yeni-haber-basligi_74a8d198.jpg
Uncategorized

Euro Bölgesi’nde enflasyon ocakta yüzde 8,6 oldu

Euro Bölgesi’nde enflasyon ocakta yıllık yüzde 8,6 seviyesine geriledi.

Euro Bölgesi'nde enflasyon ocakta yüzde 8,6 oldu

Enflasyon tüm dünyanın sorunu oldu. Avrupa ülkeleri de hedefledikleri yüzde 2’nin üzerinde enflasyon koşullar ile mücadele ediyor. Gıda ve enerji fiyatlarının yükselttiği rakamlar bu alanlardaki iyileşmelerle birlikte sınırlı da olsa düşüş göstermeye başladı.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avrupa Birliği (AB) ve
Euro Bölgesi’nin ocak ayı enflasyon nihai verilerini yayınladı.

Buna göre, Euro Bölgesi’nde aralıkta yüzde 9,2 olan yıllık
enflasyon, ocakta yüzde 8,6 olarak ölçüldü.

Enflasyon, öncü verilerin üzerinde gerçekleşti

Euro Bölgesi’nin öncü verilerinde, ocak ayı enflasyonu yüzde
8,5 olarak açıklanmıştı. Nihai verilerde, Euro Bölgesi enflasyonu yukarı yönlü
revize edildi.

Enflasyon yüzde 0,2 geriledi

Euro Bölgesi’nde ocakta enflasyon bir önceki aya kıyasla ise
yüzde 0,2 geriledi.

AB’de de enflasyon yüzde 10 oldu

AB’de de aralıkta 10,4 olan enflasyon ocakta yüzde 10
seviyesinde ölçüldü.

Enflasyon, geçen yılın ocak ayında Euro Bölgesi’nde yüzde
5,1, AB’de ise yüzde 5,6 seviyesindeydi.

En fazla gıda, alkol ve
tütün ürünleri arttı

Euro Bölgesi’ndeki enflasyonun yüzde 2,94’ü gıda, alkol ve
tütün ürünleri, yüzde 2,17’si enerji, yüzde 1,8’i hizmetler ve yüzde 1,73’ü
enerji dışı sanayi ürünlerinden kaynaklandı.

Ocak ayında AB ülkelerinin enflasyonu

Yıllık enflasyon, ocak ayında Macaristan’da yüzde 26,2,
Letonya’da yüzde 21,4, Çekya’da yüzde 19,1, Estonya’da yüzde 18,6, Litvanya’da
yüzde 18,5, Polonya’da yüzde 15,9, Slovakya’da yüzde 15,1, Bulgaristan’da yüzde
14,1, Romanya’da yüzde 13,4, Hırvatistan’da yüzde 12,5, Avusturya’da yüzde
11,5, İtalya’da yüzde 10,7 oldu.

Söz konusu enflasyon, Slovenya’da yüzde 9,9, İsveç’te yüzde
9,6, Almanya’da yüzde 9,2, Portekiz’de yüzde 8,6, Hollanda ve Danimarka’da
yüzde 8,4, Finlandiya’da yüzde 7,9, İrlanda’da yüzde 7,5, Belçika’da yüzde 7,4,
Yunanistan’da yüzde 7,3, Fransa’da yüzde 7, Malta ve Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi’nde yüzde 6,8, İspanya’da yüzde 5,9 ve Lüksemburg’da yüzde 5,8
seviyesinde belirlendi.

Kaynak

gaziantepli-depremzede-enkazdan-kendi-imkanlariyla-cikip-3-cocugunu_74e07233.jpg
Uncategorized

Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı

Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde oturdukları apartman yıkılan Pınar Bozkurt, kendi imkanlarıyla enkazdan çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı. Bozkurt’un eşi ise yaşamını yitirdi.

Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı

Deprem felaketini yaşayan Türkiye, yaralarını sarmaya devam ediyor.

Kahramanmaraşlı depremlerin ardından Niğde’ye gelen depremzedelerden 4 bin 500’ü buradaki KYK yurtlarına yerleştirildi.

Burada barınma, yemek, psikolojik destek ve ücretsiz sosyal market imkanı gibi tüm ihtiyaçları karşılanan depremzedelerin çocukları için de oyun odaları oluşturuldu.

Gaziantep’in Nurdağı ilçesinden gelip, yurda yerleşen Pınar Bozkurt, apartmanlarının yıkıldığını ve enkazdan 3 çocuğuyla kurtulduğunu, eşinin ise yaşamını yitirdiğini söyledi.

