2024 yerel seçimlerinde yeniden aday olacağını açıklayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmirlilerin sadece hizmet performansına değil laikliğe ve özgürlüğe oy verdiklerini söyledi.
ensonhaber.com
Türkiye 2024 yerel seçimlerine hazırlanıyor.
Gündemde ise 5 yıllık yetersiz performansları ile CHP’nin elinde bulunan büyükşehirler var.
Bu şehirlerin başında ise İzmir geliyor.
İzmir uzun yıllardır CHP’nin kalesi konumunda ve kim aday gösterilirse seçilir kabulüyle seçime doğru gidiyor…
“İzmir İçin aday adayıyım”
Bu genel kabul Başkan Tunç Soyer ile derinden sarsıldı. Tarihin en kötü performanlarından birine imza atan Soyer, kurultay sürecinde Kemal Kılıçdaroğlu’na destek vermesi dolayısıyla da aday gösterilmesi zor görünüyor.
Fakat Soyer, yaptığı açıklamalarla adaylığını dayatmaya devam ediyor.
FOX TV’de İlker Karagöz’ün sunduğu Çalar Saat programına konuk olan Soyer, aday adaylığını ilk kez dile getirdi.
“İzmirli sadece hizmet performansına oy vermez”
Soyer bunun yanında CHP’lileri bile kızdıracak açıklamalarda bulundu.
İzmirlilerin hizmete değil laikliğe oy verdiğini söyleyen Tunç Soyer, şu ifadeleri kullandı:
Eminim ki İzmirliler görmedikleri yer altında olduğunu bildikleri yatırımlarının ne kadar kıymetli olduklarını biliyorlar.
İzmirliler sadece bir siyasi partiye, sadece hizmet performansına oy vermezler, aynı zamanda demokrasiye, laikliğe, özgürlüğe bağımsızlığa oy verirler.
Bu nedenle biz kendimizle yarışırız; ‘biz daha iyisini nasıl yaparız’ diye. Bu nedenle İzmir’in dünyadaki yerini büyütmeye gayret ederiz.
Soyer’in bu açıklaması X sosyal medya platformunda büyük tepki çekti. CHP seçmeninin gelecek seçimlerde ideolojik değil hizmet odaklı tercihte bulunacağı yorumları yapıldı.
Bugün 20 Kasım Pazartesi 2023… Her hafta olduğu gibi bu hafta da yepyeni kitaplar raflardaki yerini alarak okurlarını beklemeye başladı. Ensonhaber Kitap Ayracı sizler için yeni kitapları derledi.
Özel İçerik
Kasım ayının son haftasındayız. Ve bir ay sonra yılbaşı. Yeni yılın hepimize iyilik, sağlık getirmesini diliyoruz. Ve tabii bol kitaplı bir yıl olmasını da temenni ediyoruz. Bunun için raflardaki yerini alan yeni kitapları siz okurlarımız için derledik.
İyi okumalar diliyoruz…
Rahmet Ailesi
Yüz binler satan Bozkırın Sırrı’nın yazarı Ahmet Turgut’un yeni kitabı Rahmet Ailesi Kapı Yayınları etiketiyle tüm kitapçılarda.
Sayfa: 184
Tekinsiz Evren ve Yalnızlık
Tekinsizlik ve yalnızlığı psikanalitik kuram ve uygulamalardanyola çıkarak, pandeminin gölgesinde yeniden düşündüren vetartıştıran bir kitap…
Sayfa: 150
Napolyon Bonapart’ın Hayatı
Savaş meydanında korkunç bir düşman, geceleriyse tutkulu bir romantikti. Napolyon Bonapart tarihin en büyüleyici ve kutuplaştırıcı figürlerinden biri kabul edildi. John Gibson Lockhart’ın bu ayrıntılı biyografisi ise, ünlü Fransız kumandanı ve imparatorunu tüm göz kamaştırıcı yönleriyle ele alıyor.
