AA

Adalet Bakanlığı ve Türkiye Noterler Birliği’nin ortak çalışması sonucunda 6 Nisan 2019’da noterliklerin hafta sonu hizmet vermesini sağlayan “nöbetçi noterlik” uygulaması başlatılmıştı.

Nobetçi noter uygulamasıyla daha çok otomobil satışları talepleri yerine getiriliyor.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Türkiye Noterler Birliği ile ortak çalışma sonucunda 6 Nisan 2019’da başlatılan ve noterliklerin hafta sonu hizmet vermesini sağlayan “nöbetçi noterlik” uygulamasına Mart 2020’de koronavirüs salgını nedeniyle 1,5 yıl ara verildi.

Salgın tedbirlerinin kaldırılmasının ardından aynı uygulama 31 Temmuz 2021’de yeniden başlatıldı.

2 milyon 374 bin 653 işlem

Nöbetçi noter uygulaması kapsamında bugüne kadar 2 milyon 374 bin 653 işlem yapıldığı bildirildi.

Otomobil satış ve tescil işlemleri yapıldı

Nöbetçi noterlerde bugüne kadar 1 milyon 593 bin 290’ı ikinci el araç satışı, 163 bin 140’ı da ilk tescil işlemi olmak üzere 2 milyon 374 bin 653 işlem gerçekleştirildi.

Hafta sonu 10.00-16.00 saatlerinde açık

Nöbetçi olarak belirlenen noterler, tüm iller ile bazı ilçelerde hafta sonu 10.00-16.00 saatlerinde öğle tatili vermeden hizmet sunuyor.

Nöbetçi noterlikler, Türkiye Noterler Birliği’nin internet sitesinden öğrenilebiliyor.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

İHA

Yurdun doğusundaki aileler tam 4 yıldır evlat nöbetinde…

Diyarbakır’da 3 Eylül 2019 tarihinde başlayan eylem, birçok aileye umut oldu.

Ardından farklı kentlerden aynı acıyı yaşayan anne ve babalar, HDP il binası önündeki çadırın yolunu tuttu.

Kararlılıkla devam ediyor

Bu süreçte çok sayıda aile evladına sesini duyurdu ve kavuşmalar oldu.

Bugün ise eylem bin 547’nci güne ulaştı. Ailelerin haklı direnişleri kararlılıkla devam ediyor.

“HDP gençlik kolları kandırıp dağa götürdü”

Oğlu Yavuz’un Sakarya’da üniversite okurken kaçırıldığını iddia eden anne Sevgi Çakmak evladına geri dönmesi için çağrıda bulundu.

Oğlundan 9 yıldır haber alamadığını belirten Çakmak, “Oğlum Sakarya’da üniversite okuyordu orada HDP Gençlik Kolları kandırıp dağa götürdü. 9 yıldır hiçbir şekilde haber alamıyoruz. 4 yıldır burada evlat nöbetine devam ediyorum. Yavuz eğer beni görüp duyuyorsan bir kere sesini duyayım. Neredeysen gel. Kapım sonuna kadar sana açıktır.” dedi.

“9 yıldır yavrumun peşindeyim”

Kızı Fadime’nin üniversite okurken 2 arkadaşı tarafında kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri süren anne Hatice Levent evladına ‘teslim ol’ çağrısında bulundu.

9 yıldır evladını peşinde olduğunu söyleyen Levent, “Kızım Fadime’m için Kütahya’dan geldim. Kızım eğer beni görüp duyuyorsan dön gel geri. Kızımı 2014 yılında Bitlis’te üniversite okurken 2 arkadaşı kandırarak dağa kaçırdı. 9 yıldır yavrumun peşindeyim almadan da hiçbir yere gitmeyeceğim.” diye konuştu.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)

ensonhaber.com

Süper Lig ekiplerinden Kasımpaşa, teknik direktörü Kemal Özdeş ile yollarını ayırdığını açıkladı.

Detaylar birazdan…

AA

Türk futbolunda kadın hakemler günden güne artıyor.

Bunlardan bir tanesi de Aksaray’da “yapamazsın” diyenlere inat 6 yıldır futbol hakemliği yapan Esra Sağlam.

Sağlam, Aksaray Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinde ikinci sınıftayken katıldığı hakemlik kursunu başarıyla tamamladı.

Bir süre atletizm antrenörlüğü yaptı

Çok sevmesine rağmen bir süre hakemlik yapmayan ve atletizm antrenörü olan Sağlam, Şanlıurfa’da bulunduğu dönemde futbol hakemliği için yeşil sahalara adım attı.

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde atletizm antrenörlüğü yapan ve yüksek lisans eğitimine devam eden 27 yaşındaki Sağlam, 6 yıldır futbol sahalarında düdük çalıyor.

Kararlılıkla hedefine odaklandı

Bölgesel Amatör Lig’de orta, 3. Lig’de ise dördüncü hakem olan Sağlam, AA muhabirine, futbol hakemliğini çok sevdiğini, mutlu olduğunu söyledi.

Spora atletizmle başladığını, futbol hakemliğiyle devam ettiğini aktaran Sağlam şöyle konuştu:

Çevremdekiler, ‘Yapamazsın, kadından hakem mi olur’ gibi söylemlerde bulundu. Kararlılıkla onlara, ‘Hakemlik yapacağım, benim yönettiğim maçı izleyeceksiniz.’ dedim. Böylelikle bu serüven başladı.

Hakemlik kariyerinin başında alt yaş kategorilerinde maçlar yönettiğini anlatan Sağlam’ın ifadeleri şu şekilde:

Çok heyecanlıydım. Allah’a şükür çok güzel bir maç yönettim. Gözlemcimiz o gün bana, ‘Esra hocam sahada çok güzel duruyorsun ve bu işi sonuna kadar devam ettirmelisin.’ dedi. Böylelikle başlayan serüven devam ediyor.

Başarısıyla ön yargıları kırdı

Sağlam, hakemlikte benimsenmenin bir kadın için zorlu bir süreç olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

Hakemlik zaten zor bir meslek. Maalesef toplumumuzda, ‘Kadından hakem olmaz.’ düşüncesi var. Sahaya adım attığınız andan itibaren bunu hissediyorsunuz. Biz kadın hakemler olarak bunu kırmak istiyoruz. Bizler kadın hakemler bu camiada varız, çoğalarak da devam edeceğiz. Kadın hakemlerin varlığı sahalardaki kötü tezahüratın ve argo konuşmaların önüne geçiyor. Maç yönetirken gayet rahatım. Hedefim, FIFA kokartını göğsüme takıp, ülkemizdeki bir derbi mücadelesinde düdük çalmak. Bu hedefimi gerçekleştirdikten sonra Şampiyonlar Ligi’nde bir müsabaka yönetmek istiyorum. Kendime güveniyor, bunları yapacağıma da inanıyorum.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

ensonhaber.com

Her millet, kendini ruhunu oluşturan değerlerin ve o milletin geçmişinden, dedelerinden kalan bir mirasın bir karışımıdır.

Tarihçi yazar Koray Şerbetçi, okuru, Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya uzun yürüyüşünde yapılan savaşlara, alınan galibiyetlere ve mağlubiyetlere tanıklığa çağırıyor.

Bozkırın çocuklarının tarih sahnesine çıkış öyküsünden Cumhuriyet mucizesine kadar uzanan bu yolculukta milli değerlerin ve kültürel mirasın önemine vurgu yapan yazar kitabında, her toplumun geçmişte yaşamış atalarının kusurlarının yükünü çekerken erdemlerinin de ödüllerini alacağını ifade ediyor.

Koray Şerbetçi’nin kaleme aldığı, tarihi “Kim yapmış ve ne zaman yapmış?” tekdüzeliğinden azat etme gayretiyle yazılan Değerlerle Türk Tarihi okura, bu eşsiz tarih yolculuğunda bir yol haritası sunuyor.

Bilime ve edebiyata katkı

Türklerin Orta Asya bozkırlarından Anadolu ve Balkanlara uzanan büyüleyici tarihini, zaferlerle, mücadeleyle dolu yolculuğunu keşfedin. Büyük Hun Devleti’nden Selçuklulara, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne kadar Türklerin sanata, bilime ve edebiyata yaptıkları etkili katkılara da tanık olun.

Kültürel mirasın farkına varmak

Bu yolculukta savaşlardan günlük hayata, merhamet duygusunun örneklerinden sorumluluk bilincine, liderlerin psikolojisinden sosyal karaktere kadar tüm Türk tarihini farklı pencerelerden izleyin. Tarih yapan bir milletin hayatın her aşamasında kendi milli değerleriyle oluşturduğu olağanüstü kültürel mirasının da farkına varmış olacaksınız.