“3 çocuğumun üstlerine kapanmıştım, onları da çıkardım”

Bozkurt, “Allah razı olsun, bize sahip çıktılar. Sıcak yatak verdiler, karnımızı doyurdular. Evlatlarımla bu korkuyu atlatmamıza yardımcı oldular. Sağ olsunlar. Allah razı olsun kendilerinden. Rabbim kimseye yaşatmasın. Her konuda bize yardımcı oldular. Çocukla çocuk, büyükle büyük oldular. Enkazda bir saate yakın kaldık. Ben kendi çabamla çıktım. 3 çocuğumun üstlerine kapanmıştım, onları da çıkardım. Eşimin üzerine de duvar düşmüştü. Kaldırdım ama iç kanamadan hastanede vefat etti. Yardım diledi benden ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu” dedi.

Niğde Gençlik ve Spor İl Müdürü İlker Ötgünlü, Kahramanmaraş merkezli depremlerden bu yana yurtlarda yaklaşık 4 bin 500 kişiyi misafir ettiklerini belirtti. 2 bin 776 depremzedenin konaklamasını sürdürdüğünü söyleyen Ötgünlü, kente gelen misafirleri en güzel şekilde ağırlamaya çalıştıklarını vurguladı.

“Elimizden geldiği kadar onlara en iyi hizmeti sunmaya çalışıyoruz”

İlker Ötgünlü, “Depremzede kardeşlerimizin ihtiyaç duyduğu kıyafet, gözlük ve protez gibi malzemeleri karşılandı. Yurtlarda, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlarımızın desteğiyle tuhafiye oluşturduk. Temel ihtiyaçları konusunda destek oluyoruz. Afetzedelerimize, sabah, öğle, akşam yemeği sıcak bir şekilde ikram ediliyor. Elimizden geldiği kadar onlara en iyi hizmeti sunmaya çalışıyoruz” dedi.

KYK yurtlarında çocuklara oyun odası oluşturulduğunu ifade eden Ötgünlü, “Doktorlarımızın bulunduğu sağlık odalarımız var. Herhangi bir sağlık sorununa anında müdahale ediliyor. Vatandaşlarımızın herhangi bir ihtiyaç durumunda kullanabilecekleri çamaşırhanelerimiz var. Her vatandaş çamaşırlarını getirip makinesine atarak kendisi yıkıyor ve kurutuyor. İnşallah elimizden geldiği kadar onları memnun edeceğiz” diye konuştu.

Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı
Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı
Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı
Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı
Gaziantepli depremzede enkazdan kendi imkanlarıyla çıkıp, 3 çocuğunu kurtardı

Kaynak

hatayda-enkazdan-cikarilan-elektronik-esyalar-korumaya-alindi_74d50655.jpg
Uncategorized

Hatay’da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı

Depremin yıktığı Hatay’da, çalışma yapan ekiplerin bulduğu depremzedelere ait cep telefonu, bilgisayar ve tablet gibi eşyalar özel olarak korunuyor.

Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı

Kahramanmaraş merkezli depremlerin büyük yıkıma yol açtığı Hatay’ın merkez Antakya ilçesinde, çöken bazı binaların enkazları kaldırılıyor.

Enkaz kaldırma çalışmalarında özel eşyaların korunması için işlemler de titizlikle yürütülüyor.

Arama kurtarma faaliyeti yapan ekipler ile çevredekilerin bulduğu telefon, tablet ve bilgisayar gibi eşyalar, İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince tutanakla teslim alınıyor.

Polisler, kendilerine ulaştırılan malzemelerin yanı sıra daha fazla kişinin eşyasını bulabilmek için yıkıntılardaki incelemeleri sürdürüyor.

24 saat koruma altında

Değerli malzemeler ve depremle ilgili deliller, 24 saat ekiplerce korunan özel bir depoya ulaştırılıyor.

İlgili savcılıkların koordinesinde yürütülen faaliyetlerde eşyaların nerede, nasıl, ne zaman bulunduğu kayıt altına alınıyor, sahiplerinin belirlenmesini sağlayacak detaylar toplanıyor.

İlçe genelinde bulunan telefon, tablet ve bilgisayarlar da bu depoda saklanıyor. Telefon, tablet ve bilgisayarların ilerleyen süreçte Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca yapılacak tespitle sahiplerine teslim edileceği öğrenildi.

Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı
Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı
Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı
Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı
Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı
Hatay'da enkazdan çıkarılan elektronik eşyalar korumaya alındı

Kaynak

yeni-haber-basligi_74c26513.jpg
Uncategorized

İstanbul’daki binalara hızlı tarama testi yapılıyor

Kahramanmaraş depreminin ardından İstanbul’daki riskli binaların kontrolüne başlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı tarafından binalarda yapılan hızlı tarama testleri de hız kazandı.

İstanbul'daki binalara hızlı tarama testi yapılıyor

6 Şubat’ta merkez üssü Kahramanmaraş olan depremler, İstanbulluları korkuttu.