Sayfa: 250
Önemi Yok
Yazarın 1956’daki zorunlu göçünün ardından hayallerinden, çocukluğundan ilhamla yazdığı yirmi beş öyküden oluşan Önemi Yok tuhaf, rahatsız edici, absürd ve bir o kadar da dokunaklı bir kitap.
Sayfa: 96
Değişim
1976’da en iyi bilimkurgu dalında John W. Campbell Ödülü kazanan ve Philip K. Dick’in Yüksek Şato’daki Adam eseriyle birlikte anılan Değişim hem alternatif tarihe ilginç bir bakış hem de dinî dogmatizmin insanları kişisel ve toplumsal açıdan nasıl etkilediğine dair çarpıcı bir roman.
Sayfa: 264
Mahalleyi Yönetmek
Kapsamlı bir saha çalışmasına dayanan Mahalleyi Yönetmek, muhtarların muğlak konumlarını, hangi rolleri üstlendiklerini, nasıl çalıştıklarını, usulleri kimi zaman devlet kimi zaman da mahalle sakinleri lehine nasıl esnettiklerini, daha genel olarak da devlet ile yurttaş arasındaki ilişkilerin biçimlenişini araştırıyor.
Sayfa: 373
Duaların kayıp Sırları
Guy Finley, dünya çapında bilinen, kâr amacı gütmeyen öz farkındalık okulu Life of Learning Foundation’ın kurucusu ve direktörüdür. Otuz yıldır bireylerin yaşamlarında tavizsiz özgürlük bulmalarına ve kendilerini gerçekleştirmeyi sürdürmelerine yardımcı olmaktadır.
Sayfa: 168
Cumhuriyet’in Doğuşu
Tarihi bizlere yeniden sevdiren İlber Ortaylı hocamızdan, cumhuriyetimizin 100. yılına unutulmaz bir armağan…
Sayfa: 304
Zesto Psomi
Feyza Hepçilingirler, Zesto Psomi (Sıcak Ekmek) adlı romanında bütün yakıcılığıyla mübadeleyi yazıyor. Yer yer hüzünlü yer yer neşeli bir dille, Girit’ten Ayvalık’a gelen bir aile üzerinden, bir imzayla hayatları değişen yüz binlerce insanın kaderini anlatıyor. Hepçilingirler’den tarihin yüz yıldır sızlayan yarasına dair bir ustalık eseri.
Sayfa: 400
Travmadan Zafere
Cumhuriyet’in 100. yılına özel okunası bir tarih araştırması…
İnsan sağlığını vücut içinden analiz eden hap boyutunda yeni cihaz, insan denemelerini başarıyla tamamladı.
ensonhaber.com
Midenin içinden hayat kurtaran yaşamsal belirtileri güvenli bir şekilde izleyebilen hap boyutunda yeni bir cihaz, insanlar üzerinde yapılan ilk denemeleri başarıyla geride bıraktı.
Yutulabilen cihaz, nefes alma ve kalp atış hızı gibi hayati belirtileri vücudun içinden izleyebilecek ve verileri dizüstü bilgisayar gibi harici bir cihaza aktarabilecek şekilde tasarlandı.
Birçok hastalık tedavi edilebilir
Bilim insanları, Device dergisinde açıklanan aracın, aşırı dozda opioid riski taşıyan kişilere hayat kurtarıcı bakım sağlama potansiyeline sahip olduğunu söylüyor. (Opioidler, morfin benzeri etkiler üretmek için opioid reseptörleri üzerinde etkili olan maddelerdir. Bu maddeleri genellikle bağımlılar kullanıyor.)
Ekip ayrıca uyku bozuklukları gibi diğer sağlık sorunları olan insanlara da yardımcı olabileceğini umuyor.
Massachusetts’teki Brigham ve Kadın Hastanesi’nde gastroenterolog olan baş yazar Profesör Giovanni Traverso, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Mide genel olarak en iyi sinyallerden bazılarını sunar, bunun temel nedeni kalbe ve akciğerlere yakın olmasıdır, ancak bunları başka yerlerde de hissedebildiğimizi biliyoruz. .