Sayfa: 296

Yazar hakkında…

1976 yılında Sivas’ta doğdu. 1997’de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümünden mezun oldu. Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Genel Türk Tarihi alanında yüksek lisansını tamamladı.

Milli Eğitim Bakanlığında tarih öğretmeni olarak çalıştıktan sonra hâlen görev yaptığı

Ortaöğretim Ders Kitapları ve Öğretim Programları daire başkanlığında Lise düzeyi ders kitabi yazarı olarak çalışmaya başladı.

Televizyon programları yaptı

Televizyon programcılığı ve moderatörlük de yapan Koray Şerbetçi, tarih programı sunucusu olarak BEA TV’de başladığı kariyerini 24 TV’de An ve Zaman programı, CNN Türk Televizyonunda Zaman Kırılması moderatörülüğü ile devam ettirdi.

Televizyon programcılığını halen TARİH TV’de Zaman Tüneli Programı’nın moderatörü ve Anlat Hocam ve Bi’ Acayip Tarih programları sunucusu olarak devam ettirmektedir. Ayrica CNN TÜRK’te ‘Ayasofya’nın Sırları’, TRT BELGESEL’de ‘Türk Okçuluğunun Tarihi’, ‘Savaşın Efsaneleri’ ve ‘Tarihin Efsaneleri’ programlarında da uzman anlatıci olarak yer aldı. Yazarlık yaşamını tarih araştırması olarak yayınlanmış 9 adet kitabı yanında farklı popüler tarih dergilerinde de düzenli olarak yazdığı tarih yazılarıyla devam etmektedir.

Kitap sayfası için iletişim:

ergul.tosun@ensonhaber.com

ensonhaber.com

Ankaragücü Kulübü Başkanı Faruk Koca, Trendyol Süper Lig’in 14. haftasında sahalarında Beşiktaş ile yapacakları maçta siyah-beyazlı taraftarları stada davet etti.

Koca, yaptığı yazılı açıklamada, futbolu güzelleştiren en büyük etkenin taraftar olduğunu belirtti.

“Milat olacağına inanıyorum”

Gerek milli maçlarda gerekse Türkiye’nin karşılaştığı tüm olumsuzluklarda tek yürek olan futbolseverlerin, tarihe ve dünyaya her zaman birliktelik mesajı verdiğini vurgulayan Koca, şu değerlendirmeyi yaptı:

Bu birliktelik, deplasman yasaklarının artık tekrarlanmamak üzere son bulması gerektiğinin en büyük göstergesidir. Bu sezon daha önce yasak uygulanan bazı müsabakalarda deplasman yasaklarının kalkmasını, ülke futbolumuzun gelişimi adına sevindirici buluyorum. Geçtiğimiz sezonlarda yaşanan münferit olayların, hem iç sahada hem de deplasmanda artık yaşanmayacağına inancımız tüm kulüplerimiz açısından tam. Bu inançla, 3 Aralık’ta Ankara’da oynanacak karşılaşmada Beşiktaş taraftarlarını stadyumumuzda görmek istiyor ve davet ediyoruz. Taraftarların takımlarına olan coşkulu ve tutkulu bağlılığını sonuna kadar göstereceği müsabakanın, ülke futbolunda deplasman yasaklarının artık yaşanmaması açısından da bir milat olacağına inanıyorum.

ensonhaber.com

Rüya görmek, genellikle beyin aktivitesinin devam ettiği uyku sırasında ortaya çıkan deneyimlerdir. Rüyalar, bilinçaltındaki düşüncelerin, duyguların veya yaşantıların yansımalarını içermektedir.

Rüyalar, genellikle kişisel deneyimlere ve duygusal durumlara bağlı olarak farklılık gösterir.

Her rüyanın spesifik bir anlamı olmasa da, bazı insanlar rüyalarını anlamaya çalışarak içsel dünyaları hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalışırlar.

Rüya tabirleri insanların internette en çok merak ettikleri ve araştırdıkları konular arasında yer alıyor.

Uyku sırasında gördüğümüz rüyalar farklı anlamlar taşımaktadır. Bazıları olumlu yorumlanırken bazıları ise olumsuz şeyler olacağı şeklinde yorumlanır.

En sık görülen rüyalar arasında ise rüyada ağladığını görmek gelmektedir.

Rüyada ağladığını gören kişiler bunun ne anlama geldiğini araştırmak için arama motorlarında çeşitli aramalar gerçekleştiriyor.