Bu kapsamda İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 3 yıldır yapılan hızlı tarama testleri Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından hız kazandı.

İstanbul’da yaşadıkları binaların risk durumunu analiz ettirmek isteyenlerin tercih ettiği hızlı tarama yöntemi, bugün de Bakırköy’deki 6 katlı, 12 daireli Gül Apartmanı’nda yapıldı.

Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı ekipleri girdikleri evde kolon üzerinden incelemeler yaptı.   

“Toplam 76 bin başvuru aldık”

Yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Özlem Tut, “Biz bu süre içerisinde 107 bin binayı ziyaret edip inceleme izni istedik ancak bu zamana kadar 29 bin bina inceleme için izin verdi. Bugün itibariyle toplam 76 bin başvuru aldık. Bunların hepsine cevap vereceğiz. Yıkıcı depremlerden sonra çok fazla hassasiyet oluştu. Bu başvuruları başvuru sırasına göre değerlendirmeye alıp bütün binaları inceleyeceğiz” ifadelerini kullandı. 

“Kiracıların da başvurularını alacağız”

Özlem Tut, “Bu yöntem 10 kat üzeri binalar için uygulanamıyor. 2000 sonrası yapılar başvuramıyordu, bu noktada da başvuru aldık, bu hafta itibariyle bu başvuruları da değerlendirmeye alacağız. Başvuru yapılabilir. 2000 yılı öncesi inşa edilmiş yapılar bizim kırılgan yapı stokumuzu oluşturuyor ve bu yapıları öncelendirerek başvuruları değerlendireceğiz. Kiracılarla ilgili de yoğunlukla talep gelmekteydi. Sistemimizi buna göre inceledik. Kiracıların da başvurularını alacağız” dedi.  

Yeni Haber Başlığı

“Dünyanın pek çok ülkesinde buna benzer yöntemler uygulanıyor”

318 bin binanın hızlı taramalar sonucunda deprem yükü taşıma kapasitesinin olmadığının anlaşıldığını hatırlatan Tut, “Bu binaların kentsel dönüşüm süreçlerini hızlandırmak ve hızlıca tahliyelerini sağlamak için kira yardımlarımızı 4 bin 500 olarak belirledik. Bu binalarda bulunan hem malikler hem de kiracılar kira desteğimizden yararlanabilecekler. 318 bin binayla ilgili işlemlerimiz birkaç aydır devam ediyordu. İlkini depremden 3 gün önce yıktık. Diğer binalarla ilgili de bina bina bilgilendirmelerini yaptık. İlçe belediyeleriyle ortak toplantı düzenledik. Ekibimizi hızla genişleterek bu çalışmaları tamamlayacağız. Şu an yaptığımız hızlı tarama yöntemiyle bina incelemesi 6306 sayılı yasa kapsamında riskli yapı ilan edilmeden bir önceki aşamadır. Bunun sonrasında eğer yapı risk grubunda çıkarsa zaten biz İstanbullulara bu bilgilendirmeyi yapıyoruz. Binanızda yenileme ve güçlendirme ihtiyacı olabilir. Lütfen yasa kapsamında gerekli süreçleri başlatın diye. İstanbul Teknik Üniversitesi akademisyenleri tarafından geliştirilmiş, bilimsel bir yöntemdir. Dünyanın pek çok ülkesinde buna benzer yöntemler uygulanıyor. Amerika’da, Japonya’da, İtalya’da, Yunanistan’da benzer yöntemlerle yapılıyor” ifadelerini kullandı.

Tut, inceleme sonucunda vatandaşların KİPTAŞ üzerinden de yenilenme süreçleri için başvuru yapabileceklerini söyledi.  

Yeni Haber Başlığı

“Tüm verileri ofisimizde analiz ederek binanın deprem güvenlik oranını belirleyeceğiz”

İstanbul Şehircilik Atölyesi Müdürü Rahmi Hızır da, “Biraz önce binamızda İstanbul Teknik Üniversitesi’yle hızlı tarama işlemini gerçekleştirdik. Binanın verilerini topladık. Önce sıvayı kaldırdık, röntgen cihazımızla demir sayısını belirledik. Sonrasında sıyırma işlemleri demire kadar ki beton parçasını alıp içindeki demirin korozyonunu ölçtük. Sonrasın schmidt çekiciyle betonun sertlik derecesini ölçtük. Ardından binanın genel bir statik rölevisini çiziyoruz. Sonrasında tüm verileri ofisimizde analiz ederek binanın deprem güvenlik oranını belirleyeceğiz.  Burada A, B, C, D, E sınıfı olarak 5 sınıf var. D ve E sınıfı yüksek risk içeren binalar. Biz D ve E sınıfı çıkan binalara kapsamlı analiz yaptırılmasını öneriyoruz. Bunları riskli görüyoruz. 6306 sayılı yasa gereğince kapsamlı analiz yapılmasını öneriyoruz. Bu binaların bu analiz sonucu da riskli çıkarsa güçlendirmesi ya da yenilenmesi gerekiyor” diye konuştu.  