Hastaneye gitmek zorunda kalmadan tanı koymayı kolaylaştırma ve birçok durumu izleme yeteneği, hastaların sağlık hizmetlerine daha kolay erişmesini ve tedaviyi desteklemesini sağlayabilir.
Profesör Traverso, yeni geliştirilen hapın mevcut versiyonunun bağırsak hareketi yoluyla vücuttan yaklaşık bir günde geçtiğini, ancak araştırmacıların gelecekte cihazda daha uzun süre vücutta kalmasına izin verecek değişiklikler yapabileceğini söylüyor.
İki küçük pil ve veri aktarımı için kablosuz bir anten içeren cihaz, her yıl aşırı dozda opioid kullanan on binlerce kişiye yardım etme potansiyeline sahip.
Herhangi bir opioidin neden olduğu aşırı doz ölümleri, 2021’de 80 bin 411’e yükseldi; bu, 1999’dan bu yana şimdiye kadarki en yüksek sayıydı.
Reçeteli opioidlerden kaynaklanan ölümler 2021’de 16 bin 706’ya ulaştı; bu sayı, 2017’deki en yüksek sayı olan 17 bin 029’dan sadece 320 daha az.
Kalp pili gibi vücuda yerleştirilebilir cihazların aksine, yutulabilir cihazların kullanımı kolaydır ve cerrahi bir prosedür gerektirmezler. Doktorlar, kolonoskopi gibi prosedürleri gerçekleştirmek için yıllardır hap boyutunda yutulabilir kameralar kullanıyor.
Yaşamsal izleme hapının, nefes alma ve atan kalple ilişkili vücudun küçük titreşimlerini izleyerek çalıştığı ve hapın, bir kişinin sindirim sisteminin içinden nefes almayı durdurup durdurmadığını tespit edebildiği belirtildi.
Yutulabilir cihaz başarıyla test edildi
VM isimli hapı test etmek için araştırmacılar, hayvanlar anestezi altındayken cihazı domuzların midesine yerleştirdiler.
Ekip daha sonra domuzlara, insanlarda aşırı dozda ilaç alındığında meydana gelen durumu taklit ederek, hayvanların nefes almasının durmasına neden olan bir doz fentanil uyguladı.
Cihaz, domuzların nefes alma hızını gerçek zamanlı olarak ölçtü ve hayvanlar nefes almayı bıraktığında araştırmacıları uyardı. Ekip daha sonra fentanil panzehirleriyle aşırı dozu tersine çevirmeyi başardı.
İnsanlarda da testi geçti
Ekip, daha sonra cihazı ilk kez insanlarda test etti ve VM hapını West Virginia Üniversitesi’nde uyku apnesi (uyku sırasında solunumun tekrar tekrar durup başladığı bir hastalık) açısından değerlendirilen 10 kişiye verdi.
Hastalar, sindirim kanallarından fark edilmeden geçen kapsülün yutulması nedeniyle herhangi bir olumsuz etki göstermedi.
Cihaz, katılımcıların nefesinin ne zaman durduğunu tespit edebildi ve solunum hızını yüzde 92,7 doğrulukla izleyebildi.
Harici hayati izleme makineleriyle karşılaştırıldığında hap, kalp atış hızını en az yüzde 96 doğrulukla izleyebiliyor.
Deneme ayrıca cihazın güvenli olduğunu gösterdi ve tüm katılımcılar, deneyden birkaç gün sonra cihazı dışkılarından dışarı attılar.
Şimdilerde bilim insanları, cihaza büyük bir güncelleme getirmeyi planlıyor. Gelecekte bu cihaz, doz aşımı gibi durumları midede tespit ettiğinde, otomatik olarak karşı ilaç salgılayacak ve hayati tehlikeyi durdurabilecek.
