Engin polat ile babası Sezgin Polat, bulundukları Marmara Cezaevi’nden, Çorlu’daki cezaevine nakledildi. Yer değişikliğinin sebebinin ise yoğunluk olduğu belirtiliyor.
Gazeteci Emrullah Erdinç’in açıklamalarına göre Dilan ve Engin Polat artık aynı cezaevinde barınmayacak.
Yer değişikliğinin sebebi ise söz konusu cezaevindeki yoğunluk.
Aynı zamanda örgütlü suçlardan tutuklanan kişilerin de aynı koğuşta kalmaları istenmiyor.
Engin polat ile babası Sezgin Polat Çorlu’daki cezaevinde
Bu sebeple Engin polat ile babası Sezgin Polat Çorlu’daki cezaevine, Engin Polat’ın erkek kardeşi Alper Kürşat polat ile avukat ve mali müşavir Ahmet Gün’ün akrabası Zekayı Tepe Kocaeli Cezaevi’ne gönderildi.
Can Polat, amcası Halit Polat ve dayısı Metin Yılmaz ise Dilan Polat’ın erkek kardeşi Can Doğu ile birlikte Tekirdağ Cezaevi’ne sevk edildi.
Kemal Kılıçdaroğlu, veda ettiği görevinin ardından Ankara’da yeni bir ofis açtı ve burada ilk ziyaretçilerini kabul etti. Kılıçdaroğlu’nun ofisi, 6’lı masa ortaklarından Davutoğlu, Akşener ve Babacan’ın ofislerine komşu bir konumda bulunuyor.
ensonhaber.com
Siyasette bir devrin sonu…
CHP’de yapılan kurultayla birlikte Kemal Kılıçdaroğlu dönemi sona ermiş ve partinin yeni lideri Özgür Özel olmuştu.
13 yıllık genel başkanlık görevine veda eden Kemal Kılıçdaroğlu ise aktif siyasete devam edeceğini açıklamıştı.
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu’nun siyasete kuracağı bir vakıf üzerinden devam edeceği öğrenilmişti.
Merakla beklenen ofisini tuttu
Kurultayda CHP Genel Başkanlığı yarışını kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu, merakla beklenen ofisini ise tuttu.
6’lı masa ortaklarıyla komşu oldu
Kılıçdaroğlu, çalışma ofisi için ise 6’lı masa ortaklarından İyi Parti, DEVA ve Gelecek partilerinin genel merkezlerinin de bulunduğu Mustafa Kemal Mahallesi’ni seçti.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na komşu olan Kılıçdaroğlu’nun ofisi müstakil bir binada yer alıyor.
Müstakil ve dubleks
Kiralık olan çalışma ofisi dubleks ve üç odası bulunuyor. Kılıçdaroğlu ilk ziyaretçilerini de salı günü ağırladı.
Kılıçdaroğlu için İstanbul’da da bir çalışma ofisi oluşturulacağı belirtildi.
Partiyi yönlendirecek
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ofisi gelecek süreçte parti çalışmalarını yönlendirmek için kullanılacağı düşünülüyor.
Vakıf çalışmalarına katılacak
Kılıçdaroğlu’nun yeni dönemde siyasi çalışmaların dışında vakıf çalışmaları içinde de olacağı belirtilirken, kulislerde ise Kılıçdaroğlu’nun yeni adresi için Özgür Özel’in Parti Meclisi’ne listeyi delerek giren, kendisine yakın isimlerden Müslim Sarı’nın başında bulunduğu İkinci Yüzyıl Vakfı konuşuluyor.
CHP’nin eski Genel Başkanları Murat Karayalçın ve Hikmet Çetin’in de kurucuları arasında yer aldığı bu vakıfla çalışma konusunda henüz Kılıçdaroğlu bir karar almadı.
Tadilat sürüyor
Ofisin tadilat işleri ise halen devam ediyor.
Partilerin ziyareti sürüyor
Kılıçdaroğlu’nu çalışma ofisinde milletvekilleri, eski parti yöneticileri, partililer ziyaret ediyor.
