Uncategorized

İnsan acıdan ölür mü? Sadece fiziksel değil, zihinsel de bir tehlike…

Hepimizin içini sızlatan o acı… Küçük parmağınızı masanın kenarına vurduğunuzda yaşadığınız o acıyı hatırlamamak mümkün değil. Peki, bu acı, bir anda sanki daha önce böyle bir acı çekmediğimizi unutturan acı ölümcül olabilir mi?

İnsan acıdan ölür mü? Sadece fiziksel değil, zihinsel de bir tehlike…

ensonhaber.com

Masanın ayağına küçük parmağım çarptığında, anında bir film
şeridi gibi hayatım gözlerimin önünden geçti. Bu düşünce bile o anki acıyı
yeniden hissettiriyor. Serçe parmağım masanın acımasız ayağına çarptığında,
sanki kemiğim parmağımdan fırlamış gibi bir his oluştu. Ancak beş dakika sonra,
o anki acıdan eser kalmadı.

Bu durum, orantısız
acının nasıl geçici olduğunun mükemmel bir örneğidir. Bu küçük sorunun bile
yarattığı duygu yoğunluğu düşünüldüğünde, insanın aklına şu soru gelebilir:
Acı, yeterince yoğun olursa bir kişiyi öldürebilir mi?

Bu tarifsiz hislere neden olan acı nedir?

Vücudumuz, karmaşık bir sinir ağıyla donatılmış durumda, bu
da insanları son derece hassas kılıyor. Nosiseptörlerle dolu sinirlerimiz,
vücut dokusundaki herhangi bir tehlikeyi algılayabilir; sıcaklık, kimyasal
denge veya basınçtaki değişiklikler gibi faktörleri anlayabilir. Ancak, bu
sinirler tarafından direkt olarak hissedilmez çünkü acı, beyin tarafından
algılanır.

Örneğin, ayak parmağınıza bir darbe geldiğinde hissedilen
acı aslında parmağınızda değil. Bu acı, beyinin bilgiyi değerlendirmesi ve
önceki acı deneyimlerine dayanan beklentilerle birleştirmesi sonucu ortaya
çıkar.

Bunu şu şekilde de düşünebiliriz: Beyin, acı ürettiğinde
“en iyi tahmin senaryosuna” göre bir konum seçer ve genellikle doğru
tahminde bulunur. Ancak, bazen yanılabileceği için vücudun bir bölgesinde
hissedilen ağrıyı başka bir yerdeymiş gibi algılayabiliriz, bu da
“yansıyan ağrı” durumudur.

Sonuç olarak, acı temelde beyin tarafından bilginin
yorumlanmasıyla ilgilidir.

Peki acıdan ölebilir miyiz?

Bilim dünyasının kabul ettiği bir gerçek, başlı başına bir
ölüm nedeni olarak acı düşünülmese de, acının yarattığı fizyolojik etkilerin
ölümcül olabileceğidir. Fizyolojik nedenlerin en iyi örneği ise virüsleridr.

Dr. Franziska Denk, Kings College London’da bu konu üzerinde
yaptığı araştırmaların sonucunu, “Bir virüs kaptığınızda, bağışıklık sisteminiz
vücudunuzu korumak için tepki verir. Mesela bir iltihap başlatır ve acı, bu iltihabın
temel belirtilerinden biridir” diyerek açıklamıştır.

Denk, “Acı ya da ağrı, vücudunuzdaki sinirlerin, bağışıklık
hücrelerinizin aktif olduğunu ve dolayısıyla vücudunuzun saldırı altında
olduğunu hissetmesinden kaynaklanır. Sinirler, bağışıklık sistemi işini yapana
ve iltihap çözülene kadar sizi dinlenmeye ve çok fazla hareket etmemeye teşvik
etmek için beyninize sinyaller göndererek tepki verir.” sözleriyle devam ettiği
açıklamasıyla acının tek başına bir ölüm sebebi olmadığını mı gösterir?

Temel hastalıklar veya ciddi yaralanmaların yanı sıra, acı
aynı zamanda vücuda yüklediği stres nedeniyle bir kişinin ölüm riskini
artırabilir.

Yani, hissedilen acının kendisi doğrudan bir ölüm nedeni
olmasa da uygun şekilde yönetilmezse ciddi sonuçlara yol açabilir. Ancak,
anestezi alanındaki ilerlemeler sayesinde aşırı acı dahi engellenebilmekte. Bu
da hastaların cerrahların müdahalelerini acı hissetmeden geçirmelerine imkan
tanıyor.

Kaynak

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir