6555e7a9107d1446.jpg
Uncategorized

İstanbul elektrik kesintileri: Mahalle mahalle sorgula!

İstanbul Avrupa ve Anadolu Yakası’nda yaşayan vatandaşlar, İSKİ’nin resmi sitesinden su kesintilerini öğrenebiliyor. İSKİ, su kesintilerini ilçe ilçe ve saat saat yayınlayarak vatandaşları bilgilendiriyor. Peki, İstanbul’da sular ne zaman gelecek?

İstanbul elektrik kesintileri: Mahalle mahalle sorgula!

ensonhaber.com


İstanbul’da yaşayan binlerce vatandaş, ilçe ilçe su kesintilerine dair detaylara ulaşabiliyor.

İSKİ’nin resmi internet sitesinde hem Avrupa hem de Anadolu
Yakası’nda olan su kesintileri yayınlanıyor.

Bu su kesintileri saat saat arıza giderildikçe
güncelleniyor. İSKİ’nin sitesinde yer alan “Kesintiler” bölümünden
detaylara bakma şansınız var.

Ev hanımları, evde çalışanlar veya dışarı çıkmadan önce duş
almak isteyenler, bir sürprizle karşılaşmamak için sık sık kesintilere bakıyor.

Bu detayları sayfaya girmeden daha kolay öğrenmek isteyenler
ise “Peki, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakasında sular ne zaman
gelecek?” sorusunu gündeme taşıdı.

Peki, Peki, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakasında sular ne
zaman gelecek?

İstanbul su kesintileri sorgula!

İstanbul su kesintilerini sorgulamak için, aşağıda yer alan
linke tıklayabilir ve direk sayfaya yönlenebilirsiniz. Bu sayede kesintilerin
saatlerini öğrenmeniz oldukça kolay olacaktır.

İSKİ SU KESİNTİLERİ SORGULAMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Kaynak

6555e4aa2ca42803.jpg
Uncategorized

Her gün 8 bardak su içmenin faydaları bakın neymiş..

Vücudumuzun yaklaşık yüzde 70’inin sudan oluştuğu düşünüldüğünde suyun vücudumuz için ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Peki bol su içmenin faydaları nelerdir?

Her gün 8 bardak su içmenin faydaları bakın neymiş..

ensonhaber.com


Suyun sağlığımız açısından ne kadar faydalı olduğunu bilmemize rağmen gün içerisinde su içmeyi ihmal edebiliyoruz.

Uzmanlar vücut sağlığı açısından bol bol su içilmesi gerektiğini öneriyor. Uzmanlar yetişkin bir insanın günde en az 8 bardak su içmesini tavsiye ediyor.

Kişilerin günlük tüketmesi gereken su miktarı yaptığı aktiviteye ve ne kadar terlediğine göre değişiklik gösterebilir.

Uzmanlar tarafından yapılan araştırmalar sonucuna göre erkekler için yeterli miktar günde yaklaşık 3 litre iken bu miktar kadınlarda 2 litredir.

Peki neden bol su içmeliyiz? İşte bol su içmenin vücudumuza sağladığı faydalar..

– Sindirim sisteminin daha iyi çalışmasını sağlar

– Cildin daha parlak ve daha canlı görünmesini sağlar

– Kalp krizi geçirme riskin azaltır

– Unutkanlık ve dikkat problemi gibi beyin fonksiyonlarını düzenler.

– Vücuttaki ödemin atılmasına yardımcı olur.

– Kan dolaşımınızı kolaylaştırarak daha sağlıklı olmanızı sağlar,

– Bağırsak sağlığını düzenler

– Vücuttaki yağların parçalanmasını sağlar

– Kanı sulandırır ve dolaşım sırasında pıhtılaşmasını önler

– Saçların daha yumuşak ve parlak görünmesini sağlar

– Stres, gerginlik ve depresyonun hafiflemesine yardımcı olur,

– Vücut direncini ve bağışıklılığını güçlendirir

Kaynak

6555e4a2f3628654.jpg
Uncategorized

Adnan Beker de partiden ayrıldı

İyi Parti’de yaşanan ayrılık dalgasına bir yenisi daha eklendi. Ankara Milletvekili Adnan Beker, partisinden istifa ettiğini açıkladı.

İyi Parti'de istifa krizi: Adnan Beker de partiden ayrıldı

ensonhaber.com


İyi Parti’de yaşanan istifa dalgası durmak bilmiyor.

Önce Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, AK Parti’ye geçti.

Ardından Durmuş Yılmaz ve Bahadır Erdem’in istifaları peş peşe geldi.

Gitgide kan kaybeden İyi Parti, bir yeni istifa haberiyle sarsıldı.

Bir istifa daha: Adnan Beker partiden ayrıldığını duyurdu

Bu kez de çeşitli iddiaların odağında olan Ankara Milletvekili Adnan Beker, partiden istifa ettiğini duyurdu.

Beker, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İyi Parti çatısı altında artık Ankaralılara ve Türk milletine daha fazla katkı sağlayamayacağını düşündüğünden partisinden istifa ettiğini bildirdi.

Peş peşe gelen istifalar sonrası Meclis’teki sandalye sayısı 42’ye düştü

Beker, Türk milletine ve Ankara’ya azim ve inanmışlıkla hizmet etmeye devam edeceğini de vurguladı.

Beker’in istifasıyla birlikte İyi Parti, son günlerde 4 önemli ismini kaybetmiş oldu.

Böylelikle Beker’in istifasının ardından İyi Parti’nin Meclis’teki sandalye sayısı 42’ye düşecek.

Akşener grup toplantısında verdi veriştirdi

Öte yandan İyi Parti Lideri Meral Akşener, dünkü grup toplantısında, “Bu ülkeye kazık atan herkesi buradan silmezsem adımı değiştireceğim. İyiler Hareketi cep doldurmaya kalkışanların karşısında, sırtında yara olmayan, tertemiz, gözümün içine baksan arkasının görüldüğü insanlardan oluşan bir partidir. Bunun dışında davrananların içimizde yeri yoktur.” ifadelerini kullanmıştı.