“Çalışma azminden bir şey kaybetmiş değil”
Kılıçdaroğlu’nu ziyaret edenler yaptıkları değerlendirmelerde şunları söylediler:
Kendisini çok iyi gördük. Yakasında CHP rozeti takılı. Morali iyi. Çalışma azminden bir şey kaybetmiş değil. Üniversite çevreleriyle, bilim dünyasıyla, siyaset akademisiyle temaslarını sürdürecek. Alternatif bakış açısı yok. Partinin birlik ve bütünlüğüne vurgu yapıyor.
“Partiye sahip çıkın”
Kılıçdaroğlu, kendisini ziyaret eden CHP’lilere ise şu ifadeleri kullandı:
Parti üyesi olarak üzerime düşen tüm sorumlulukları yerine getireceğim. Partiye sahip çıkın. Partinin başarısı için ne gerekiyorsa yapalım. Yerel seçimde hep birlikte olun. Başarılı olmak zorundayız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘mutfak’ göndermesi yaptı
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün katıldığı grup konuşmasında CHP Genel Başkanlığı’nı kaptıran Kemal Kılıçdaroğlu’na ofis göndermesi yaptı.
“İnşallah mutfağı unutmamıştır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin grup toplantısında CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde sık sık evinin mutfağından paylaşım yapmasına atıfta bulunarak, “Kemal Kılıçdaroğlu ofis açmış sanırım, inşallah mutfağı da unutmamıştır” ifadelerini kullanmıştı.
Bakan Fidan, yazılı sınavı geçen adayların komisyon mülakatını inceledi. Fidan, adaylardan birine, “Annene babana selam söyle. Gerçekten iyi bir evlat yetiştirmişler” dedi.
AA
Diplomatik kariyer memuru adayları, Dışişleri Bakanlığı personeli olmak için ter döküyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, memurluğu hedefleyen adayların mülakatına katıldı.
Fidan, Bakanlığın açtığı Aday Meslek Memurluğu Giriş Sınavı’nın yazılı aşamasını başarıyla tamamlayanları mülakata tabi tutan komisyonun çalışmasını yerinde inceledi.
“Gerçekten iyi bir evlat yetiştirmişler”
Bakan Fidan, bizzat hazır bulunduğu bir mülakatta ebeveyni öğretmen olan adaya şöyle dedi:
Tebrik ediyorum. Annene babana selam söyle. Gerçekten iyi bir evlat yetiştirmişler.
Adaylara soru sordu
Aday Meslek Memurluğu Giriş Sınavı’nda başarılı olmalarının akabinde mülakata alınan adaylara soru da yönelten Fidan, komisyon üyelerinden devam eden sınav süreçleri hakkında bilgi aldı.
Toplam 220 kariyer memuru alınması hedefleniyor
Diplomatik kaynaklara göre, Dışişleri Bakanlığı 2023’te toplam 220 kariyer memurunu kadrosuna dahil etmeyi hedefliyor.
Bunların 110’unun “meslek memuru”, diğer 110’unun ise “konsolosluk ve ihtisas memuru” olarak istihdam edilmesi planlanıyor.
Aday meslek memurluğu için 16 ve 17 Eylül’de yapılan yazılı sınava giren 730 kişiden 338’inin başarılı olduğu öğrenildi.
Mülakat süreci 30 Kasım’da sona erecek
Yazılı sınavı başarıyla geçenlerin mülakatları 13 Kasım’dan bu yana devam ediyor. Aday meslek memurlarının mülakat sürecinin 30 Kasım’da tamamlanması bekleniyor.
30 Eylül ve 1 Ekim’de yapılan Aday Konsolosluk ve İhtisas Memurluğu yazılı sınavına ise toplam 808 kişinin katıldığı, sonuçların ileriki günlerde açıklanacağı belirtildi.
Aday konsolosluk ve ihtisas memurluğu için de yazılı sınavda başarılı olanların mülakata katılması gerekiyor.