Beyoğlu’nun en tehlikeli bölgelerinden biri olan Tarlabaşı’nda uygulama gerçekleştiren polis ekipleri, şüphe üzerine bir şahsın peşine düştü. Üst araması yapılan genç, “Koşun polisler beni alıyor” diyerek polislere direndi. Gözaltına alınan 4 kişiden 2’si tutuklandı.
İHA
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde hareketli anlar yaşandı.
Polis ekipleri, geçtiğimiz perşembe günü saat 23.00 sıralarında Tarlabaşı semti Bülbül Mahallesi’nde sokak çalışması gerçekleştirdi.
Bu sırada bir şahsın, metruk bir binaya girdiğini gören ekipler şüphelenerek harekete geçti.
Uyuşturucuyu binaya fırlattı
Üst araması yapılan şüpheli, “Koşun polisler beni alıyor.” diye bağırdı. Polise direnen şahıs, kelepçeleneceği esnada cebinden çıkarttığı uyuşturucu dolu poşeti metruk binaya fırlattı.
Sesleri duyan diğer 3 şahıs da koşarak şahsın yanına geldi.
“Buradan adam alamazsınız”
Polis ekiplerinin etrafından toplanan şahıslardan biri, “Emaneti getirin buradan adam alınamayacağını bunlara göstereyim.” diyerek tehditler savurdu.
Beyoğlu Asayiş polisi etkisiz hale getirdi
“50 kaydım var bir tane daha olsun”
Yaptıkları hareketin suç olduğunun söylenmesi üzerine bir diğer şahıs, “Suçsa suç hiç mi suç işlemedik 50 tane kaydım var bir tane daha olsun lan.” diyerek polislere direnmeye devam etti.
Gözaltına alındılar
Şahısların ekiplere direnmeye devam etmesi üzerine 4 şahıs da kelepçelenerek gözaltına alındı. Polis otosuna alınan şahıslar ardından emniyete götürüldü.
Polisin metruk binada yaptığı aramalarda ise 19 parça satışa hazır marihuana ele geçirildi. Yaşananlar ise cep kamerasına kamerasına anbean yansıdı.
2 şüpheli tutuklandı
Emniyette işlemleri yapılan Yekta B. ve Recep P. adliyeye sevk edilirken, Fatih B. ve Mustafa A. “görevli memura mukavemet” suçundan adli işlem yapılması sonrasında savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Adliyeye sevk edilen Yekta B. “uyuşturucu madde ticareti yapmak” suçundan ve Recep P. ise “görevli memura mukavemet” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Batman’da etkili olan sağanak yağış sonrası meydana gelen selde 3 kişi hayatını kaybetti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yaptığı paylaşımda vefat edenlere başsağlığı dileyerek, tüm imkanlarla Batman’da olunduğunu vurguladı.
Batman’da etkili olan yağış, korkunç bir sona yol açtı.
Yağış nedeniyle Seyitler Mahallesi’nde bulunan müstakil kerpiç ev çöktü.
Çökme sonucunda nine ve 3 çocuk ortadan kayboldu.
3 kişinin cansız bedeni bulundu
Bunun sonucunda ekipler çalışma başlatırken, vatandaşlar tarafından bulunan Lalihan Güner’in (54) öldüğü belirlendi.
Bir diğer yandan kayıp olan Asenat Güner (1) ve İsrafil Güner (5) de cansız olarak bulundu.
Ayrıca sağanak yağıştan etkilenen bölgede çok sayıda ev ve iş yeri de etkilendi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından hayatını kaybedenlere başsağlığı dilerken, ekiplerin bölgede olduğunu da vurguladı.
İşte Fahrettin Koca’nın o paylaşımı;
Batman merkezde yoğun yağış sonrası meydana gelen sel sebebiyle üç kişi olay yerinde, bir kişi kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Kaybettiğimiz dört vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.
“Acıları azaltmak için gerekli tüm imkânlarla Batman’dayız”
Tedavi altına alınan 3 kişiden biri taburcu edildi. Kendilerine geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Olay yerine 10 ambulans ve 5 UMKE Timi görevlendirilmiştir. Allah benzer afetleri yaşatmasın. Acıları azaltmak için gerekli tüm imkânlarla Batman’dayız.