Akşener’in sözlerinin Ümit Dikbayır, Adnan Beker ve Uğur Poyraz’a yönelik olduğu öne sürüldü.

“Defolup gitsinler”

Bugün de gazeteci İsmail Saymaz, Akşener’in, Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır ve Ankara Milletvekili Adnan Beker için “Defolup gitsinler!” dediğini yazdı.

Bu sözler üzerine Beker’in istifa ettiğini duyurması dikkat çeken bir başka detay oldu.

Kaynak

6555e07466cc0617.jpg
Uncategorized

ABD’deki nükleer savaş 300 milyonu insanı yok edebilir

Yeni modeller, Amerika’nın füze fırlatma tesislerine yapılan bir saldırıdan kaynaklanan radyoaktif serpintinin ‘yıkıcı’ etkisini ortaya koyuyor.

ABD'deki nükleer savaş 300 milyonu insanı yok edebilir

ensonhaber.com


Nükleer saldırı gibi korkunç bir olayın olası etkilerini modelleyen yeni bir rapora göre, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 300 milyon insan, nükleer bir saldırıyı takip eden dört gün içinde radyoaktif serpintiye maruz kalmaktan dolayı ölüm riskiyle karşı karşıya kalacak.

ABD’ye nükleer silahlarla saldırılırsa, düşman büyük olasılıkla tüm saldırıyı ülkenin kıtalararası balistik füze (ICBM) fırlatma tesislerine yoğunlaştıracak.

ABD’den gelecek herhangi bir misilleme saldırısı Colorado, Montana, Nebraska, Kuzey Dakota ve Wyoming’de bulunan bu tesislerden gelebilir. Bu nedenle, düşmanın ilk önceliği bu tesislere saldırmak olacak.

Söz konusu eyaletlerdeki 450 ICBM silosu, merkez üssü olarak hizmet veriyor. Bu eyaletlerdeki nüfus yoğunluğu düşüktür, ancak rüzgarlar radyoaktif materyali çok uzaklara taşıyabilir.

Milyonlarca insan risk altında

Araştırmanın parçası olan haritalar, çarşamba günü Scientific American’da yayınlanan ABD’nin nükleer programına ilişkin özel bir raporun parçası.

Ve sonuçlar korkunç: Hava koşullarına bağlı olarak, ABD’nin 48 aşağı eyaletinin nüfusunun yüzde 90’ının yanı sıra; Meksika’nın kuzey eyaletlerinde ve Kanada’nın en kalabalık bölgelerinde yaşayan insanlar ölümcül radyasyona maruz kalma riskiyle karşı karşıya kalacak.

Bilim insanları, 2021 yılına kadar kaydedilen hava durumu modellerini kullanarak, 800 kilotonluk bir savaş başlığının 450 silonun her birine aynı anda çarparak ABD cephaneliğini yerle bir etmesinin etkilerini simüle etti.

Ekip, ilk olarak rüzgarların 2021’in her gününde serpintiyi nasıl taşıyacağını haritalandırdılar ve olası en kötü senaryoyu yukarıdaki haritada gösterdiler.

Bu senaryoda, siloların etrafındaki topluluklarda yaşayan üç milyon insan, saldırıyı takip eden dört gün içinde sekiz gri (Gy) radyasyon alma riskiyle karşı karşıya kalacak ve bu da kesin ölümle sonuçlanacak; çünkü bir Gy, radyasyon hastalığına neden olmak için yeterlidir.

Bir gri (Gy), 100 radyasyon birimine (rad) eşdeğer olan uluslararası birim sistemidir (SI), bu da 1 Joule/kilogram’lık soğurulan doza (bir termal ısı kapasitesi) eşittir.

Radyasyon sendromunun belirtileri kişinin aldığı doza bağlıdır ve bulantı, yorgunluk, kusma, ishal, cilt hasarı, nöbetler ve hatta koma belirtileri gösterebilir.

Yeterince yüksek dozda delici radyasyon uygulandığında, bu belirtiler birkaç dakika içinde başlayabilir ve ölümcül olabilir.

ABD hükümeti, batı eyaletlerindeki silolarda depolananlar da dahil olmak üzere, eskimiş nükleer silahlarını yenilemeye yönelik 1,5 trilyon dolarlık bir proje başlatmıştı.

Karada bulunan bu ICBM silolarının amacı, başlangıçta Rusya’dan veya diğer yabancı güçlerden gelebilecek bir nükleer saldırıyı caydırmaktı. Düşünce, yıkıcı bir misilleme olasılığının nükleer bir saldırıyı önleyeceğiydi.

Eğer bu raporun tahminleri doğru çıkarsa, böyle bir saldırı Kuzey Amerika ve ötesindeki nüfusu sonsuza kadar yok edebilir.

Kaynak

6555e3d64ab9f468.jpg
Uncategorized

Gözler asgari ücret zammında! Peki ücret ne kadar olur? Sizler için derledik…

2024 yılında belirlenecek olan asgari ücret için geri sayım başlarken, ücrete gelecek yüzdelik dilime göre tutarları hesapladık. İşte zam senaryolarına göre ücretler…

Gözler asgari ücret zammında! Peki ücret ne kadar olur? Sizler için derledik...

ensonhaber.com


2023’ün son demleri yaşanırken, yeni yıl için geri sayım başladı.

Geri sayımın bir başka heyecanı ise gelecek olan zamlar için yaşanıyor.

Öyle ki yeni yılda asgari ücrete gelecek olan zam yüzdesi için nefesler tutuldu.

Son gelen düzenleme ile asgari ücret 11 bin 402 TL’ye yükseldi.

Asgari ücret önceki dönemlerde 5 bin 500 TL’den 8 bin 500’TL’ye, bu rakamdan sonra ise şu anki tutara ulaştı.

Asgari ücret ne kadar olacak?

Peki 2024 için asgari ücret ne kadar olur?

Türkiye’de birçok şeyin belirleyicisi olan asgari ücret için hesaplamalar başladı.

Milyonlarca vatandaş kesin kararın ne olacağını merakla takip ediyor.

Sizler için zam senaryolarını ele aldık.