Kadıköy’de taksiye binen yolcu, “Kusura bakmayın orada bir kavga ettik. Adamlar bize saldırdı o yüzden almıyoruz oraya” diyen sürücüyü kayıt altına aldı.
DHA
Yolcu seçen ve yolcuları mesafe bahanesiyle mağdur eden taksi şoförleri gündemden düşmüyor.
Sık sık yolcuların cep telefonu kamerasına ya da çevredeki kameralara yakalanan sürücülerin oyunu böylelikle ortaya çıkıyor.
Kadıköy’de taksici olayı
Bu kez olayın adresi İstanbul.
Kadıköy ilçesinde saat 23.30 sıralarında taksiye binen bir yolcu, sürücüye Fikirtepe’ye gitmek istediği söyledi.
“Kavga ettik almıyoruz”
Bunun üzerine taksi şoförü, “Kusura bakmayın giderdik de orada bir kavga ettik, Fikirtepe’de. O yüzden almıyoruz oraya kusura bakmayın. Adamlar bize saldırdı.” diye cevap verdi.
O anlar kamerada
Şoförün sözleri üzerine şaşkınlık yaşayan yolcu, “O yüzden indiriyorsunuz yani.” diyerek tepki gösterdi.
Taksiden inen yolcu, o anları cep telefonu kamerası ile görüntüledi.
Çaldığı minibüsle polisin ‘dur’ ihtarına uymayarak kaçan şüpheli ekipler tarafından yakalanarak tutuklandı. 31 yaşındaki şüphelinin, 3 farklı hırsızlık suçundan arandığı tespit edildi.
DHA
Balıkesir’in Bandırma ilçesinde saat 19.00 sıralarında bir hırsız, Z.G.’ye ait turizm firmasının otoparkında bulunan bir servis minibüsünü düz kontak yöntemiyle çaldı.
Araç sahibi Z.G.’nin durumu bir süre sonra fark etmesi üzerine, ekipler harekete geçti.
Trafik ekipleri, plaka tanıma sistemi sayesinde aracın Bursa kent girişinde olduğunu tespit etti.
Çalıntı minibüsün durdurulması için güzergah üzerinde operasyon başlatıldı.
Polislerin üzerine sürdü
Araç hırsızı, kent girişinde ‘dur’ ihtarına uymayarak, minibüsü polislerin üzerine sürdü.
Bunun üzerine bölgeye takviye ekipler sevk edildi ve Bursa şehir merkezine doğru kaçan minibüs hırsızının peşine düşüldü.
Lastiği patlayan aracı bırakıp kaçtı
Yaklaşık 130 kilometrelik takibin ardından İ.E., servis minibüsüyle park halinde bulunan iki otomobile, ardından da kaldırıma ve çöp kutularına çarptı.
Şüpheli, lastiği patlayan aracı terk ederek kaçtı.
3 ayrı hırsızlık suçundan arandığı tespit edildi
Bandırma İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı çalışma ile şüpheli İ.E. yakalanarak gözaltına alındı.
Öte yandan şüphelinin 3 ayrı hırsızlık suçundan arandığı tespit edildi.
Araç hırsızı tutuklandı
İ.E., sorgusunun ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Çalınan servis aracı ise polis ekipleri tarafından sahibine teslim edildi.
Kusursuz fiziğiyle her zaman kendine hayran bırakan sunucu Burcu Esmersoy, kick boks yapmaya yeniden başladı.
ensonhaber.com
Ünlü sunucuBurcu Esmersoy ile iş insanı Nazım Akmandil
geçtiğimiz aylarda İtalya’nın Puglia şehrinde dünyaevine girmişti. Ünlü çift, İstanbul’da da görkemli bir düğün daha yapmışlardı.
Taze gelin düğün hazırlıkları yüzünden ara verdiği aktif spor hayatına yeniden başladı.
25 yıldır kick boks yapan ancak bir süre ara veren ünlü
sunucu Burcu Esmersoy ringlere geri döndü.
