Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı konutsatış istatistikleri, Ekim 2023 ayında konut piyasasının durumunu gözler önüne serdi.
Buna göre, Türkiye genelinde konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,7 azalarak 93 bin 761 oldu.
Bu rakam, konut sektörünün pandemi sonrası toparlanma sürecinde karşılaştığı zorlukları ve fırsatları ortaya koyuyor.
Konut satışlarında üç şehir liderliğini korudu
Konut satışlarında İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerin payı yine yüksek oldu.
İstanbul 14 bin 941 konut satışı ve yüzde 15,9 ile en yüksek paya sahip oldu. Ankara 7 bin 394 konut satışı ve yüzde 7,9 pay ile ikinci, İzmir ise 5 bin 192 konut satışı ve yüzde 5,5 pay ile üçüncü sırada yer aldı.
Bu iller, konut talebinin yoğun olduğu, ekonomik ve sosyal açıdan gelişmiş, göç alan ve kentsel dönüşümün hızlı olduğu bölgeler olarak öne çıkıyor.
Konut satışlarının finansman kaynaklarına bakıldığında, ipotekli konut satışlarının düşük seviyede kaldığını görülüyor. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58 azalış göstererek 5 bin 577 oldu.
Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 5,9 olarak gerçekleşti.
Krediye erişim sorunu
Uzmanlara göre bu durum, konut kredisi faiz oranlarının yüksek olması, bankaların kredi verme koşullarının sıkılaşması gibi faktörlerden kaynaklanıyor.
Kent genelinde etkili olan kar yağışına hazırlıksız yakalanan sürücüler araçlarına kış lastiği taktırmak isteyince lastikçilerde yoğunluk yaşanmaya başladı.
İHA
Türkiye yağışlı havanın etkisi altında…
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan uyarıların ardından Karabük’te gece saatlerinden itibaren kar yağışı etkili oluyor.
Karla kaplanan yollarda hazırlıksız yakalanan sürücüler yolda kalırken, olumsuzlukla karşı karşıya kalmak istemeyen diğer sürücüler araçlarına kış lastiği taktırmak için oto lastikçilere akın etti.
Uzun kuyruklar oluşturdu
Zorunlu kış lastiği uygulamasını beklemeden değişim yapmak isteyen sürücüler kuyruklar oluşturdu.
“Bir an önce kış lastikleri takılmalı”
Oto lastik ustası Lütfi Uysal, kar yağışının geçen yıla göre erken gerçekleştiğini ve sürücülerin hazırlıksız yakalandığını belirterek, araç sahiplerinin bir an önce kış lastiklerini taktırmaları gerektiğini söyledi.
Uysal, yoğunluk nedeniyle mesainin geç saatlere kadar sürdüğünü kaydetti.
Kozan ilçesinde etkili olan şiddetli sağanak ve fırtına nedeniyle Mahyalar Mahallesi’nde dere yatağı yağışla birlikte ters aktı. Mahallede bulunan 4 ev taşan dere nedeniyle su baskını yaşadı, 1 araç hasar gördü.
Kozan’ın Mahyalar Mahallesi’nde dün meydana gelen şiddetli sağanak ve fırtına nedeniyle dere yatağı tersine aktı.
“Sabaha kadar Allah’a yalvardık”
Bu nedenle büyük korku yaşadıklarını anlatan Bahri Özkan, şu cümleleri kurdu;
Bugün gece korkudan sabaha kadar uyuyamadık. Akşam misafirlikten geldik, uyuyamadık. Arabamızı sürükledi. Allaha yalvardık. Sabaha kadar Allah’a yalvardık. Sabah ezanla birlikte yağış dindi. Gece de görmedik hiçbir şey elektrik de yoktu. Sabah aracımız sulara gömülmüştü. Evimin duvarına kadar sel suları taşları getirmiş.
“Burada set örülmesi gerek”
Mahyalar Mahallesi’nden aza İsa Aktaş ise, “Dün gece taşkın oldu su yön değiştirdi dere taştı. 4 eve kadar taşkın suları indi. Burada set örülmesi gerek. Büyük bir korku yaşadık. Belediye başkanına teşekkür ederiz hemen yanımızda oldu” diye konuştu.