İşte asgari ücrete gelecek yüzdelik dilime göre tutarlar…

Asgari ücrete yüzde 30 oranında bir zam gelirse ücret 14 bin 822 TL’ye ulaşacak;

Yüzde 35 oranında bir zam gelirse ücret 15 bin 392 TL olacak,

Yüzde 40 oranında bir zam gelirse 15 bin 962 TL olacak,

Yüzde 45 oranında bir zam gelirse 16 bin 532 TL olacak,

Yüzde 50 oranında bir zam gelirse 17 bin 103 TL olacak.

Asgari ücret nasıl belirleniyor?

Asgari ücreti, yasa gereği işçi, işveren ve hükümetten beşer temsilci olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor.

Komisyon, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından toplantıya çağrılıyor ve yeni asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında teamül üzerine aralık ayında dört kez toplanıyor.

Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık ettiği komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp oy çokluğuyla karar veriyor.

TÜRK-İŞ 4 işçiyle katılacak

Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın çoğunluğu sağladığı kabul ediliyor.

Bir diğer yandan asgari ücret pazarlıkları için hazırlıklar sürerken TÜRK-İŞ Genel Başkan Ergün Atalay, 2024’te geçerli olacak asgari ücret görüşmelerinde, heyette 4 işçiye yer vereceklerini açıkladı.

Kaynak

6555df13c9e57741.jpg
Uncategorized

Uludağ’a senenin ilk karı yağdı

Türkiye’nin en önemli kış turizmi bölgelerinden olan Uludağ’da mevsimin ilk kar yağışı gerçekleşti. O anlar kameralara yansıdı.


DHA


Ülkemizin en önemli kış turizmi merkezlerinden Uludağ’da mevsimin ilk karı yağdı.

Bir süredir etkili olan yağmur, sabaha karşı yerini kara bıraktı.

Sabaha karşı başlayan kar yağışı, karla karışık yağmur olarak devam etti.

Bölgede hava sıcaklığı en yüksek 3 en düşük 1 derece olarak ölçüldü.

Meteoroloji yetkililerinden alınan bilgiye göre, Uludağ’da mevsimin ilk yoğun kar yağışının, 19 Kasım Pazar günü gerçekleşmesi bekleniyor.

Yoğun kar yağışı pazar günü

Karla karışık yağmurun bugün öğleden sonra biteceğini ve yarın kar yağışı beklenmediğini belirten meteoroloji yetkilileri, cumartesi günü öğle saatlerinde başlayacak olan sağanağın, gece saatlerinde kara döneceğini ve pazar günü gün boyu kar yağışının etkili olacağını bildirdi.

Hava sıcaklığının ise pazar günü sıfırın altında 5 dereceye kadar düşeceği tahmin ediliyor.

Kayak sezonu aralık ayında başlayacak

Kış turizminin en önemli merkezlerinden olan Uludağ’a kar yağmasıyla birlikte bölgenin canlanacağı düşünülüyor.

Uzmanlara göre kayak sezonunun, kar yağışına bağlı olarak aralık ayı ortasında başlaması öngörülüyor.

Geçen yıla kıyasla daha geç başladı

Uludağ’da, geçen yıl mevsimin ilk karı, 22 Eylül’de yağmış ve 5 dakika sürmüştü.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)

Kaynak

6555e11dc7d0c387.jpg
Uncategorized

Türkiye’ye karşı ilk defa oynamak biraz tuhaf olacak

Almanya Milli Futbol Takımı’nın Türk asıllı kaptanı İlkay Gündoğan, Türkiye ile oynayacakları karşılaşmanın kendisi için çok özel bir 90 dakika olacağını söyledi.

İlkay Gündoğan: Türkiye’ye karşı ilk defa oynamak biraz tuhaf olacak

AA


Almanya Milli Takımı ve LaLiga ekiplerinden Barcelona formalarını giyen yıldız futbolcu İlkay Gündoğan, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

İlkay, Almanya-Türkiye maçından, EURO 2024 hedeflerine, Premier Lig günlerinden, Barcelona’da devam eden kariyerine, Süper Lig’den Galatasaray’ın Bayern Münih maçlarına birçok konuda açıklamalarda bulundu.

İlkay Gündoğan, 21 Kasım Cumartesi günü Berlin’de oynanacak özel maçta Türkiye’ye karşı ilk kez forma giyeceğini belirterek, şöyle konuştu:

Benim için özel bir maç olacak. Türkiye’ye karşı ilk defa oynamak belki de biraz tuhaf olacak. Sonuçta memleketim, ailemin olduğu memleketimiz. Tabii ki Türkiye ile büyük bir bağım var ve hep olacak. Her sene en az bir kez gitmeye çalışırım. Tatillerimi Türkiye’de geçirmeyi çok severim. Çok da arkadaşım var. Cenk Tosun maalesef şu an sakat, çok sık görüştüğüm bir arkadaşım. Kadroda tanıdığım bazı oyuncular var, Çağlar Söyüncü, Hakan Çalhanoğlu gibi. Sonuçta rakip Türkiye olduğu için benim için çok özel bir maç olacak. 18-19 yaşında profesyonel oldum, her maça da profesyonel anlamıyla çıktım. Her iki taraf da en iyi performansını sahaya koymak isteyecek. Statta atmosferin de çok güzel olacağını düşünüyorum. Güzel bir maç olacak. Biz de takım olarak iyi bir performans sergileyip maçı almak istiyoruz.

İlkay, “Berlin’deki maçta hem Almanların hem de Türklerin destek olacağı tek isim olabilir misin?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

Öyle olacağına emin değilim, sonuçta seyirciler duygusal olacak. Daha önce benim hatırladığım bir Mesut Özil bir de Emre Can, Türkiye’ye karşı Almanya forması giyen Türk asıllı isimler oldu. Onlar da aynısını söylemişlerdi, ‘Çok garip bir mücadeleydi’. Benim için de aynısı olacağını düşünüyorum. Sonuçta maç esnasında herkes duygusal olacak, takımını destekleyecek. Onun için öyle büyük bir beklentim yok. İki takım için de güzel bir maç olsun. Hem statta olan hem de televizyon karşısında olan seyirciler güzel bir maç izlesin. Bu herkesi mutlu eder.