İsrail ile Filistin arasında başlayan çatışmaların ardından İsrail hükümetinin silahlanma kurallarını gevşetmesiyle İsrailli siviller silahlanmaya başladı.
AA
İsrail’de silah ruhsatı başvuruları artıyor…
Dünya, 7 Ekim’de başlayan İsrail-Filistin savaşını yakından takip ediyor.
Gazze halkı acımasızca bombardımana uğrarken, savaşın başladığı günden bu yana İsrail halkı da önlem almaya başladı.
Bu kapsamda, Ulusal Güvenlik Bakanlığına 190 binden fazla silah ruhsatı başvurusu yapıldığı belirtildi.
31 bin ruhsat verildi
2023 yılının ilk 10 ayında yapılan toplam ruhsat başvurusunun 210 binin üzerinde olduğu kaydedilirken, bu sayının 2022’de 42 bin olduğuna dikkat çekildi.
Bu yıl şu ana kadar yaklaşık 31 bin ruhsat verildiği, bu sayının 2022’de toplam 13 bine yakın olduğu kaydedildi.
2021 yılında 20 bine yakın silah ruhsatı başvurusu yapıldığı, bunlardan yaklaşık 10 binine ruhsat verildiği aktarıldı.
Talebe yetişmekte zorlanılıyor
Konuya ilişkin yapılan haberde, İsrailli silah firmalarının “talebe yetişmekte zorlandığı ve tüm üretim hattının bir ayı aşkın süredir hafta sonları bile aralıksız çalıştığı” vurgulandı.
Silahlandırma kampanyası
Filistinlilere yönelik ırkçı ve ayrımcı söylemleri ile tanınan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e karşı düzenlediği saldırılar ve İsrail’in Gazze’ye yönelik 45 gündür devam eden saldırılarının ardından, Yahudi siviller ve yerleşimcileri silahlandırma kampanyasına hız vermişti.
Yahudi üstünlükçü siyasetiyle bilinen Ben-Gvir, on binlerce İsrailli sivili silahlandırdıklarını duyurmuştu.
İsrail’deki Ateşli Silahlar Şube Müdürlüğüne yüz binlerce kişisel silah ruhsatı başvurusu geldiğini belirten Ben-Gvir, Batı Şeria’daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinde düzenlediği silah dağıtma etkinliklerinin fotoğraflarını bizzat kendi sosyal medya hesaplarından paylaşmıştı.
Bu karelerde, Ben-Gvir, çok sayıda ABD yapımı M16 tipi otomatik tüfeğin dizili olduğu masaların ve silah kasalarının başında Yahudi yerleşimcilere silah dağıtırken görülmüştü.
Türkiye, uluslararası ticaret ilişkilerinde hedefleri artırırken Türkiye’nin Cezayir Büyükelçisi Küçükyılmaz da iki ülke arasındaki son ekonomik temaslara değindi.
AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 21 Kasım’da Cezayir’e bir gezi gerçekleştirecek.
Türkiye’nin Cezayir Büyükelçisi Muhammet Mücahit Küçükyılmaz,Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cezayir ziyareti öncesi, geçmişten günümüze Türkiye-Cezayir ilişkilerini değerlendirdi.
Türkiye ile Cezayir’in geçmişinin geçmişe dayandığına dair örnekler veren Küçükyılmaz, Filistin meselesindeki ortak tutumuna işaret ederek, şu bilgileri aktardı:
Aslında iki ülkenin güçlü olduğu dönemlerde aynı zamanda düzen kurucu, inşa edici, barış sağlayıcı bir misyon üstlendiğini de görüyoruz. Bu Türkiye ve Cezayir gibi dünya sistemindeki hakkaniyetli ülkelerin güçlü olmaları gerekliliğini ortaya çıkartıyor.