“Dere taştı yollarımız evlerin yanına kadar geldi”
Aracı zarar gören Fatih Özkan da akşam başlayan yağışın çok şiddetli olduğunu söyleyerek, “Dere taştı yollarımız evlerin yanına kadar geldi. Baktım arabam yerinde yok. Sabaha karşı yağmur dinince aracı 30 metre sürüklemiş, taşların içine gömmüş. Hepimize geçmiş olsun” diye konuştu.
Başbakan ve Dışişleri Bakanı Al Sani, Gazze’ye yönelik saldırıların durdurulması ve insani koridorlar açılması çağrısında bulundu.
AA
Orta Doğu ve Körfez’den İsrail’in Gazze’ye saldırılarıyla ilgili yeni bir açıklama yapıldı.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, saldırılara son verilmesi gerektiğini söyledi.
Al Sani, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile başkent Doha’da basın toplantısı düzenledi.
Dünyaya seslendi: Duruş sergileyin
AB yetkilisi Borrell ile Gazze’de ateşkesin sağlanmasını ele aldıklarını belirten Al Sani, görüşmede ayrıca “Gazze’de gerçekleşen soykırım, aç bırakma ve zorla yerinden etme” gibi uygulamaları da görüştüklerini söyledi.
Gazze’ye uygulanan ablukanın kırılması ve burada tutulan İsrailli rehinelerin konusunu da ele aldıklarını aktaran Al Sani, uluslararası topluma İsrail’in Gazze’de işlediği katliamlara karşı bir duruş sergileme çağrısı yaptı.
“Felaket büyüyor”
İsrail ordusunun abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını yaklaşık bir buçuk aydır sürdürdüğünü vurgulayan Al Sani, uluslararası toplumun durdurmaktan aciz kaldığı söz konusu saldırıların Gazze’de yol açtığı insani, ahlaki ve hukuki felaketin büyümeye devam ettiğine dikkati çekti.
Katarlı Bakan Al Sani, İsrail’e de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kararına uyarak Gazze’ye yönelik saldırıları durdurması ve insani koridorlar açması çağrısında bulundu.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetinin tetikçisi Ogün Samast’ın “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçundan 7 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapsi istendi
AA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede Arat, Delal, Hasrof, Rahil Dink ve Sera Dink Nazarıan müşteki olarak yer alırken, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin suç duyurusunda bulunduğu kaydedildi.
Yasin Hayal’in “suç örgütü yöneticisi olmak”, Erhan Tuncel ve Ogün Samast’ın ise “suç örgütü üyesi olmak” suçundan ceza aldıkları ifade edilen iddianamede, Samast’ın 5 Aralık 2014’te savcılıkta verdiği ifadeye de yer verilerek, şunları kaydettiği aktarıldı:
“Mektupta yazdığım gibi Yasin önce beni Erhan Tuncel’in evine götürdü. Ben evde bilgisayarda oyun oynuyordum. O sırada benim bulunduğum yerin 3 metre arkasında mutfak bölümü vardı, mutfağın kapısı açıktı. Erhan’la Yasin konuşuyordu. Ben de kulak misafiri oldum. Erhan’ın ‘Ramazan Akyürek ve Fuat müdür’ diye konuştuğunu duyunca döndüm dinledim. Yasin dedi ki, ‘O zaman sırtımız sağlam.’ dedi. Evden çıkınca Yasin’e sordum. Yasin dedi ki, ‘Ben Ramazan Akyürek’i tanıyorum. İsmen de tanıyorum Trabzon’da müdürlük yaptı biliyorum ama Fuat müdür kim?’ dedim. Yasin de bana, ‘Erhan’ın tanıdıkları, biz bu işi öteki çocuğa yaptıracaktık. Çocuk vazgeçti, Erhan onlardan referans almış Ramazan müdür hatta ‘İstanbul emniyet amiri bile biliyor ama arkanızda hepsi, düşün, büyük kahraman olacaksın, cayarsan fena olur yakarım seni’ dedi. Ben de önce dediğim gibi tekrar ‘peki’ dedim. Ben Yasin’e ‘Olay nasıl olacak?’ dedim Yasin de bana ‘Direkt olarak vuracaksın, bu şekilde imzanız olacak.’ Ayrıca bana bayrak verdi otobüsten Trabzon’a dönerken ‘Samsun’dan seni alacaklar, eğer burada alınırsan Ramazan müdür açığa çıkar.’ dedi.”