7 saniyede 9 tekme
Burcu Esmersoy yaklaşık 25 yıldır kick boks yapıyor. Ama
düğünü nedeniyle 3 ay ara vermek zorunda kalmıştı.
Nikah koşturmacası bitince
yeniden antrenmanlara başladı. Önceki gün ısındıktan sonra ringe çıktı,
hocasına 7 saniyede 9 tekme attı.
Kadınlar Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Antalya Toroslar’ın başantrenörü Selen Erdem, viral olan videoyu, ‘Dişi Fatih Terim’ benzetmesinin ortaya çıkış hikayesini, özel hayatının bilinmeyenlerini, topuklu ayakkabı tutkusunu, rol modelini, hayallerini ve gelecek hedeflerini anlattı.
DHA
Kadınlar Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Antalya Toroslar, 8 hafta sonunda aldığı 4 galibiyet 4 mağlubiyetle 9’uncu sırada yer alıyor.
Antalya ekibini çalıştıran ve ligin tek Türk kadın başantrenörü olan Selen Erdem, verdiği röportajla dikkatleri bir kez daha üzerine çekti.
“İnsanlar fotoğraf çektirmek istiyor, tanıyor, utanıyorum”
“Video sonrası hayatı nasıl değişti?” sorusu karşısında Selen Erdem, şunları dedi:
İnanılmaz. O günü anlatamam. Yöneticimiz beni aradı, ‘Bir video var, Instagram’ı aç göreceksin’ dedi. Instagram’ı açtım, ‘Ne oluyor?’ dedim. Ben de anlam veremedim ama çok güzel ve heyecanlı bir dönem. Bir röportaj yapmıştık. O röportajın üstüne arkadaşlar çekimleri yapıyor. Benim de haberim yoktu. O benim tamamen doğal halim, haberim olsaydı biraz daha dikkat edebilirdim. Fatih hocamla bu kadar benzediğimizi ben de bilmiyordum ama gerçekten arka arkaya videolar konulunca, inanamadım. Hayatım bir anda değişti. 2 bin 300 olan takipçi sayım 150 bini geçti. Normal hayatım da değişti. İnsanlar fotoğraf çektirmek istiyor, tanıyor, utanıyorum. Heyecanlandım tabi ama hiçbir zaman da işimin önüne geçmemesi lazım. Mutluyum.
“Olay oradan çıktı, buraya kadar geldi”
“‘Dişi Fatih Terim’ benzetmesini ilk olarak kim yaptı?” sorusuna Erdem, şu yanıtı verdi:
İlk olarak benim maçlarıma gelen çok sevdiğim arkadaşlarım yaptı. ‘Selen hareketlerin falan !Fatih Terim gibisin’ diye dalga geçiyorlardı benimle. Maçtan sonra tribündeki insanlar da benzetiyordu. Röportaj esnasında, ‘Sizi benzettikleri biri var mı?’ diye sorulduğunda, ‘Evet, Fatih Terim’e benzetiyorlar’ dedim. Olay oradan çıktı, buraya kadar geldi.
“Hiç tanışmadım, çok isterim”
Fatih Terim’le tanışmak istediğini söyleyen başantrenör, sözlerine şöyle devam etti:
Hiç tanışmadım, çok isterim. Karşıma çıksa ne yaparım bilmiyorum. Heyecandan elim, ayağım titrer ama çok istiyorum. Dünya çapında o kadar büyük bir spor adamı ki, nasıl hayran olmam? Branş fark etmeksizin herkesin örnek aldığı bir insan. Benim de baktığımda budur dediğim ender insanlardan biri Fatih Hoca.
“Başarılı olmak istiyorsak işte disiplin en önemlisi”
Selen Erdem, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
Sahanın içerisine adım attığım andan itibaren bambaşka bir disiplin giriyor işin içerisine. Olmam gereken kişilik aslında o ama özel hayatımda agresif bir insan değilim. İş alanında öyle olmak zorundayım, kazanmayı çok istiyorum bu da agresiflik yapıyor. 22 senedir antrenörlük yapıyorum, o günden beri böyleyim. Kadın basketbolu, 12 kadın sporcum var, iki kadın asistanım var. Otoriteyi sağlamam lazım. Özel yaşantımda çok tatlı, normal bir insanım. Başarılı olmak istiyorsak işte disiplin en önemlisi.