Peki, rüyada ağlamak ne anlama geliyor? Rüyada ağlamak olumlu mu yoksa olumsuz bir durumu mu? İşte rüyada ağlamak ne anlama gelir sorusunun yanıtı…

Rüyada ağladığını görmek

Rüyada ağladığını görmek gerçek hayatta sıkıntılardan kurtulmak anlamına gelmektedir. Rüyada ağladığını gören kişilerin yakın zamanda güzel gelişmeler yaşayacağı ve mutlu bir döneme geçiş yapacağına inanılır.

Ayrıca rüyada ağladığını görmenin maddi-manevi önemli ve olumlu getirileri olacağı şeklinde yorumlanır. Rüyada ağlamak gelecek günlerdeki mutluluğu temsil eder.

Rüyada ağlamak aynı zamanda duygusal bir boşalımın veya rahatlamanın bir göstergesi olabilir.

Salih Demirgan
Seo Editor

DHA

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bitkisel üretim destek ödemelerine ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayınlandı.

Çiftçilere yapılacak tarımsal desteklerle ilgili tebliğe göre; buğday, arpa, çavdar, tritikale ve yulaf için dekar başına toplamda 149 TL mazot ve gübre desteği ödenecek.

Tebliğde diğer üretim konularına göre verilecek destek miktarları da yer aldı.

Mazot ve gübre desteğinden yararlanmak isteyen çiftçiler, taleplerini 29 Aralık’a kadar yazılı olarak bildirecek.

Destekte arazi büyüklüğü esas alınacak

Buna göre; çiftçilere, 2023 üretim yılı içinde tarımsal üretimde bulunulan Çiftçi Kayıt Sistemi’nde kayıtlı tarım arazisi büyüklüğü dikkate alınarak mazot ve gübre desteklemesi yapılacak.

Mazot ve gübre desteği banka hesaplarına yatırılacak

Hesaplanan mazot ve gübre desteği, çiftçilerin Ziraat Bankası hesaplarına mazot ve gübre alımında kullanılmak üzere tanımlanacak, nakdi ödeme yapılmayacak.

Üretime göre destek miktarları

Dekar başına; arpa, buğday, çavdar, tritikale ve yulaf üretimine 103 TL mazot, 46 TL gübre,

Aspir üreticilerine 103 TL mazot, 21 TL gübre,

Kolza (kanola) üreticilerine 121 TL mazot, 21 TL gübre,

Fındık, kuru soğan, yaş çay, zeytin, şeker pancarı üretimine 86 TL mazot, 21 TL gübre,

Kütlü pamuk üreticilerine 345 TL mazot, 21 TL gübre,

Çeltik üretimine 250 TL mazot, 21 TL gübre,

Patates, soya üreticilerine 172 TL mazot, 21 TL gübre,

Yağlık ayçiçeği üretimine 121 TL mazot, 21 TL gübre,

Yem bitkileri üretimine 94 TL mazot, 21 TL gübre,

Diğer ürünlerde 86 TL mazot, 21 TL gübre destek ödemesi yapılacak.

Nadas için de 40 TL mazot desteği verilecek.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)

ensonhaber.com

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, açıklamasında Batı’ya tepki gösterdi.

Putin, Ukrayna savaşı ve İsrail’in Gazze’ye saldırılarından Batılı ülkeleri sorumlu tuttu.

Rus lidere göre, dünya meselelerine hakim olmaya alışmış “tanınmış ülkeler grubu”, azalan nüfuzunu korumak için “hiçbir şeyden vazgeçmeyecek.”

“Batılı ülkelerin küreselleşme modeli geçerliliğini yitirdi”

Primakov Okumaları uluslararası forumunun katılımcılarına ve konuklarına hitaben yaptığı konuşmada Putin, “büyük ölçüde Batılı ülkeler tarafından kendi çıkarları doğrultusunda yaratılan küreselleşme modelinin” geçerliliğini yitirdiğini söyledi:

Büyük ölçüde Batılı ülkelerin, kendi çıkarları doğrultusunda yarattığı küreselleşme modeli, doğal olarak geçerliliğini yitirmiş durumda ve şu anda derin bir kriz yaşıyor.

Küresel çoğunluğun ihtiyaçlarını daha iyi karşılayacak yeni, daha adil ve daha demokratik bir uluslararası ilişkiler sistemi ortaya çıkıyor.

“Nüfuzlarını korumak için ellerinden geleni yapacaklar”

Putin, Batılı ülkeleri hedef göstererek Ukrayna ve Orta Doğu gibi noktalarda bu ülkelerin çatışmaları körüklediğini ifade etti.