Türk Milli Takımı’nın maçlarını da elinden geldiği kadar izlemeye çalıştığını dile getiren yıldız futbolcu, şu ifadeleri kullandı:

Her zaman kolay olmuyor. Genellikle aynı zamanda oynadığımız için ancak milli takım maçlarının ve Süper Lig’in özetlerine bakıyorum. Maçların özetlerini izlemeyi seviyorum. Ben ve tüm ailem Türkiye’nin Avrupa Şampiyonası’na katılmasından çok büyük mutluluk duyuyoruz. Almanya’da yaşayan milyonlarca Türk olduğu için, Türk insanları için çok güzel olacağını düşünüyorum. Bizim için de çok güzel olacak. Sık sık takip etmeye çalışıyorum, her maç olmasa da Türkiye’yi iyi görüyorum. Yeni hoca ile gerçekten müthiş başladılar. 2’de 2 yaptılar. Hırvatistan deplasmanında 1-0 kazanmak çok iyi bir skor. Türkiye’nin çok iyi bir kadrosu olduğunu düşünüyorum. Avrupa Şampiyonası’nda da önemli bir rol oynayabilirler.

İlkay Gündoğan, Türk Milli Takımında beğendiği isimleri ise şöyle açıkladı:

Cenk Tosun arkadaşım ve çok iyi bir forvet. Futbol eğitimini Almanya’da gördüğü için bağlantımız daha bir başka. Everton’da olduğunda sık sık görüşüyorduk. Liverpool, Manchester mesafesi fazla değil. Çok sevdiğim bir forvet, maalesef çok büyük sakatlıklar yaşadığı için sık oynayamadı, performansını gösteremedi ama inşallah Avrupa Şampiyonası’na kadar hazır olur. İyi başlayabileceğini düşünüyorum. Arda Güler Real Madrid’e gitti, çok yetenekli futbolcu. Hatta burada Antonio Rudiger ile bazen konuşuyoruz. O da Arda’yı çok beğeniyor, tabii fiziksel olarak eksiklikleri var. İki sakatlıkla Real Madrid dönemine çok iyi başlamadı ama çok yetenekli olduğunu düşünüyorum. Hatta Mesut Özil de aynı şeyi söylemişti. Mesut Özil’e benzeyen bir Türk futbolcu varsa ilk isim Arda Güler’dir. Onun geleceğini parlak görüyorum. Premier Lig dönemimde Çağlar ile sık sık karşı karşıya geldik. Hem futbolcu hem de karakter olarak çok sevdiğim bir kardeşim. Şimdi de Atletico Madrid’de. Çok beğendiğim bir defans oyuncusu.

Alman Milli Takımı’nda teknik direktörlük görevine getirilen Julian Nagelsmann ile henüz 2 maça çıktıklarını ve bu değişimin takıma olumlu yansıdığını belirten deneyimli futbolcu, şu değerlendirmelerde bulundu:

Nagelsmann’ın bize taktiksel anlamda büyük katkısı oldu. Çok genç olmasına rağmen çok zeki, çok akıllı, taktiksel anlamda kendisini çok geliştirmiş bir teknik direktör. Başarıları da ortada. Bayern Münih’i genç yaşta şampiyon yapmak, o büyük futbolcularla her gün idman yapmak onun için de büyük bir tecrübe oldu. Aynı şekilde milli takımda da devam etmek istiyor. Başlangıcımız çok iyiydi. ABD’deki maçlar biraz tuhaftı ve yorucuydu. 10 günlük boşlukta Avrupa’dan ABD’ye gitmek, saat değişikliği bizi bayağı yordu. Orada iki maç oynayıp geri dönmek de iyi bir tecrübeydi. Daha da iyi olacak, vaktimiz var. Hem Türkiye hem de sonrasındaki Avusturya maçını en iyi şekilde oynayıp mart ayında yeniden bir araya geleceğiz. Avrupa Şampiyonası’na hazır bir şekilde başlamak istiyoruz.

İlkay Gündoğan, “2014’ün Dünya Şampiyonu Almanya, 2018 ve 2022’de gruplardan çıkamadı. EURO 2020’de ise son 16 turunda elendi. Almanya’nın bu son turnuvalardaki düşüşünün sebepleri neler?” sorusunu, şu şekilde yanıtladı:

Çok zor bir soru. Cevabı olsaydı zaten belki de kendi katkımla takıma yardım edebilirdim. Sonuçta bir jenerasyon değişikliği oldu. Hele 2014 Dünya Kupası’ndan sonra Philipp Lahm ve Klose gibi çok önemli isimler milli takımı bıraktı. 2016 ve 2018’de de aynı şekilde. Her turnuva sonrasında yeni jenerasyon, yeni oyuncular, yeni teknik direktör. Joachim Löw, Hansi Flick, şimdi Julian Nagelsmann. Bu tabii bizim aleyhimize oldu. Bunlar futbolda olan şeyler. Sonuçta biz istediğimiz performansı sergileyemedik. Alman Milli Takımının tarihinde belirli bir standart ve beklentiler var. Maalesef o beklentilerin altında kaldık. Bu kendi suçumuz. Onun için inşallah önümüzdeki sene Avrupa Şampiyonası’nda bir fark ortaya koyabiliriz. Hatta yarı final, finale kadar inşallah çıkabiliriz. Hedefimiz bu.