“İkili ticaret hacminde hedef 10 milyar dolar”
Türk yatırımlarının bugün Cezayir’de 6 milyar doları aştığını belirten Büyükelçi Küçükyılmaz, şöyle devam etti:
Türkiye ile Cezayir arasındaki ticaret hacmi de 2022’de 5,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. İnşallah 2023’te biz 6 milyar dolar rakamını aşmayı bekliyoruz. Cumhurbaşkanı’mızın ve Sayın Cumhurbaşkanı (Abdülmecid) Tebbun’un ortaya koyduğu 10 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine de en kısa zamanda ulaşmayı planlıyoruz.
Teşvik anlaşması uygulaması
Bizim atacağımız pek çok adım var, iki ülkenin potansiyeli çok fazla. Bunların başında karşılıklı yatırımları teşvik anlaşmasını uygulamamız geliyor. Yine tercihli ticaret anlaşması ile ilgili müzakere çerçeve belgesinin imzalanıp müzakerelere başlanması süreci geliyor.
Petrol ve gaz şirketleri arasındaki anlaşma
Küçükyılmaz, Cezayir’in milli petrol ve gaz şirketi Sonatrach ile Türkiye Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) arasındaki anlaşmanın da yenilenmesinin beklendiğine dikkati çekti.
Büyükelçi, Cezayir’de Ziraat Bankası şubesi, Maarif Okulu ve Yunus Emre Enstitüsü Kültür Merkezi’nin açılması dahil, bir kısmı ekonomik bir kısmı kültürel boyutu ilgilendiren 10’u aşkın anlaşmanın gündemde olduğunu belirtti.
Cezayir petrol, doğalgaz, su ve maden kaynakları açısından zengin
Cezayir’in Türkiye açısından Afrika’ya açılan büyük bir kapı, Türkiye’nin de Cezayir açısından Orta Asya’ya ve Orta Doğu’nun bir kısmına hatta uzak Asya’ya açılan kapı işlevi gördüğüne dikkati çeken Küçükyılmaz, Türk müteşebbislerin yatırım yaparak Cezayir’e katma değer kazandırma fikri taşıdığını belirtti.
“Erdoğan-Tebbun dostluğu tarihi fırsat”
İki ülke cumhurbaşkanları arasındaki güçlü uyuma işaret eden Büyükelçi Küçükyılmaz, “Türkiye, Cezayir açısından güçlü, dost ve kardeş bir müttefiktir. Cezayir de yine Türkiye açısından güçlü, dost ve kardeş bir müttefik ülkedir.” dedi.
Kahramanmaraş depreminde Cezayir’in desteği
Küçükyılmaz, 6 Şubat’taki depremler sırasında Cezayir’in ve Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un verdiği destekleri unutmayacaklarını ifade ederek şöyle konuştu:
Türkiye ve Cezayir arasındaki tarihi fırsatların şu an en büyüğü Cumhurbaşkanı Tebbun ile Cumhurbaşkanımız Erdoğan arasındaki dostluk ve muhabbettir. Ben bu ziyaretin Türkiye-Cezayir ilişkilerinde bir kırılma noktası olacağını ve büyük bir sıçramanın buradan gerçekleşeceğini umut ediyorum.
Türkiye Cezayir ilişkileri geçmişe dayanıyor
Türkiye ile Cezayir’in “iki kardeş devlet, bir ümmet” olduğuna dikkati çeken Küçükyılmaz, iki ülke arasındaki bağların, Barbaros Hayrettin Paşa ve kardeşlerinin 1516’da Cezayirlilerin çağrısı üzerine Avrupa kıtasından gelen çeşitli saldırılara karşı Cezayir’i korumak üzere Yavuz Sultan Selim tarafından bu topraklara gönderilmesiyle başladığını belirtti.
Osmanlı-Cezayir ilişkilerinin 1830’da başlayan Fransız sömürgeciliğine kadar devam ettiğini söyleyen Küçükyılmaz, Fransızların Cezayir’deki en önemli Osmanlı eserlerinden Keçiova Camii’ni Saint Philippe Katedrali’ne çevirdiğini ifade etti.