“Hiç düz ayakkabıya geçmedim, takımıma göre rengi değişir”
Topuklu ayakkabı tutkusundan bahseden Selen Erdem, şu ifadeleri kullandı:
Çocukluğumuzda antrenmana giderken eşofman, şort, tişört giyerdik. Hep ciddi giyinmeye özenmiştim. Annem öğretmen, her gün farklı bir takım giyerdi. Sonra antrenörlüğe başladım. ‘Sahaya çıkarken topuklu ayakkabı giyeceğim’ dedim. Herkes erkek zaten, ‘Ya duramazsın böyle’ dediler. ‘Yok özel hayatımda zaten çok seviyorum, dururum’ dedim. Bu 2003 senesinde oldu. Öyle başladı. Antrenör olarak sahaya çıktığım andan itibaren topuklu ayakkabı giyiyorum. Hiç düz ayakkabıya geçmedim, takımıma göre rengi değişir.
Bir tamirhanedeki motosiklette çıkan yangına müdahale edilirken çalışanlar alevleri eliyle söndürdü. Yangını gören bir başka çalışan ise getirdiği yangını tüpünü arkadaşlarına sıktı. O anlar kameralara yansıdı.
İHA
Mersin’de ilginç bir olay yaşandı.
Olay, Erdemli ilçesindeki bir motosiklet tamir atölyesinde meydana geldi. Çalışanların bir motosikleti tamir ettiği sırada motor bölümünde yangın çıktı.
Alevi gören personel, eliyle yangını söndürmeye başardı.
Yangın tüpünü arkadaşlarına sıktı
O sırada yangın olduğu fark sonradan fark eden çalışanlardan Mahmut Kurt’ta yangın tüpünü getirdi.
Yangının söndüğünü gören Kurt, tüpü önce motor kısmına ardından da iş arkadaşlarının üzerine sıktı.
Kameraya yansıdı
O anlar güvenlik kamerasına da yansırken, diğer çalışanların iş yerinden kaçma anları yer aldı.
Öte yandan daha öncede bir motosikletin motor kısmında yangın çıktığı, alevlerin de su ile söndürüldüğü belirtildi.
“Ben de sonradan yangın tüpüyle müdahale ettim”
Yaşananları anlatan Mahmut Kurt, “Motorda yangın çıktı, arkadaşlar eliyle söndürdü. Ben de sonradan yangın tüpüyle müdahale ettim. Ben de onları söndürdüm. Bu olanları iş yerinin kamera kaydından izledik, öyle paylaşmak istedik bize de bir anı kaldı. Daha öncede böyle bir yangınla karşılaşmıştık suyla söndürmüştük. Şimdi tedbirimizi aldık. İş yerinde tedbiri hiçbir zaman elden bırakmamak lazım.” dedi.
dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklama suçundan gözaltına olan fenomen kardeşler Nihal ve Bahar Candan’ın emniyetteki sorguları tamamlandı. Candan kardeşler suçlamaları kabul etmedi. İkili adliyeye sevk edildi.
İHA
Sosyal medya paylaşımlarıyla dikkatleri üzerine çeken fenomenlerden biri de Nihal Candan ve Bahar Candan kardeşler.
Yarışma programına katılarak isimlerini duyuran ve sonrasında lüks yaşantılarıyla paylaşımlar yapan ikili, mercek altına alındı.
Ardından geçtiğimiz gün ansızın polis ekiplerince evlerine baskın yapıldı ve Candan kardeşler gözaltına alındı.
Sorguları tamamlandı
İddiaların odağında ise suç gelirlerini aklama ve dolandırıcılık suçları yer aldı.
Nihal ve Bahar Candan kardeşlerin emniyetteki sorguları tamamlandı. Fenomen kardeşlerin suçlamaları kabul etmediği öğrenildi.