Deneyimli futbolcu, Alman Milli Takımında şampiyonluk hedefinin konuşulup konuşulmadığı yönündeki bir soru üzerine, şöyle konuştu:

Şampiyonluk çok fazla konuşulmuyor. Çünkü geçen turnuvalardaki başarısızlıklar belli. Beklentilerin bayağı altında kaldığımız için şimdilik şampiyonluktan konuşmuyoruz. Bizim ilk hedefimiz idmanlarda çalışıp, kendimizi en iyi şekilde hazırlayıp turnuvaya iyi başlamak. İyi başladıktan sonra performansımız ortada olacak, onun da bize öz güven vereceğini düşünüyorum. Ondan sonra limitin olmadığını düşünüyorum. Turnuvaya iyi başladıktan sonra böyle kaliteli bir kadro için limit olmadığını düşünüyorum. Almanya’daki 2006 Dünya Kupası’nı hatırlıyorum, 15-16 yaşındaydım. Çok heyecanlı geçti, dünyanın değişik ülkelerinden insanlar Almanya’ya geldi. Öyle bir atmosferde futbol oynamak, futbolu sevmek, yaşamak bambaşka bir duyguydu. Ona benzeyen bir atmosfer bekliyorum. Avrupa’nın en değişik ülkelerinden insanlar Avrupa’da buluşup, hem maç izlemek hem de futbolla eğlenecekleri bir atmosfer olacağını düşünüyorum. Ev sahipliği bizde olduğu için eğer iyi ve başarılı bir turnuva oynarsak bu atmosferin daha güzel olacağını düşünüyorum. Tabii ki hedefimiz bizi destekleyen insanları mutlu etmek. Futbolda performansınla seni sevenleri mutlu etmekten daha güzel bir duygu yok.

İlkay Gündoğan, Almanya’nın ev sahipliğinde düzenlenecek EURO 2024’teki favorilerini ise şu sözlerle açıkladı:

Favori gördüğüm takımlar Fransa, Fransa’nın kadrosu çok iyi. Her pozisyonda 2-3 tane dünya çapında oyuncu var. Ondan sonra İngiltere. İngiltere de hemen hemen aynı. Çok iyi futbol oynuyorlar, çok hazır bir şekilde geleceklerini de düşünüyorum. Onların arkasından Portekiz, İspanya gibi takımlar ve bizi de saymak istiyorum. İnşallah Türkiye de olabilir. Sevinirim yani. Seve seve izlerim. Almanya hariç, desteklediğim takım tabii ki Türkiye. İnşallah EURO 2024’te Türkiye ile aynı gruba düşmeyiz. İhtimali var mı tam bilmiyorum ama inşallah düşmeyiz. Belki bizim için artık yarı final veya final güzel olur aslında. Favori takımların bunlar olacağını düşünüyorum.

İlkay, “EURO 2024’te hayalindeki final nasıl olur?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

Hayalimdeki final Almanya-Türkiye demek isterim. Şimdiki maç dostluk maçı, o da tabii ki önemli. Hele Almanya’da çok Türk olduğu için. Almanya’da yaşayan Türkler için çok önemli bir mücadele. Sonuçta dostluk maçı olduğu için skor ön planda değil ama tabii Avrupa Şampiyonası’ndaki bir final olsaydı bambaşka bir durum olurdu. Benim için de tabii bambaşka bir durum olurdu, bayağı bir zor olurdu, daha da zor, daha da tuhaf olurdu. Almanya ve Türkiye birisi finalde olursa beni mutlu eder, ikisi de olursa o da mutlu eder.

Türk Milli Takımı’nın, Almanya’da doğan oyuncularından Kaan Ayhan’ın da, “Almanya maçı benim için özel olacak” sözlerinin hatırlatılması üzerine İlkay, şu şekilde konuştu:

Kaan’la sanırım Gelsenkirchen’de birkaç sene aynı okula gitmiştik. Tanışıyorduk. O benim, ben de onun futbolcu olduğunu biliyorduk. Sonuçta hem Alman hem Türk kültürünün arasında büyüyorsun. İkisini de sevmesini öğreniyorsun. Hem onlar hem de benim için bu maçın anlamı daha da başka.

Türkiye’ye geldiğinde büyük bir ilgi gördüğünü ve bundan mutlu olduğunu dile getiren İlkay Gündoğan, şu ifadeleri kullandı:

Daha çok yazın tatile geldiğimde memlekete gittiğimde, dedemleri, anneannemleri ziyaret ettiğimde ya da İzmir’de kalan babam ve annemi ziyaret ettiğimde ilgilerini çok hissediyorum. Benimle gurur duyduklarını söylemeleri, onların bana gösterdiği sevgi ve değerin benim için anlamı bambaşka.

İlkay, geçtiğimiz sezon Manchester City ile Premier Lig, FA Cup ve Şampiyonlar Ligi’ni kazandıkları tarihi sezonu ise şöyle anlattı:

Hiç beklemediğim bir sezon oldu. Tabii ki hayal kurduğum ve bazen an an düşündüğüm. İstediğin şeyler oluyor ama üç kupayı aynı senede kaldırmak bambaşka bir duyguydu. Hiç unutmayacağım bir zamandı. Geçen sene düşünemediğim seviyede bir futbol oynadık. Her kupayı da çok hak ettiğimize inanıyorum. Manchester City’de geçirdiğim 7 sene bir başarıdan başka bir başarıya koştuk. Hiç beklemediğim bir şey oldu. Hiçbir zaman unutmayacağım bir dönem oldu. Manchester City dönemimi 3 kupayla kapatmak daha iyisini düşünemeyeceğim bir senaryoydu. Kaptanlık da güzel bir duygu ama sonuçta takım arkadaşların, hocan senin değerini biliyorsa kaptanlık bandı aslında gerekmiyor. Kaptan olduğum için karakterimi ya da davranışımı değiştirmedim. Hep aynı kalmak istedim. Tabii ki bu 3 büyük kupayı kaptan olarak, takım adına ilk kaldırmak bambaşka bir gururdu. Çok uzun zaman geçmedi, bazen fotoğraf ve videolar görünce hala tüylerim diken diken oluyor. Çok özel bir duyguydu.

İlkay, “Yedi sene geçirdiğin, tarihi başarılar elde ettiğin City’den ayrılarak Barcelona’ya gitmek senin için zor oldu mu?” sorusunu da şu yanıtı verdi:

Tabii ki kolay olmadı ama daha iyi bir vakit bulamazdım, daha iyi bir senaryo olamazdı. Takım tarihinin en büyük başarısından sonra ayrılmak, daha iyi bir senaryo olamazdı. Yine de zor oldu. Orada 7 sene geçirdim, takım arkadaşları, hoca, şehir, ülke, kültür olsun her şeyi bırakıyorsun. Yeni bir yerde, aynı mutluluğu bulmak için çabalıyorsun. Kolay olmadı ama ben her zaman kendime meydan okumayı seviyorum. Onu için 32-33 yaşımda kitabımda birkaç sayfa eksik olduğunu düşündüm. Benim için de her zaman Barcelona’nın değeri, Barcelona’nın oynadığı futbol ve kulüp bambaşkaydı. Bir gün Barcelona’da oynamak her zaman hayalimdi. Bu yaz nasipmiş. Onu da yapmak istedim. Xavi ile iyi görüşmelerimiz oldu, sonra da kendime şunu söyledim, ‘Şimdi yapmazsam bir daha bu fırsat gelmez’. Öyle bir karar alıp yeni bir sayfa açtım.