Yeni Haber Başlığı

“Sahil kısmında yaşayan insanlar şu an her hanenin içinde aynı tedirginlik söz konusu”

Gül Apartmanı’nda kiracı olarak oturan Aykut İrevül de, “Sahil kısmında yaşayan insanlar şu an her hanenin içinde aynı tedirginlik söz konusu. Herkes daha güvenli bir yere çıkmak istiyor. Profesörleri dinliyoruz. Fiyatlar da iki katına çıkmış durumda. 40 yıllık bir bina. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne 3-4 gün önce başvurduk, hızlıca döndüler. Biz de risk raporuna göre hızlıca aksiyon alacağız. Bireysel olarak karar verip başvurdum. Bir apartmandan bir kişinin başvurması yeterli. Riskli çıkma durumunda İstanbul’un güvenli bir yerine çıkmayı düşünüyoruz eğer İstanbul’da kira veya ev fiyatları fahiş fiyatlarda giderse şehir değiştirmeyi planlayacağız. Daha güvenli şehirlerimize doğru araştırma yapıyoruz” dedi.  

Yeni Haber Başlığı

Kaynak

kahramanmarastaki-depremden-kurtulan-aile-yeni-hayatina-basladi_7473e180.jpg
Uncategorized

Kahramanmaraş’taki depremden kurtulan aile, yeni hayatına başladı

Kalorifer peteğinin üstüne düşen duvar, 3 kişilik aileyi hayata bağladı… Yıkılan binanın enkazından depremden 138 saat sonra çıkarılan aile, mucize olarak tanımladıkları yeni yaşamlarına adım attı… Evin en küçük ferdi “Annemi sürekli uyutmaya çalıştım, enerjisini harcamamasını istiyordum” dedi.

Kahramanmaraş’ın Yenişehir Mahallesi’nde 4 katlı Kiraz
Apartmanı’nda oturan 61 yaşındaki Celal Taşhan, Yasemin Taşhan (57) ve 17
yaşındaki oğulları Ensar Taşhan, 7.7 büyüklüğündeki ilk depremde kendi
binalarının yanı sıra bitişikteki 8 katlı Köker Sitesi’nin enkazı altında
kaldı.

Yeni hayata alışmaya çalışıyorlar

Kalorifer peteğinin üzerine düşen duvar parçası ile evin
içinde oluşan diğer boşluklara sığınan aile, arama kurtarma ekiplerinin,
enkazın 11 kat altında yürüttüğü çalışma sonucu 138. saatte çıkarıldı.

Hastanedeki tedavileri tamamlanan aile, Türkoğlu ilçesindeki
evlerinde mucize kurtuluşun ardından adım attıkları yeni hayata alışmaya
çalışıyor.

6 gün kaldıklarını sonradan öğrendiler

Enkaz altında yaşadıklarını anlatan Celal Taşhan, depremde
kendilerini enkaz altında bulduklarını, orada ne kadar kaldıklarını
bilemediklerini, geceyi gündüzü ayıramadıkları için enkazda 6 gün kaldıklarını
sonradan öğrendiklerini söyledi.

Eşi ve oğluyla birbirlerine moral vermeye çalıştıklarını
söyleyen Celal Taşhan, şunları kaydetti:

“Küçük oğlum bize teselli
verdi, destek oldu”

Son olarak oğlumun deprem anında ‘küçül baba’ demesini hatırlıyorum. Küçülüverdim. Ondan sonra büyük bir gürültü koptu. Daha sonra beklemeye başladık. Kendi çabamla mücadeleye başladım, acaba bir yerden bir delik, bir ışık bulabilir miyim diye. Baktım böyle bir şey yok. Çöktüğüm yerde kalorifer peteğinin üzerine beton gelmiş. Dua ettik. Küçük oğlum bize teselli verdi, destek oldu. ‘Fazla konuşmayalım, nefesimizi burnumuzdan alalım, ağızdan almayalım’ dedi. Biz de buna göre davrandık.

“İnsan su istiyor”

Arama kurtarma ekiplerinin kendilerini 11 kat alttan
çıkardığını öğrendiklerini, kurtulmalarını mucize olarak gördüğünü aktaran
Taşhan, şöyle devam etti:

En çok neyi düşündüm? İnsan su istiyor. Bir de kimse bize ulaşamadığına göre Kahramanmaraş çok büyük bir felaket geçirmiş diye düşündüm. Ama mücadele ederken, bir delik ararken yoruluyorsun ve yığılıyorsun. Doktorlar bile şaşkınlık geçirdi, ‘Maşallah böbreğiniz sapasağlam’ dedi. Enkazdan çıkarılırken insan yeniden doğduğunu hissediyor. İnsan inanmak da istemiyor. Allah sevdiklerimize bağışladı, sevdiklerimizi bize bağışladı. Anlatılamayacak bir mutluluk.