‘İsmini Kaan olarak biliyordum’ savunması
İkiliye geçtiğimiz mayıs ayında Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerince düzenlenen operasyonda tutuklanan çete lideri Onur Apaydın’la ilişkileri soruldu.
Nihal Candan, Apaydın’ın eski erkek arkadaşı olduğunu, kendisinden uzun süre önce ayrıldığını söyledi. Candan ayrıca, Onur Apaydın’ın ismini Kaan Hamzaoğlu olarak bildiğini ve onun hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığını belirtti.
Candan, Onur Apaydın’ın gerçek ismini bu süreçte öğrendiğini ifade etti.
Lüks restoran ayrıntısı
Çetenin mağdurlara güven vermek için Nihal ve Bahar Candan kardeşleri lüks restoranlarda yapılan görüşmelere götürdüğü ortaya çıkmıştı.
Nihal Candan ifadesinde bu konuyla ilgili, o dönem Onur Apaydın’ın erkek arkadaşı olduğu için, onunla yemekli yerlere veya gece kulüplerine gittiğini ama bir dolandırıcılık organizasyonun içinde yer almadığını öne sürdü.
Bahar Candan ayrıca, kendilerinden başka birçok ünlü ismin de o restoranlara gittiğini belirtti.
Suçlamaları kabul etmediler
Nihal ve Bahar Candan kardeşler, dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklama suçlamaları kabul etmedi.
Candan kardeşler, polis tarafından kendilerine sorulan isimleri de tanımadıklarını belirti.
“Amacım espriydi”
Bahar Candan’ın sosyal medya hesabında yaptığı “Bir sabah hesabıma 12 milyon para aktarıldı” başlıklı paylaşımının sorulması üzerine Candan, “O paylaşımda 2 yazacağıma yanlışlıkla 12 yazdım ve amacım espriydi.” dedi.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan Nihal Candan, Bahar Candan ve İsrafil S. adliyeye sevk edildi.
İyi Parti’de milletvekillerinden para alındığı, Genel Başkan Meral Akşener’in hesaplarının gizlice inceletildiği iddialarının ardından şimdi de Genel Merkez’deki dahili telefonların dinletildiği yazıldı. Yine Meral Akşener’in partinin iki önemli ismi Ümit Dikbayır ve Adnan Beker için “defolup gitsinler” dedi.
ensonhaber.com
Genel seçimlerin CHP ile birlikte en büyük kaybedenlerinden olan İyi Parti’de kazan kaynıyor.
Geçtiğimiz günlerde önce Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu AK Parti’ye katıldı.
Hatipoğlu’nun ardından İyi Parti bu kez de Durmuş Yılmaz ve Bahadır Erdem’in istifalarıyla sarsıldı.
Bu isimler sonrası son olarak 27. Dönem Aksaray Milletvekili Ayhan Erel’den de manidar bir paylaşım geldi.
Yaptığı paylaşımla İyi Parti’den istifa sinyali veren Erel, “Gitme vakti geldiyse, kaldığın her an ziyandır.” ifadelerini kullandı.
Akşener: Defolup gitsinler!
İstifaların karıştırdığı İyi Parti’de yaşananlar bununla da sınırlı değil.
Son olarak İyi Parti’de konuşulan yeni iddianın ise Genel Merkez’deki sabit telefonların gizlice dinletildiği olduğu öğrenildi.
Sözcü yazarı İsmail Saymaz, suların durulmadığı İyi Parti’deki krizi kaleme aldığı yazısında Genel Başkan Meral Akşener’in Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır ve Ankara Milletvekili Adnan Beker için “Defolup gitsinler!” şeklinde bir ifade kullandığını yazdı.
Sabit telefonlar dinleniyor: Milletvekili adaylarından birer milyon TL alındığı söylentisi de var
İyi Parti’de sabit telefonların da dinlendiği yönünde iddialar olduğunu aktaran Saymaz, “İddiaların odağında, milletvekili adaylarından birer milyon TL alındığı söylentisi var. İyi Parti’de sular durulmayacak, öyle görünüyor. Bir istifa dalgası kıyıya vurabilir” diye yazdı.