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola ile diyaloglarının hala sürdüğünü belirten yıldız futbolcu şu ifadeleri kullandı:

İlişkimiz çok iyi. Kendisi Barcelonalı, Barcelona’da evi var. Hatta birkaç hafta önce Barcelona’da belinden ameliyat oldu. 2-3 hafta Barcelona’da kalmak zorundaydı, Manchester City’nin maçlarında bile olamadı. Ben de onu evinde ziyaret ettim, konuştuk. Barcelona’da benim veya ailemin bir ihtiyacı veya başka bir şey olursa her zaman onu arayabileceğimi söyledi. İlişkimiz devam ediyor, çok iyi. Sık sık konuşuruz. Pep beni özlediğini söylüyor, ben de onu özlüyorum tabii ki. Sonuçta ikimiz de profesyoneliz, o Manchester City’de ben de Barcelona’da devam ediyorum. Pep’le tanıştığım, 7 güzel sene geçirdiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum.

İlkay Gündoğan, “Pep Guardiola’yı diğer teknik direktörlerden farklı kılan unsurlar neler?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

Diğer hocalarla kıyaslarsam, bence Pep taktiksel anlamda bambaşka bir seviyede. Dünyada gerçekten çok iyi hocalar var ama Pep’in futbol anlayışı, futbola bakışı, her pozisyonun önemini bildiğini ve takıma hissettirebilecek şekilde toplantıları, bana bambaşka bir değer verdi. Bazen diyorum, futbolu tabii ki biliyordum, Manchester City’ye gitmeden 25-26 sene futbol oynadım ama Manchester City’ye gittikten, Pep’le çalışmaya başladıktan sonra sanki futbolu yavaş yavaş öğrenmeye başladım. Benim için onun futbol beyni bambaşka.

İlkay, Pep Guardiola ile yaşadığı ilginç bir anın sorulması üzerine ise şöyle konuştu:

Çok anımız var. Cumartesi bir maçımız vardı, cuma günü maçtan önceki son idmanda taktik konuştuk, video toplantısı oldu. Bize neler yapacağımızı detaylı olarak anlattı. Maç için bir taktik kurmak adına bayağı çabaladı. Cuma günü bize anlattı, idmana çıktık. İdman o kadar da kötü geçmedi ama idmandan sonra ‘Bugün yaptığınız her şeyi unutun, aklınızdan silin’ dedi. Yalnızca 1 gün önce, maça saatler kala. Bazen taktikleri sahada uygulamakta zorlanıyorsunuz ama belirli bir taktiğe karar verdikten sonra, ‘Her şeyi silin, yarın sabah başka, basit bir taktiği size gösterip cumartesi maçı oynayacağız.’ dedi. Biz de şaşırdık tabii ama ertesi gün bize gelip anlattı, maçı oynadık ve rahat bir şekilde kazandık. Pep öyle birisiydi. Bir şey hissetmediyse bırakıp başka bir şeye odaklanırdı. İlk anda tuhaf geldi ama sonra düşününce çok mantıklı geldi.

Bu sezon Premier Lig’deki şampiyonluk yarışını da değerlendiren deneyimli futbolcu, şu ifadeleri kullandı:

Farklı ve heyecanlı bir yarış var. Son Chelsea-Manchester City maçı bayağı heyecanlı geçti. 4-4 bitti. Sonuçta benim ve herkes için Manchester City en büyük favori. Liverpool ve Arsenal de önemli bir rol oynayabilir. Bu sezon belki ikisi de sezon sonuna kadar devam edebilir, iyi bir mücadele olacağını düşünüyorum. Tottenham da yeni hocasıyla iyi başladı, güzel bir futbol oynuyor. Premier Lig adına da sonuna kadar çekişmeli olursa heyecanlı olur. Kalite olarak, futbol olarak kalbim Manchester City ile.

İlkay Gündoğan, “Manchester eskiden kırmızıydı, seninle başlayan dönemde ise artık tamamen mavi. Manchester rekabetinden biraz bahseder misin?” sorusunu, şu şekilde yanıtladı:

Son senelerde Manchester maviye döndü. Böyle rekabetler futbol adına çok önemli. Aynı Türkiye’de İstanbul derbileri gibi. Taraftarlar adına çok önemli, kıran kırana geçen mücadeleler. Manchester City’li de olsam Manchester United’ın da iyi bir sezon geçirmesini isterim.

İlkay, bu sezon başında transfer olduğu LaLiga’nın köklü ekiplerinden Barcelona’da da tek düşüncelerinin şampiyonluk olduğunu belirterek, şu şekilde konuştu:

Hedef şampiyonluk. Barcelona gibi bir kulüp için futbol oynarsan hedefin her sezon en az şampiyonluk. Onun üzerine Kral Kupası, Süper Kupa, Şampiyonlar Ligi geliyor. Bu sezon Şampiyonlar Ligi’nin önemi daha fazla. Çünkü geçtiğimiz iki sezon Barcelona UEFA Avrupa Ligi’ne kaldı. Bu da tabii ki kendisine yakışan bir şey değil. Şampiyonlar Ligi’nde grupta şu an lideriz, lider olarak bitirmek istiyoruz. Ondan sonraki turlarda iyi performans gösterip Şampiyonlar Ligi’nde de başarılı olmak istiyoruz.