Cezayir’in istiklal mücadelesinin lideri Emir Abdülkadir’in direniş hareketinden sonra Fransızlara esir düşmesi ve Paris’e götürülmesinin ardından Osmanlı Padişahı Abdülmecid’in girişimleriyle önce Bursa’ya, daha sonra da Şam’a yerleştiğini hatırlatan Küçükyılmaz, Emir Abdülkadir’in Şam’da da Osmanlı adına görev alarak buradaki Dürzi isyanını arabuluculuk yaparak bastırdığını, pek çok masum insanın hayatını kurtardığını, böylece Barbaros kardeşler gibi Emir Abdülkadir’in de Türk-Cezayir tarihinin ortak bir figürüne dönüştüğünü vurguladı.
Türkiye ve Cezayir, sömürge hareketlerine karşı başarı elde eden iki örnek
Küçükyılmaz, Cezayir’de 132 yıllık Fransız sömürge döneminin 1962’de kanlı ve zorlu bir mücadelenin ardından sona erdiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
Sömürge dönemi sonrası Türkiye ile Cezayir arasındaki ilişkilerin hızla kurulduğunu vurgulayan Küçükyılmaz, Cezayir’in 1992-2002 yıllarındaki iç savaşla talihsiz bir süreç yaşamasına rağmen, yaralarını hızla sararak önemli bir aktör haline geldiğini ve büyük siyasi, ekonomik potansiyelini harekete geçirmeye başladığını kaydetti.
Küçükyılmaz, Batılı tarihçilerin bile 1516-1830 arası dönemi zaman zaman “Algero-Turk veya Turko-Algerian” olarak adlandırdıklarına dikkati çekti.
Komşularıyla yeni döneme adım atmak isteyen Erivan yönetimi, yeni bir proje hazırladı. Barış Kavşağı adlı proje, Türkiye ve Azerbaycan ile ilgili adımları içeriyor.
ensonhaber.com
Ermenistan, Karabağ’da peş peşe aldığı yenilgiler sonrası, Azerbaycan ile barış anlaşması imzalamaya hazır olduğunu söyledi.
Türkiye, normalleşme konusunda Erivan yönetiminin önünde önemli fırsatlar olduğunu söylüyor.
Ermenistan’ın Barış Kavşağı projesi
Komşularıyla yeni bir dönemin kapılarını aralamak isteyen Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, “Barış Kavşağı” adlı projeye ilişkin görüntüleri paylaştı.
Projede, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki bağlantıyı hayata geçirecek demir ve kara yollarının inşası yer alıyor.
Türkiye ve Azerbaycan sınırlarında kontrol noktaları kurulacak
Paşinyan hükümeti, Türkiye sınırında 2, Azerbaycan sınırında ise 5 kontrol noktası kurmayı taahhüt ediyor.
Basra Körfezi, Umman Körfezi, Karadeniz, Hazar Denizi ve Akdeniz arasında birleşik, bölgesel bir demiryolu ağı aracılığıyla bağlantılar kurulması amaçlanıyor.
Erivan’dan ‘hazırız’ mesajı
Videoda, projeye ilişkin şu bilgiler paylaşıldı:
Barış Kavşağı projesi, yeni altyapıların oluşturulması, mevcut altyapıların kapsamının ve kalitesinin iyileştirilmesiyle ilgili. Ermenistan, Azerbaycan sınırında beş kontrol noktası kurmaya hazır.
Ayrıca Türkiye sınırında Akhurik ve Margara’da kara yolu altyapısı için iki kontrol noktası kurulmasına hazırız.
Demir yolu restore edilecek
Ermenistan’ın, kendi topraklarındaki dört demir yolu bölümünü restore ederek Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye arasındaki iletişimi sağlamaya hazır olduğu bildirildi.