“Koca kolon kapının önüne düştü”

Yasemin Taşhan ise deprem öncesinde Kur’an-ı Kerim okuduğunu
ve teheccüd namazı kıldığını söyleyerek, “Daha sonra baktım oğlum
internette oynuyor. İlk şakırtıda sanki ateş yağdı. Seccadenin başındayım,
arkamı döndüm koca kolon kapının önüne düştü. Baktım diğeri kopuyor. Ben oğluma
koştum. O bana ‘Anne çök’ deyince onun üstüne abandım, bu sırada girdik yerin
dibine.”
dedi.

“Kalk namazı kıl… Sürekli bu sesi duyuyordum”

Enkazdayken “Rabb’im, benimle berabersin. Buraya
koyduğun gibi çıkaracaksın, eminim, inanıyorum ve seni çok seviyorum”
diye
dua ettiğini anlatan Taşhan, şunları paylaştı:

Hiç umudumu kaybetmedim. ‘Allah’ım doyuracak olan sensin, yedirecek olan sensin, bizi buraya koydun, imtihandayız. Arınıp çıkacağız inşallah’ diyerek Rabb’imden herkese namaz, Kur’an diledim. Yakınlarımıza, cümle sevdiklerimize af istedim Allah’ımdan. ‘Kalk namazı kıl’, sürekli bu sesi duyuyordum. Kalkıyordum, başımda kolon. Kolonun altındaydık, oğlum benim üzerimdeydi. Eşimi baş ucumda hissediyordum. Oğlumun elini tutunca canıma can geliyordu. Sürekli ‘Sakın beni bırakma.’ diyordu. Rabb’im canımızı alsaydı ilk anda alırdı, almadı. İmtihana girdik, arınmaya girdik. Tertemiz çıktık elhamdülillah.

“Ailemle ilgili hayallerimden bahsettim”

Ensar Taşhan da depreme bilgisayar başında yakalandığını ve
annesine doğru koştuğunu, ona sarıldığında binanın çöktüğünü anlattı.

Depremden sonraki ilk anlarda çok korktuğunu belirten
Taşhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Annem de çok heyecanlıydı. Annemin şeker ve tansiyon hastalığından çok korkuyordum. Kendisini sürekli uyutmaya çalıştım, enerjisini harcamamasını istiyordum. Bu şekilde içerideydik. Sürekli sohbet ettim, hayallerimi anlattım ama kendisinin konuşmasını istemiyordum çünkü yorulacağını biliyordum. İçeride hepimiz susuzduk, fakat annemin daha fazla hissettiğini anlayabiliyordum. Enkazdan çıkacağımızdan, arkadaşlarımızı ailemle tanıştıracağımdan, beraber yemek yiyeceğimizden bahsettim. Ailemle ilgili hayallerimden bahsettim.

Taşhan Ailesi, depremin ardından bölgeden uzak bir yerde
konaklama teklifini kabul etmediklerini, Kahramanmaraş’tan ayrılmak
istemediklerini de dile getirdi.

Kaynak

kedi-derisinden-gz-ilac-yapt-frk-adem-mge-anly_74a23176.jpg
Uncategorized

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı’yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar…

Şifa bulma niyetiyle üfürükçüye 260 bin TL kaptıran genç kız ve annesini Müge Anlı’dan yardım istedi. Ortaya çıkan gerçekler duyanların ağzını açık bıraktı. Anlı, emniyet müdürü eşine seslendi…

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Müge Anlı ile Tatlı Sert programı, yeni bölümleriyle yayın hayatına devam ediyor.

Karanlık olayları aydınlatan Müge Anlı’ya yine bir üfürükçü vakası geldi.

Programa konuk olan Merve isimli genç kız beyninde tümör olduğu için görme yetisini yitirdiğini anlattı.

Merve ve annesi Naime Hanım, ameliyattan sonuç alamayınca son çareyi üfürükçüye gitmekte buldu.

Genç kızın annesi, polis olduğunu söyledikleri bir akrabalarının kendilerine üfürükçü tavsiye ettiğini anlattı.

260 bin lira dolandırılan aile, Müge Anlı’dan yardım istemek için yayına katıldı.

Üfürükçü Adem Önal’ın kirli çamaşırlarını canlı yayına bağlanan eşi ortaya döktü.