FETÖ terör örgütünün, devletin tüm anayasal kurumlarını ele geçirmeye yönelik nihai hedefleri doğrultusunda askeriye, mülkiye, emniyet, yargı ve diğer stratejik öneme sahip diğer kamu kurumlarını ele geçirmek için kendilerine engel olacaklarını düşündüğü bürokrat ve personeli sistem dışına çıkardığı anlatılan iddianamede, örgüt üyelerini bu makamlara getirdiği ifade edildi.
İddianamede, örgütün, devletin kurumlarını ele geçirmek için izlediği stratejiler anlatılarak, Dink cinayeti sonrası öncelikli olarak örgütün İstanbul İstihbarat Müdürlüğünü ele geçirdiği, daha sonra ise bu şubenin imkanlarıyla Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Askeri Casusluk, Cizre/Temizöz, Devrimci Karargah, Tahşiye, Selam Tevhid, 17-25 Aralık operasyon ve davalarını, devamında 15 Temmuz hain darbe girişimine giden süreci başlattığı vurgulandı.
Ogün Samast hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna ilişkin somut delil elde edilemediği ifade edilen iddianamede, Samast hakkında ele geçirilen bir kısım delillerin örgütün yönetici ve üyeleriyle belli bir irtibatının olduğunu, bu irtibatla şüpheliler Tuncay Uzundal, Zeynel Abidin Yavuz, Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Ersin Yolcu ve Ahmet İskender’le birlikte Samast’ın Dink cinayetini işlerken ve sonrasında örgütün çıkar ve amaçları doğrultusunda hareket ettiğini ortaya koyduğu anlatıldı.
Ogün Samast’ın ‘Suça sürüklenen çocuk’ olarak yer aldığı iddianamede, Samast’ın “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütü adına suç işlemek” suçundan 7 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapsi istendi.
İddianame, incelenmek üzere İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
Olayın geçmişi
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davaya bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Dink’in katili Samast’ın olay tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle dosyasını ayırarak, İstanbul Nöbetçi Çocuk Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar vermişti.
Mahkeme, 6008 sayılı “Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 8. maddesiyle, CMK’nın 250. maddesinin 4. bendine eklenen fıkradaki hüküm gereği, Samast hakkındaki dava dosyasını çocuk mahkemesine göndermişti.
İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi de 25 Temmuz 2011’de Samast’ı, “Hrant Dink’i tasarlayarak öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.
Olay tarihinde Ogün Samast’ın 16 yaşını bitirmiş, 17 yaşını tamamlamamış olduğunu belirten mahkeme heyeti, Samast’ın cezasını üçte bir oranında indirim uygulayarak 21 yıl 6 aya indirmişti.
Samast’ı “ruhsatsız silah taşımak” suçundan da 2 yıl hapis ve 900 lira adli para cezasına mahkum eden mahkeme heyeti, olay tarihindeki yaşını göz önüne alarak bu cezayı da 1 yıl 4 ay hapis ve 600 lira adli para cezasına çevirmişti.
Öte yandan Samast, cezaevindeyken hakkında Silivri 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından cezaevindeki gardiyanlara saldırdığı gerekçesiyle açılan dava kapsamında 5 yıl 1 ay 13 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
Savunma Bakanı Lecornu, Lübnan silahlı kuvvetleri için Lübnan’ın ‘son gerçek omurgası’ dedi. Askeri yardım kararına değinen Lecornu, “Yardımı sürdürmemiz gerekiyor” dedi.