Barcelona’daki uyum sürecini ailecek atlattıklarını ve artık kendisini daha iyi hissettiğini vurgulayan yıldız futbolcu şu ifadeleri kullandı:

Bizim mutluluğumuz futbola bağlı. Futbolda mutluysak tabii ki bu özel hayatımıza da yansıyor. Futbolun anlamı bizim için bambaşka şu an iyi gidiyoruz. Daha da iyi olacağımızı düşünüyorum. Gerçekten genç bir takımımız var. Çok potansiyelli, kalitesi olan bir takımız ama zamana ihtiyacımız var. Böyle genç bir kadroya lider olmak için benim, Lewandowski ve Ter Stegen’in rolünün daha da önemli olduğunu düşünüyorum. Daha iyi yerlere geleceğiz. Sonuçta daha yolumuzun başındayız. Onun üzerine genç hocamız var. Bazı şeylerde Pep’e çok benzeyen. Sonuçta aynı futbol ekolü, aynı eğitim. Onun için benzerlikler var. Ama projenin daha başlangıcındayız, uzun bir yolumuz var. Ona da en iyi şekilde hazırlanıp, Barcelona’yı yine Avrupa’nın en iyi yerlerine getirmek en önemli hedefimiz.

Barcelona Teknik Direktörü Xavi ile uyumlarının çok iyi olduğunu dile getiren İlkay Gündoğan, şu ifadeleri kullandı:

Uyumumuz çok iyi. Xavi için de Barcelona’ya gittim. Ön görüşmelerimiz çok iyi geçti. İki kez telefonla görüştük. Karakterlerimizin birbirine benzediğini düşünüyorum. Hatta futbol görüşümüz de birbirine bayağı benziyor. O da orta saha oyuncusuydu. Benzerlikler çok fazla, uyumumuz çok iyi. Onun için de en iyi şekilde futbol oynamak istiyorum. İyi bir yerlere geleceğinden eminim ve hak ettiğini de düşünüyorum.

İlkay, “Pep Guardiola ve Xavi’nin farkları neler?” sorusuna, şu yanıtı verdi:

Öncelikle tecrübeleri çok farklı. Pep’in uzun yıllardır bir tecrübesi var. Xavi 5. senesinde, Avrupa’da ikinci sezonunu oynuyor. Tecrübe çok farklı ama futbola bakışları çok benzer. Xavi, Pep’in Barcelona’daki kaptanıydı. Ben de Pep’in Manchester City’deki kaptanıydım. Onun için her birimizin futbol görüşü aslında aynı diyebiliriz. Futbol zekası, futbol bakışı olsun Xavi’yi çok iyi yerlerde göreceğimize inanıyorum.

İlkay Gündoğan, “Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde Alman ekibi Bayern Münih’le olan maçlarını izleyebildin mi?” sorusunu şu şekilde yanıtladı:

İlk maçı izledim, ikinci maçı fazla izleyemedim, özetini seyrettim. Galatasaray’ı ilk maçta çok iyi buldum. Bayern Münih’ten daha iyi, daha çok pozisyon bulan, topla daha çok oynayan bir Galatasaray takımı gördüm. Çok iyi futbol. En azından 1 puan aslında 3 puanı hak eden bir Galatasaray gördüm. Ama Avrupa’da futbol bazen tuhaf yani. Her zaman hak ettiğini alamıyorsun özellikle Şampiyonlar Ligi’nde. Şampiyonlar Ligi’nde benim tecrübem çok iyi de oynasan girdiğin pozisyonları değerlendiremezsen, rakip bir kez gelip gol atıyor ve maçı kaybedebilirsin. Şampiyonlar Ligi bambaşka bir rekabet, orada girdiğin her pozisyonu değerlendirmen gerekiyor. Onu maalesef Galatasaray ilk maçta başaramadı. Aslında 3 puanı hak etmişti ama nasip değilmiş. İnşallah en azından 2. ve 3. olabilirler, Avrupa’da devam edebilirler. Hemen hemen şansları aynı. Kopenhag ve evinde Manchester United maçları var. İkisini de alabilecek bir Galatasaray takımı görüyorum. İnşallah da alıp grubu ikinci olarak tamamlarlar.

İlkay, Galatasaray’da beğendiği oyuncular hakkında ise şöyle konuştu:

Kerem çok iyi. Kerem’i severek izledim. Icardi tabii ki Avrupa’da kendisini ispatlamış bir oyuncu. PSG ve Milan olsun. Wilfried Zaha, Premier Lig’den çok iyi tanıdığım bir futbolcu. Premier Lig’de çok iyi sezonlar geçiren bir futbolcu. Bire bir pozisyonları olsun, şut, asist ve golleri olsun çok beğendiğim bir futbolcu. Lucas Torreira orta sahada çok fazla çalışan bir oyuncu, topla da kalitesi çok yüksek. Muslera da yıllardır Galatasaray kalesinde, çok tecrübeli bir kaleci. Takım için de çok önemli olduğunu düşünüyorum. Aslında daha sayacak çok oyuncu var. Hakim Ziyech, orta sahada Sergio Oliviera var. Sacha Boey var sağda, çok fazla sayacak oyuncu var. Galatasaray’ın kadrosu gerçekten çok iyi. Hatta milli takımdaki Bayern Münihli arkadaşlar bile Galatasaray’ın kadrosunu çok beğeniyorlar, çok iyi futbol oynadıklarını söylüyorlar. Hayırlısı bakalım, inşallah Şampiyonlar Ligi’nde gruplardan çıkarlar.

Süper Lig’deki şampiyonluk yarışını da değerlendiren İlkay, şu şekilde konuştu:

Şampiyonluk sorusuna cevap şu an kolay gibi gözüküyor. Ya Fenerbahçe ya Galatasaray olacak gibi gözüküyor. Belki de kadro olarak iki takımın kadrosu diğer takımlarla kıyaslarsan başka bir seviyede. Geçen sene ve bu sene Adana Demirspor da iyi başladı. İzleyemiyorum fazla ama büyük ihtimal iyi futbol oynuyorlar, tesadüfle olamaz yani. Sonuçta belirli bir süre maçlarını kazanırsan, belirli bir kaliten olması gerekiyor. Her seneki gibi Beşiktaş da var ama bu sezon ya Galatasaray ya da Fenerbahçe şampiyon olacaktır diye düşünüyorum. Çünkü kadro olarak diğer takımlara karşı avantajları olduğunu düşünüyorum.