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Kedi kesip ilaç yapıyor itirafı

Kadın kocası Adem’le ilgili, “Ben kaç kere doktorun açamadığı gözü sen nasıl düzelteceksin derdim. Bir kitap var o kitapta kedi derisi yazdığı için o da onu kullanıyor. Cinsel gücü arttırıcı ilaçlar da yapıyordu.” dedi.

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Merve’nin annesinin, “2 yavru 2 de ana vardı. 4’ü de siyahtı ama Adem Ünal birini kesti kömürlükte. Onun tüyünden kızımın gözüne ilaç yapacakmış. Kedi derisiyle de kızımın gözü birden açılacakmış” sözleri ise duyanları şaşkına çevirdi.

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Müge Anlı emniyete seslendi

Diğer dünyadan getirdiğini söylediği kolye, kedi tüyü ve derisi ile genç kızın şifa bulacağını ve gözlerini açacağını iddia eden üfürükçü Müge Anlı’yı çileden çıkardı.

Müge Anlı “Gerçekten kedi kesilsin diye bir polis memurunun birilerini üfürükçüye götüreceğine inanmıyorum. Aklım almıyor. Biliyorsunuz benim eşim de emniyet müdürü. Bu işlerle de ilgileniyor. Buradan kendisine de duyurmak istiyorum. “ diyerek eşi Şinasi Yüzbaşıoğlu’na seslendi.

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Üfürükçü gözaltında

Merve’nin durumuna kayıtsız kalamayan Müge Anlı ve ekibi, hemen harekete geçti.

Genç kızın şifa bulma umuduyla gittiği üfürükçü Adem Önal gözaltına alındı.

Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...
Kedi derisinden göz ilacı yaptı! Üfürükçü Adem, Müge Anlı'yı çıldırttı. Kan donduran itiraflar...

Kaynak

appledan-buyuk-yenilik-kan-sekeri-olcme-testlerinde-sona-yaklasti_7380e776.jpg
Uncategorized

Apple’dan büyük yenilik: Kan şekeri ölçme testlerinde sona yaklaştı

Rockley Photonics ile üç yıldır sağlık alanında ortaklık yapan Apple, kan şekeri ölçüm sensörünü geliştirme yolunda başarılı bir şekilde ilerliyor.

Apple'dan büyük yenilik: Kan şekeri ölçme testlerinde sona yaklaştı

Son yıllarda oldukça popüler hale gelen giyilebilir teknolojilere öncülük eden akıllı saatler, sağlık takibi konularında ön plana çıkıyor.

Nabız ölçme, uyku takibi ve stres düzeyi gibi sağlık bilgileri hakkında bize bilgi veren akıllı saatler, gelecekte çok daha gelişmiş özelliklere sahip olacak.

Apple’ın piyasaya çıkardığı Apple Watch modellerinde her ne kadar birçok sağlık uygulaması olsa da ABD’li şirket, bunlara yenilerini eklemek istiyor.

Apple Watch ile kan şekeri ölçülebilecek

İngiliz sağlık teknolojileri firması Rockley Photonics ile Apple, akıllı saat modellerine kan şekeri ölçüm sensörünü getirmek için 3 yıldır çalışıyor.

Ortaya çıkan haberlere göre teknoloji devi, bu konuda büyük bir ilerleme kaydetti. Apple’ın önünde hâla uzun bir süreç var, ancak söz konusu sistem hayata geçerse milyarlarca dolarlık bir sektörü alt üst edebilir.

Şu anda kabaca 10 Amerikalıdan 1’i şeker hastası ve genellikle kan örneği almak için deriyi delen bir cihaz kullanıyorlar.

Apple ise, silikon fotonik olarak bilinen bir çip teknolojisi ve optik absorpsiyon spektroskopisi adı verilen bir ölçüm süreci kullanarak farklı bir teknoloji geliştiriyor.

Apple, son on yılda kan şekeri ölçme teknolojisini yüzlerce insan üzerinde test etti. Gizli projenin üzerinde 12 yıldır çalışan Apple’ın sistemi, artık konsept kanıtlama aşamasında kabul ediliyor.

Şirket, teknolojinin uygulanabilir olduğuna, ancak daha pratik bir boyuta küçültülmesi gerektiğine inanıyor.

Apple CEO’su Tim Cook, gelecekteki Apple Watch modellerine daha fazla sağlık uygulaması eklemek istediklerini, ancak bunu yaparken bazı kurumlarla da sorun yaşamak istemediklerini dile getirmişti.

Apple’ın kan şekeri ölçümü gibi sağlık uygulamalarını saatlere ekleyebilmesi için, ülkelerden tek tek izin alması gerekiyor. Aksi halde hatalı ölçümler, kullanıcıların yaşamını yitirmesine neden olabilir.