Son olarak geçen hafta Ümit Dikbayır’ın Akşener tarafından ‘banka hesaplarını inceletmek ve belediyelerle maddi ilişki kurmak’la itham edildiğini yazan Saymaz, Dikbayır’ın bu yazıdan sonra suçlamaların araştırılması için İYİ Parti’nin TBMM Grubu’na ve Disiplin Kurulu’na dilekçe verdiğini aktardı.
Saymaz, “Dikbayır, gelecek haftaya kadar bekleyeceğini, gelişme olmadığı takdirde savcılığa başvurarak, iddiaların incelenmesini isteyeceğini ve dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM’ye dilekçe vereceğini ifade ediyor” dedi.
Ne olmuştu?
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dünkü grup toplantısında, “Bu ülkeye kazık atan herkesi buradan silmezsem adımı değiştireceğim. İyiler Hareketi cep doldurmaya kalkışanların karşısında, sırtında yara olmayan, tertemiz, gözümün içine baksan arkasının görüldüğü insanlardan oluşan bir partidir. Bunun dışında davrananların içimizde yeri yoktur” ifadelerini kullandı.
Akşener’in sözleri İyi Parti içerisinde yaşananlara adeta ışık tutarken tepki dolu ifadelerin Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır ile Antalya Milletvekili Uğur Poyraz’a yönelik olduğu öne sürüldü.
Bu durum üzerine Dikbayır, Akşener’in banka hesaplarını inceletmekle ve belediyelerle ticari ilişkilere girmekle itham edilmişti.
Dikbayır: Çıkarsınlar en ufak bir şey varsa milletvekilliğinden istifa ederim
Hem partiye hem de savcılığa başvurarak, soruşturma açılmasını isteyeceğini belirten Dikbayır, “Bankaya başvurulsun. Hangi şubeden, hangi memur araştırdı, açığa çıksın. Böyle bir şerefsizlik olur mu? Suç bu. Genel başkan dedikodular ve kumpaslar içinde kaldı. Belediyelerle iş yaptığım yalan. Çıkarsınlar en ufak bir şey varsa. Milletvekilliğinden istifa ederim. Ben partinin kurucularındanım. Gerçeklerin ortaya çıkmasını istiyorum.” şeklinde konuştu.
Dikbayır’ın yanı sıra Genel Sekreter Uğur Poyraz’ın ise Akşener’in aleyhince ve özel kalemi hakkında konuştuğunu iddia etmişti.
Öte yandan Poyraz’ın AK Parti’ye geçen Nebi Hatipoğlu’nun milletvekili olmasını sağladığı da ileri sürülmüştü.
Poyraz, “Beni kastettiğini düşünmüyorum. Üzerine alınacak bir durum yok” demişti.
“İyi Parti Ankara’da bir ofisten yönetiliyor”
TV100 Ankara Temsilcisi Deniz Gürel, İyi Parti’nin Ankara’da bir merkezden yönetildiğine dair iddiayı gündeme getirmişti.
Gürel, bu isimlerin Uğur Poyraz, Ümit Dikbayır, Adnan Beker, Uğurhan Tiryaki ve bazı partililer olduğunu aktarmıştı.
Gürel’in konuya ilişkin şunları söylemişti:
“Bütün bu İyi Parti’de olan biten her şeyin Ankara’da bir merkezden bir ofisten yönetildiğine dair iddialar var. Sayın Akşener’in de bu iddialarla ilgili bilgilendirildiği ve bu iddiaların çok güçlü bir şekilde İyi Parti’nin zirve yönetiminde kale alındığıyla ilgili bilgiler var. Uğurhan Tiryaki’nin ofisinde Uğur Poyraz, Ümit Dikbayır, Adnan Beker ve partinin bazı isimleri bir araya gelerek bu ofiste Genel Merkez ve Sayın Akşener’in aleyhinde konuşmalar yaptığı iddia ediliyor.”