Rusya Devlet Başkanı, bu ülkelerin, güçlü baskı taktikleri kullanarak zayıflayan nüfuzunu korumak için “elinden geleni yapacağını” dile getirdi.

“Ukrayna krizini ve İsrail-Filistin çatışmasını tetikledi”

TASS’ın aktardığına göre, konuşmasının devamında Putin, şöyle dedi:

Böyle istikrarsızlaştırıcı bir politika çizgisi hem Ukrayna’yı çevreleyen krizi hem de İsrail-Filistin çatışmasının tırmanışını tetikledi.

Putin’den Filistin sorusu

Vladimir Putin, Ukrayna’da yaşananları “trajedi” şeklinde tanımlamıştı. G20 Zirvesi’ne mesaj gönderen Putin, şöyle demişti:

Bu savaşın, can kaybının şoke edici olduğunu anlıyorum. 2014’te Ukrayna’daki kanlı darbe ve ardından Kiev rejiminin Donbas’ta kendi halkına karşı yürüttüğü savaş, bu şok edici değil mi?

Filistin’de, Gazze Şeridi’nde sivillerin katledilmesi şok edici değil mi?

Özel İçerik

27 Kasım Pazartesi 2023… Yeni çıkan, raflardaki yerini alan yeni kitapları ne kadar takip ediyorsunuz? Takip edemeyen kitapseverler için yeni eserlerden bir seçki hazırladık.

İyi okumalar diliyoruz; kitapla kalın…

Kanıt ve Ornitorenk

Umberto Eco’nun kitabı ilk kez Türkçede.

Sayfa: 150

Moneki Neko

Japon yazarın iyi şans dileği olan kitabı…

Sayfa: 120

Sabiha / Hanedandan Bir Sultan

Latife Hanım, Halide Edib ve Atatürk biyografilerinin yazarı İpek Çalışlar, Hanedandan Bir Sultan: Sabiha kitabında, İşgal İstanbulu’nu ve Cumhuriyet’in kuruluş yıllarını sarayın penceresinden ele alarak anlatıyor.

Sayfa: 360

Sabır Taşı

Atiq Rahimi’nin bu sarsıcı eseri, şiirselliği ve temposuyla daha ilk satırlardan itibaren okuru içine alıyor.

Sayfa: 104

Popülizm Yüzyılı

Çağımızın en dikkat çekici siyaset bilimcilerinden Pierre Rosanvallon dünya siyasetinde giderek daha belirleyici hale gelmeye başlayan popülizmi bütün cepheleriyle ve “Tarih, Teori, Eleştiri” düzlemlerinde masaya yatırıyor.

Sayfa: 208

Çıplak Kalp

Elçin Poyrazlar’dan nefes kesici bir roman daha…

Sayfa: 248

995 KM

Murathan Mungan’dan kara bir polisiye…

Sayfa: 264

Cevdetgiller

Cevdetgiller, insan zihninin karmaşıklığını ve duygusal labirentlerini keşfetmek için okuru Cihangir sokaklarından kendine doğru sıra dışı bir yolculuğa çıkarıyor.

Bu sadece bir roman değil, aynı zamanda insan doğasının sırlarını aralayan bir psikoloji dersi niteliğinde…

Sayfa: 232

Bab-ül Aşk

Tasavvuf, İslam felsefesi, Nefsin mertebeleri ve daha hakikat bilgilerinin nicelerinin açıklanıp harmanlandığı Bab-ül Aşk, hayat adı verilen bu dönüşüm yolunda kendimizi bulmamız için ışık tutan bir rehber. Kainatta tesadüf yok, gördüğümüz her şeyin bir anlamı var. Rüyalarımız bize mesaj. Yeter ki bu ilahi mesajları okumayı bilelim.

Sayfa: 200

Hotel İstanbul

Suç Mahalli Üçlemesi’nin ikinci kitabı Hotel İstanbul, kimi gün Salih, kimi gün Halis olarak kimi gün ikisi de olamayıp sadece kim olduğunu hatırlamaya çalışarak gezinen bir adamın “öteki” ile kesişen hikâyesini anlatıyor. Birden fazla olayı merkeze alan giriftli yapısıyla Hotel İstanbul, toplumu yansıtan eleştirel bir polisiye girişimi…

Sayfa: 240

Kitap sayfası için iletişim:

ergul.tosun@ensonhaber.com