Kaynak

imamoglu-tehdit-savurmadan-insanlari-dinleyen-yoneticiler-olmaliyiz_748b2.jpg
Uncategorized

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: İnsanları dinleyen yöneticiler olmalıyız

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Hatay’da yaptığı açıklamada, “Her koşulda vatandaşımızla aynı yolda, aynı hedefe doğru yürüyen yöneticiler olmak zorundayız.” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: İnsanları dinleyen yöneticiler olmalıyız

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, Hatay’da kurdukları Deprem Koordinasyon Merkezi’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Toplantıya Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, belediye başkanları, CHP teşkilatı ve partililer ile bazı STK temsilcileri de katıldı.

İmamoğlu, deprem bölgesinde 18 gündür 4 bin 500’e yakın personelin görev aldığı çalışma yürüttüklerini, 2 bin personelin aktif olarak sadece Hatay’da bulunduğunu söyledi.

“Çadır sayımız 16 bine ulaştı”

Hatay’da ilk etapta 130’un üzerinde belediyenin sunmuş olduğu katkılar bulunduğunu söyleyen Başkan İmamoğlu şu şekilde konuştu:

Şu an itibarıyla çadır önemli bir sorundur. Dolayısıyla iş birliği ile çadır ihtiyacını karşılama konusunda yoğun bir gayret içerisinde olacağız. Şu ana kadar 5 bin 500’e yakın çadırı dağıttık. Çadır sayısının özellikle bütün belediyelerimizle birlikte 16 bine yakın bir sayıya ulaştığını ifade etmek istiyorum.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: İnsanları dinleyen yöneticiler olmalıyız

“Biz her koşulda vatandaşımızla aynı yolda yürüyoruz”

Zor zamanlardan geçildiğine vurgu yapan Ekrem İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:

Yöneticiler gerçekleri dile getirenleri, kendilerini eleştirenleri fişlemek, tehdit etmek, cezalandırmak için not almaya başlamışsa artık yöneticilerle vatandaşların yolları ayrılmış demektir. Aynı hedefe doğru yürümüyor demektir. Biz her koşulda vatandaşımızla aynı yolda, aynı hedefe doğru yürüyen yöneticiler olmak zorundayız. Bizler hamur yöneticisiyiz. Onun için tehdit savurmadan, insanları dinleyen, onların ihtiyaçlarını belirleyen normalde hizmeti önemli bir şekilde hizmet yarışına dönüştüren kişiler olmalıyız. Kimseye iyilik yapmıyoruz, sadece ve sadece görevimizi yapıyoruz. Onun için biz vatandaşların taleplerini, isteklerini, önerilerini not almaya devam eden yöneticiler olmalıyız. Zor zamanlardayız, büyük acılar içindeyiz. Çok daha sağlam birliktelikler oluşturmak zorundayız

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: İnsanları dinleyen yöneticiler olmalıyız

“Bir kırılma anı yaşıyoruz”

Kent temizliği için çalışmaların da sürdüğünü belirten Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak 28 temizlik aracıyla Hatay’da hizmet verdiklerini söyleyerek şöyle devam etti:

Bu dönemi bir inşaat yapma, bir yapı yapmak, diye tanımladığımız anda aslında hataları yapmaya başlamış oluruz. Her şeyi rant malzemesi biçimine dönüştürürsek insanı insan olmaktan, devleti devlet olmaktan uzaklaştırırız. Ülkemizi bu hastalıktan kurtarmak zorundayız. Hep söyledim, bir kırılma anı yaşıyoruz.

158 bin bağımsız birimden 124 bin birimin yıkılıp, ağır hasarlı ve acil yıkılması gereken durumda bulunduğunun net olduğunu söyleyen İmamoğlu, enkazın 18 milyon ton metreküp civarında tuttuğunu, bu kadar molozun geçici olarak toparlanması için 2,5 metre yüksekliğinde ve 4 kilometrekare genişliğinde alana ihtiyaç olduğunu kaydetti.

İmamoğlu: Tehdit savurmadan, insanları dinleyen yöneticiler olmalıyız #1
İmamoğlu: Tehdit savurmadan, insanları dinleyen yöneticiler olmalıyız #3
İmamoğlu: Tehdit savurmadan, insanları dinleyen yöneticiler olmalıyız #5
İmamoğlu: Tehdit savurmadan, insanları dinleyen yöneticiler olmalıyız #7

Kaynak

gaziantepte-agir-hasar-alan-evlerinin-yikilisini-gozyaslariyla_72401781.jpg
Uncategorized

Gaziantep’te ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler

Nurdağı ilçesinde ağır hasarlı olan 7 katlı apartmanın kontrollü yıkımına başlandı. Depremden kurtulan Kılıç Ailesi, oturdukları apartmanlarının yıkılmasını gözyaşlarıyla izledi.

