döneceklerini vurgulayan Dağ şöyle devam etti:

AK Parti 21 yıldır bu ülkeye iktidar olarak hizmet veriyor. AK Parti, 20 sene daha bu ülkeye hizmet etmesi gerekir. Bu kadroların 20 sene daha hizmet edecek şekilde var olması gerekir. Biz şimdi 3 dönem kuralı ile bazı arkadaşlarımız siyaseten kenara çekilmiş değiller. Bundan sonraki dönemler için güç toplayarak bu işe başlama durumu söz konusu olacak. 3 dönem kuralı olan arkadaşlar siyasete veda etmiyor, ara veriyor. Ben 3 dönemim. 3 dönem kuralının uygulanması gerektiğini düşünüyorum, tüm vekillerimizin adaylık başvurusu yapması gerekiyor dendiği için aday adaylığı başvurusu yaptım.

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

İsrail’in Mescid-i Aksa saldırısı

Dün gece işgalcı İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılara tepki gösteren Hamza Dağ tepkisinde şunları belirtti:

Katil İsrail, bunu bir adet haline getirdi. Biz de Dışişleri Bakanlığımız lanetledi, net bir tabirle lanetliyoruz. İsrail emellerinde muvaffak olamadı, olamayacaktır. Bu olayın karşısında olmaya devam edeceğiz. Mescid-i Aksa tüm Müslümanların ilk mescididir. İsrail devleti kendisi oldubittiye getirip bir takım durumlar oluşturmaya gayret gösterse de uluslararası kamuyou bunu sağlamak için adımlar atıyor olsa da 1.5 milyar İslam alemi bunların hedeflerine karşıdır, karşı olmaya devam edecektir.

AK Partili Hamza Dağ noktayı koydu! İlk turda Cumhurbaşkanımız yüksek bir oyla kazanacak

Kaynak

osmaniyede-binalari-guclendirme-calismasi_d4de3507.jpg
Uncategorized

Osmaniye’de binaları güçlendirme çalışması

Osmaniye’de hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasının ardından az hasarlı binalarda güçlendirme çalışmaları yapılıyor.

Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması

DHA

Asrın felaketi 11 ilde binlerce binayı yıktı.

Depremlerden etkilenen illerden biri olan Osmaniye’de ise enkaz kaldırma ve yıkım işlemleri bitme aşamasına geldi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekiplerince bugüne kadar yapılan incelemeler sonucu, depremin ardından kentte 86 bin 588’i hasarsız, 8 bin 834’ü ağır hasarlı, 30 bin 895’i az hasarlı ve bin 392’si orta hasarlı bina bulunduğu belirlendi.

Yıkık ve acil yıkılacaklar arasında yer alan 554 binadan yıkımı tamamlanan 431’inin enkazı kaldırıldı.

Enkaz kaldırma işlemleri, merkez ilçede yüzde 99.4, Bahçe, Kadirli, Hasanbeyli, Düziçi, Sumbas ve Toprakkale ilçesinde ise yüzde 100 oranda tamamlandı.

Az hasarlı binalar güçlendiriliyor

Diğer yandan, depremde zarar gören ve yapılan incelemelerin ardından az hasarlı olduğu belirlenen binalarda ise güçlendirme çalışmalarına başlandı.

İnşaat ustaları, depremin binalarda oluşturduğu izleri ortadan kaldırıp, bir an önce oturulabilir hale gelmesi için hummalı çalışmalarını sürdürüyor.

Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması
Osmaniye'de binaları güçlendirme çalışması

Kaynak