Her ülke kendi topraklarındaki güvenliği sağlayacak
Barış Kavşağı projesinin ilkeleri şu şekilde sıralandı:
Kara yolları, demir yolları, hava yolları, boru hatları, kablolar ve enerji hatları dahil tüm altyapılar, geçtikleri ülkelerin egemenlik ve yargı yetkisi altında çalışır.
Her ülke, kendi topraklarındaki devlet kurumları aracılığıyla, araçların, kargoların ve insanların kendi topraklarından geçişi de dahil olmak üzere sınır ve gümrük kontrolleri ile altyapı güvenliğini sağlar.
“Adımlar atmaya kararlıyız”
Ermenistan’ın, bölgenin barış ve istikrarına kendi payına düşeni yapmaya ve Barış Kavşağı’nın inşası için adımlar atmaya kararlı olduğu vurgulandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ermenistan ile iyi komşuluk ilişkileri temelinde tam normalleşme hedefine ulaşabileceklerini söylemişti.
Erivan’dan yapılan açıklamada, “Türkiye kara sınırının açılmasıyla ilgili güzel haberler alabiliriz.” denilmişti.
Arsenal forması giyen Mısırlı yıldız Muhammed Elneny, bu sezon forma şansı bulamamaktan şikayetçi. Menajerine eski kulübü Beşiktaş’la anlaşması için talimat verdi.
ensonhaber.com
Beşiktaş’ın eski yıldızlarından Muhammed Elneny’nin siyah-beyazlı renklere dönme ihtimali doğdu.
2019-20 sezonunda Beşiktaş’ta kiralık olarak forma giyen ve sergilediği başarılı performansı hafızalardaki tazeliğini koruyan Mısırlı oyuncu yeniden siyah beyazlı formayı giymek istiyor.
Toplam sekiz sezon ter döktüğü Arsenal’de bu sezon sadece üç maçta toplam 12 dakika süre alabilen ve Londra ekibinde çok mutsuz olan 31 yaşındaki oyuncu, menajerine Beşiktaş’la anlaşması için talimat verdi.
Sözleşmesi yenilenmeyecek
Arsenal’in sezon sonunda bitecek olan sözleşmesini yenilememeye karar verdiği Elneny’ye, Premier Lig takımlarından Everton da talip. Mısırlı ise bu ilgiye sıcak bakmıyor.
Transferi gerçekleşirse Beşiktaş’a bedelsiz olarak gelecek olan tecrübeli oyuncunun geri dönüşü yeni yönetimin döneminde gerçekleşmiş olacak. Elneny ve menajeri görüşmelerin başlaması için 3 Aralık’ta yapılacak seçimi bekliyor.
Elneny transferi gerçekleşirse…
Öte yandan Elneny’nin transfer gerçekleşirse Beşiktaş’tan Afrika Kupası’na gidecek olan futbolcu sayısı dokuza yükselecek.
Elneny, Arsenal formasıyla çıktığı 158 maçta 6 gol attı, 10 da asist yaptı. Mısırlı yıldız Beşiktaş’ta ise 36 maça çıkıp 1 gol atıp 4 asist katkısı yapmıştı.
Bu yıl 750.’si düzenlenecek olan Şeb-i Arus tönreleri hakkında aramalar hız kazandı. İşte 2023 Şeb-i Arus tarihi..
ensonhaber.com
Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin 750. Vuslat Yıldönümü anma törenlerinin bu yıl hangi tarihlerde düzenleneceği merak uyandırdı.
Hazreti Mevlana’nın 750. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri’nin bu yılki tarihi araştırılmaya başladı.
Şeb-i Arus törenlerine katılmak isteyenler Şeb-i Arus ne zaman yapılacak sorusuna yanıt arıyor.
Peki, bu yıl 750.’si düzenlenecek olan Şeb-i Arus törenleri hangi tarihte yapılacak? İşte yanıtı..
Şeb-i Arus ne zaman?
Hz. Mevlâna’nın 750. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri (Şeb-i Arûs), 07 – 17 Aralık 2023 tarihleri arasında Konya Mevlana Kültür Merkezi Sema Salonu’nda icra edilecektir.
Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)