6 Şubat’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki deprem aralarında Gaziantep’in de olduğu 11 ilde büyük hasara yol açtı.

Gaziantep’te en büyük hasarın yaşandığı Nurdağı ilçesinde binlerce ev yıkıldı, yüzlerce kişi yaşamını yitirdi.

40 bin nüfuslu olan ve evlerinin büyük bölümünün tamamen yıkıldığı Nurdağı ilçesinde, ayakta kalan evlerin de yapılan incelemede ağır hasarlı olduğu belirlenerek yıkımına karar verildi.

Ağır hasarlı binaların yıkımına başlandı

Farklı bir yere taşınması kararlaştırılan Nurdağı’nda, arama kurtarma çalışmalarının sona ermesinin ardından ağır hasarlı binaların yıkımına da başlandı.

Atatürk Mahallesi’nde bulunan 7 katlı apartman da ekipler tarafından iş makineleri ile kontrollü şekilde yıkıldı.

Kılıç Ailesi, 5’inci katında oturdukları evlerinin bulunduğu apartmanın yıkılışını yakından takip etti.

Gaziantep'te ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler

Gözyaşlarıyla izlediler

Ahmet ve Emine Kılıç çifti ile çocukları, yıllardır oturdukları evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izledi.

“Çayımızı koyup, içerek yeniden başlayacağız”

Emine Kılıç, “Her şeyimiz gitti” derken, Ahmet Kılıç eşi ve çocuklarını “Çok şükür sağlığımız yerinde. Hepimiz felaketten yara almadan kurtulduk. Şimdi çayımızı koyup, içerek yeniden başlayacağız.” diyerek teselli etmeye çalıştı.

Gaziantep'te ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler

“Hepimizin sağlığı yerinde”

Esnaf olduğunu ve depremde ailesi ile birlikte dışarı çıktıklarını anlatan Ahmet Kılıç şu ifadeleri kullandı:

Çıktığımızda her yerin yıkıldığını görünce büyük şok yaşadık. Her yer yıkılmış ve adeta can pazarı yaşanıyordu. Sonra eşim ve çocuklarımla felaketten sağ kurtulduğumuz için şükrettik. Şimdi evimiz ağır hasarlı olduğu için yıkılıyor. Hepimizin sağlığı yerinde ve hayata artık yeniden başlayacağız.

Kılıç Ailesi, çocukları ile yıllarca oturdukları evlerinin bulunduğu apartmanın yıkılışını cep telefonu kamerası ile kaydetti.

Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #1
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #3
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #4
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #5
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #7
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #8
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #9
Depremde ağır hasar alan evlerinin yıkılışını gözyaşlarıyla izlediler #10

Kaynak

chpnin-konteyner-yalanini-chpli-baskan-bozdu_74835145.jpg
Uncategorized

CHP’nin konteynerlarine el konuyor yalanını CHP’li başkan bozdu

Sosyal medyada Bodrum Belediyesi’nin Hatay’a gönderdiği konteynerlere valiliğin el koyduğu iddiasını Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras attığı tweetle yalanladı. Aras Hatay Valiliği ile uyum içinde çalıştıklarını belirtti.

CHP'nin konteynerlarine el konuyor yalanını CHP'li başkan bozdu

Tükiye 6 Şubat sabahı büyük bir felakete uyandı.

11 ilde şiddetli deprem yüzünden yer yerinden oynadı.

Türkiye el ele yaralarını sarmaya canları kurtarmaya çabalarken karanlık sosyal medya hesapları da ilk günden itibaren provokasyon ve dezenformasyona başladı.

Muhalefetin güdümündeki Twitter hesapları yalan üstüne yalan servis etmeye başladılar.

O yalanlardan biri de Bodrum Belediyesi’nin depremzedeler için Hatay’a gönderdiği konteynerlere valiliğin el koyduğu iddiasıydı.

CHP’nin yalanını CHP’li başkan bozdu

Sosyal medyada yayılan yalan medya organlarında haber bile oldu lakin yalanı bizzat iddiada belirtilen Bodrum Belediyesi bozdu.

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras söz konusu paylaşımı alıntılayarak iddiayı yalanladı. 

CHP'nin konteyner yalanını CHP'li başkan bozdu

“İddia tamamen gerçek dışıdır”

Aras şu ifadeleri kullandı

Değerli Bodrumlular, iyi akşamlar.. Bu akşam sosyal medyada yayınlanan bu iddia tamamen gerçek dışıdır. İddia edilenin aksine, Hatay Valiliği ile ilk günden itibaren devam eden işbirliğimiz, sorunsuz olarak sürmektedir. Malatya’dan sevgiler, selamlar.

CHP'nin konteyner yalanını CHP'li başkan bozdu
CHP'nin konteyner yalanını CHP'li başkan bozdu

Kaynak