AA & Ensonhaber
Fransa, Lübnan silahlı kuvvetlerine destek sağlayacağını ilan etti.
Geçtiğimiz haftalarda Lübnan’ı ziyaret eden Fransa Savunma Bakanı Sebastien Lecornu, bu ülkeye yeni yardım yapacaklarını söyledi.
“Lübnan ordusuna desteğimiz uzun vadeli”
Daha önceki açıklamasında Lecornu, Lübnan ordusuna zırhlı araç vereceklerini söylerken, “Lübnan ordusuna desteğimiz uzun vadelidir.” demişti.
Lecornu, Orta Doğu temasları sonrası Journal de Dimanche (JDD) gazetesine verdiği röportajda, bölge ülkeleri ile Hamas’ın elindeki rehineler konusunu görüştüklerini belirtti.
Rehineler konusunun Fransa’nın mutlak önceliği olduğunu vurgulayan Lecornu, bu konuda Mısır, Katar ve İsrail’de yetkililerle bir araya geldiğini dile getirdi.
Yeni yardım kararı
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yönetimindeki ülkenin Savunma Bakanı ayrıca, Lübnan’ın “son gerçek omurgası” olarak nitelediği Lübnan silahlı kuvvetlerine yeni bir yardım yapma kararı aldıklarını açıkladı ve ekledi:
Lübnan silahlı kuvvetlerine yardımı sürdürmemiz gerekiyor. Fransa Silahlı Kuvvetleri Bakanlığı’ndan bu konuyla ilgili yeni yardımlar, seyahatim sırasında açıklandı. Bu, Lübnanlı askerlerin günlük ihtiyaçlarının karşılanmasına olanak sağlayacak.
Fransız bakanın Orta Doğu temasları
Lecornu, dün sona eren Orta Doğu ziyareti kapsamında, Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve İsrail’de temaslarda bulunmuştu.
Fransız bakan, iki hafta önce Lübnan’a gitmişti. Bu ziyareti hatırlatılan Lecornu’ya “Hizbullah’ın Gazze’deki çatışmaya tepki olarak eylemini nasıl görüyorsunuz?” sorusu yöneltildi.
“Çatışma önlenmeli”
Lecorcu, şu yanıtı verdi:
Bunlar önemli sorular ve sınırda her gün yapılan atışlarla ilgili kaygılarımı gizlemiyorum. Tel Aviv seyahatim sırasında, gerilimin artmasının riskleri ve iki ülkeyi ayıran Mavi Hat üzerinde çatışmanın önlenmesi gerektiği konusunda bir dizi mesaj ilettim.
Lübnan, kurumsal tıkanıklık zemininde, farklı nitelikteki bir dizi ciddi krizden geçiyor.
Bartın’da şiddetli fırtına nedeniyle 6 ağaç devrilirken, 3 ev ve bir kafenin çatısı uçtu.
Yaşanan çatı uçmaları nedeniyle can kaybı ya da yaralanan olmazken, bölgeye sevk edilen ekipler tarafından çatı malzemeleri kaldırıldı.
Zaman zaman saatte hızı 90 kilometreye ulaşan fırtına Bartın’da yeni tamamlanan ve bu eğitim sezonunda hizmete açılan Çeşmi Cihan Kız Öğrenci Yurdu’nda hasara neden oldu.
Yalıtım malzemeleri fırtınada yerinden çıktı
Yurt binasının dış cephesinde bulunan yalıtım malzemeleri fırtınada yerinden çıkarken, yalıtım malzemesinin duvardan ayrılıp, savrulduğu anlar cep telefonu kamerası ile kaydedildi.
Yurdun çatısının yanı sıra bina içerisindeki klimalar, çerçeve ve camlarda da büyük hasar meydana geldi.
Öğrencileri görevliler dışarı çıkardı
Fırtınada korku yaşayan bazı kız öğrencilerin de bir süre bulundukları odalarda mahsur kaldığı ve öğrencilerin yurt görevlileri tarafından dışarı çıkarıldığı öğrenildi.