İlkay, kariyerindeki unutamadığı maç hakkında ise, şu ifadeleri kullandı:

En özel maçlar, ilk aklıma gelen geçen sezonun maçları. Şampiyonlar Ligi finali kariyerimde en büyük hedefti. Hele 2013’te ilk Şampiyonlar Ligi finalimi oynadıktan ve kaybettikten sonra benim için en büyük hedef bir gün Şampiyonlar Ligi kupasını almaktı. Onun da İstanbul’da nasip olması benim için bambaşka bir duyguydu. Türk halkının önünde, İstanbul’da Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırmak inanılmazdı. İstanbul’u çok seviyorum artık benim için daha da özel bir şehir oldu. İstanbul’da kupayı kaldırdığım anı asla unutmayacağım. Şampiyonlar Ligi finali, FA Cup finalinde iki golüm, onların değeri benim için çok farklı.

Yıldız futbolcu, “Türkiye ile güçlü bağların var ve deprem ve orman yangınları döneminde de yaptığın yardımlarla bunu gösteriyorsun” sözleri üzerine ise şu şekilde konuştu:

Memleketim için elimden ne geliyorsa her zaman destek olmaya çalışıyorum. Hem deprem hem de orman yangınları döneminde tüm Türk halkı gibi ben de çok üzüldüm. Bir katkım olduysa bundan mutluluk duyarım.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

Kaynak

6555df12d7962255.jpg
Uncategorized

Avcılar’da pazar yerinde bırakılan otomobilin üzerine lahana tezgahı açıldı

Semt pazarının kurulduğu sokağa park edilen otomobilin sahibine ulaşamayan pazarcı esnafı, bez serdiği otomobili tezgah olarak kullandı. Otomobilin üzerindeki lahanaları gören sürücü ise şaşkınlık yaşadı.

Avcılar'da pazar yerinde bırakılan otomobilin üzerine lahana tezgahı açıldı

DHA


İstanbul’un Avcılar ilçesine bağlı Merkez Mahallesi, Ahmet Taner Kışlalı Caddesi üzerinde her hafta çarşamba günleri tezgah açan esnaf, sabah saatlerinde pazar kurulan caddeye geldiğinde otomobillerin park edildiğini gördü.

Esnaflar, araçların pazar alanından kaldırılması için Avcılar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ve Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden yardım istedi.

Araç sahiplerine ulaşılamadı

Yapılan tüm aramalara rağmen araçların sahiplerine ulaşılamadı.

Bir süre bekleyen esnaflar, araçların etrafında tezgahlarını açtı.

Bir süre sonra hafif ticari aracın sahibine ulaşıldı. Araç sahibi tarafından pazar yerinden çıkarıldı.

Otomobili lahana tezgahına çevirdi

Ancak araçların etrafına açılan tezgahlar yolu kapattığı için çaresiz kalan esnaf, yolun açılabilmesi için bez serdikleri otomobili lahana tezgahına çevirdi.

Otomobilin sahibi lahanaların kaldırılmasına yardım etti

Bir süre sonra kiralık olduğu öğrenilen otomobilin sürücüsü İbrahim Onur pazar yerine geldi.

Gördüğü manzara karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Onur, “Geç geldim biraz, unuttum” dedi.

Pazar esnafı yardım ederek lahanaları aracın üstünden kaldıran Onur, otomobili pazar yerinden çıkardı.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)

Kaynak

6555deb98fcd1549.jpg
Uncategorized

İzmir’de raydan çıkan metro duvara çarptı

Seyir halindeki metro kontrolden çıkarak duvara çarpıp durdu. bölgeye çok sayıda ekip sevk edildi.

İzmir'de raydan çıkan metro duvara çarptı

İHA


İzmir’de hareketli anlar yaşandı.

Seyir halindeki metro, Bornova Sanayi durağında raydan çıkarak duvara çarptı. Bölgeye çok sayıda ekibin sevk edildiği öğrenildi.

AYRINTILAR GELİYOR…

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)

Kaynak

6555dcae8cbfe230.jpg
Uncategorized

Çevreyi kirleten tesisler ile deniz araçlarına 950 milyon lira ceza

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yılın dokuz ayında Türkiye genelinde 67 bin 381 çevre denetimi gerçekleştirdi, çevreyi kirleten 4 bin 317 tesise ve 25 deniz aracına 950 milyon liranın üzerinde ceza kesildi.

Çevreyi kirleten tesisler ile deniz araçlarına 950 milyon lira ceza

AA


Tesis veya faaliyetlerin Çevre Kanunu ve ilgili alt mevzuata uygunluğunu kontrol eden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye genelinde çevre denetimlerini sürdürüyor.

Bu kapsamda, yılın dokuz aylık bölümünde 67 bin 381 çevre denetimi yapılırken, 4 bin 317 tesis ve 25 deniz aracının çevreyi kirlettiği tespit edildi.

950 milyon liranın üzerinde ceza kesildi

Çevreyi kirletenlere söz konusu dönemde toplam 950 milyon liranın üzerinde ceza kesen bakanlık, yasaları ihlal eden 267 işletmenin faaliyetlerine de son verdi.

Deniz ve kıyılarda kirliliğin önlenmesi ve tespiti çalışmaları da devam ederken, denizlerin kirliliğe karşı korunması için gemi kaynaklı atıklar 339 tesisteki atık alım hizmetiyle yönetiliyor.

Bakanlık, gemilerin çevrim içi ortamda takibi amacıyla hazırlanan Denizcilik Atıkları Uygulaması ve e-Devlet ile entegre Mavi Karekod uygulaması için de çalışmalarını sürdürüyor.

185 bin ton deniz çöpü bertaraf edildi

Deniz çöplerinin önlenmesi ve temizlenmesi çalışmaları kapsamında 2019’dan bu yana 185 bin ton deniz çöpü toplanıp, bertaraf edildi.

Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj sorunu sonrasında izlemeye yönelik birçok çalışmayı hayata geçiren Bakanlık, Marmara Denizi’nde izleme noktasını 150’ye çıkartıp, bölgede 1000 metreküp ve üzeri tüm arıtma tesislerini ise 7/24 çevrim içi takip ediyor.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

Kaynak