AA

Gazze’deki hastaneler, İsrail’in ablukası ve yoğun bombardımanı nedeniyle çalışamaz hale geldi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, bölgedeki son durumu paylaştı.

Ghebreyesus, Gazze’nin kuzeyinde yer alan yalnızca 4 hastanenin en az düzeyde faaliyette olduğunu söyledi. Bu hastanelerdeki bakımın “çok sınırlı” olduğu uyarısı yapıldı.

DSÖ lideri Ghebreyesus, DSÖ ve Birleşmiş Milletler (BM) kuruluşlarının, bugün Gazze’nin kuzeyindeki El-Ehli Baptist Hastanesi ve Şifa Hastaneleri’ne yönelik yüksek riskli bir ortak görev daha üstlendiğini belirtti.

Ghebreyesus, bu iki hastaneye ameliyat, yaralıların tedavisi ve doğum yapan kadınlara destek için ilaç, serum ve diğer tıbbi malzemelerin dağıtıldığını kaydetti.

“Hastalarla dolup taşıyor”

Meslektaşlarının, İsrail’in son saldırılarının bu sağlık tesisleri üzerindeki etkisinin yanı sıra geriye kalan hastaların ve sağlık çalışanlarının karşı karşıya kaldığı felaket boyutundaki koşullarını anlatmakta zorlandığını kaydeden Ghebreyesus, şu ifadeleri kullandı:

El-Ehli Baptist Hastanesi acil bakıma ihtiyaç duyan hastalarla dolup taşıyor. Hastanenin avlusunda cenazeler, güvenli ve onurlu bir şekilde defnedilemediği için sıralar halinde yerleştirildi.

“Sadece 4 hastane minimum seviyede faaliyet gösteriyor”

İki gün öncesine kadar El-Ehli Baptist Hastanesi’nin, Gazze’nin kuzeyinde yaralıların ameliyat edilebildiği son hastane olduğuna dikkati çeken Ghebreyesus, şu değerlendirmede bulundu:

Ancak ekibimiz bugün uzman, elektrik, yakıt, su, yiyecek ve tıbbi malzemelerin tükenmesi veya tamamen yok olması nedeniyle (El-Ehli Baptist Hastanesi’nin) ameliyathanelerinin artık çalışmadığını öğrendi.

Bu durum, Gazze’nin kuzeyini işlevsel bir hastaneden mahrum bıraktı. Sadece 4 hastane minimum seviyede faaliyet gösteriyor ve çok sınırlı bakım sağlıyor.

“İnsani ateşkese her zamankinden daha fazla ihtiyaç var”

Doktor ve hemşirelerden oluşan yaklaşık 10 sağlık çalışanının, temel ilk yardım ve yara bakımı sağlamaya devam ettiğini belirten Ghebreyesus, yaşlılar ve küçük çocukların da aralarında bulunduğu 80 hastanın, El-Ehli Baptist Hastanesi’nin arazisi içindeki bir kilisede ve ortopedi bölümünde barındığını kaydetti.

Gazze’nin kuzeyinde sağlık tesisleri sağlamak için çaba göstermeye devam edeceklerini vurgulayan Ghebreyesus, ilaçlar ve diğer temel ihtiyaçların olmadığı takdirde tüm hastaların yavaş yavaş ve acı çekerek öleceğini ifade etti.

Ghebreyesus, Gazze’de geriye kalan sağlık tesislerini güçlendirmek, binlerce hastaya tıbbi destek sağlamak ve ölümleri durdurmak için insani ateşkese her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu vurguladı.

İshal vakaları 25 kat arttı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, İsrail’in yoğun saldırıları ve ablukası altındaki Gazze’de 5 yaş altındaki çocuklarda görülen ishal vakalarında çatışma öncesi döneme göre 25 kat artış yaşandığını bildirdi.

Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, Gazze’deki insanların şu anda karşı karşıya olduğu hastalık, açlık, hijyen ve sanitasyon eksiliğinden derin endişe duyduğunu belirtti.

Açlığın vücudun savunmasını zayıflattığını ve hastalıklara neden olduğunu kaydeden Ghebreyesus, “Gazze’de artan bulaşıcı hastalık salgınları yaşanıyor. 5 yaşın altındaki çocuklar arasındaki ishal vakaları, çatışma öncesine göre 25 kat daha fazla.” ifadelerini kullandı.

Bu tür hastalıkların yetersiz beslenen çocuklar için ölümcül olabileceğinin altını çizen Ghebreyesus, sağlık hizmetlerinin yetersiz olmasının da bu riski artıracağını belirtti.

Ghebreyesus, “(Gazze için) Artık ateşkese ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.

İsrail’in Gazze’yi işgalinde 7 Ekim sonrası

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim’de kapsamlı saldırı düzenledi.

İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200’ü kadın olmak üzere, 20 binden fazla Filistinli öldürüldü, 52 bin 600’den fazla kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.

İsrail ordusunun kayıpları

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 134’ü karadan işgal sürecinde olmak üzere 466 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.

Çatışmalara 24 Kasım’da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani arada” 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.

Batı Şeria ve Kudüs’te de Filistinliler hedefte

İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 304 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 25 Lübnanlı sivil, 117 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 6 İsrail askeri öldü.

Gazze’de silah zoruyla abluka altında yerinden edilen 1,9 milyon Filistinli, barınma, gıda, temiz su, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi veriyor.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

ensonhaber.com

Covid salgını ile birlikte dünya genelinin sağlıkla yeterice
sınanmasının ardından yeni çıkan varyantlar adeta soluk aldırmıyor. Tam bitti
derken yeni bir varyantı ile karşı karşıya kalıyoruz.

Covid varyantı olan Omicron’un alt varyantı olan JN. 1
virüsü Hindistan, Çin ve ABD’de görülmeye başladı.

DSÖ yetkilileri, mevcutta yapılan aşılarınn koruma
sağladıını ve kamu sağlığı açısından yüksek risk içermediğini belitrri.

Ancak DSÖ yetkilileri, bu kış Covid vakalarının ve diğer enfeksiyonlar
konusunda hızlı artış olabileceğine dairde uyarılarda bulundu.

Grip, solunum sinsityal virüsü (RSV) ve çocukluk çağı
pnömonisi gibi solunum yolu virüsleri de Kuzey Yarımküre’de yükseliş
gösteriyor.

AA & Ensonhaber

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA, önümüzdeki yıllarda önce Ay’a daha sonra da Mars’a astronot göndermek istiyor.

NASA’nın Artemis ismini verdiği bu projede, SpaceX başta olmak üzere Avrupa Uzay Ajansı ve Japonya Uzay Ajansı gibi kurumlar yer alıyor.

NASA’nın Artemis projesi kapsamında ilk yapmak istediği şey Ay’ın Güney Kutbu’na inmek olacak.

NASA, Artemis’i uzun vadede Ay’da kalıcı yapılar için temel atmak, yerleşmek ve en sonunda Mars’a insan göndermek için bir adım olarak görüyor.

ABD dışından bir astronot daha gidecek

ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, ABD öncülüğünde Ay’da kalıcı üs kurmayı kapsayan Artemis projesi çerçevesinde ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) astronotlarına Amerikalı olmayan birinin katılacağını söyledi.

Harris, söz konusu astronotun hangi ülkeden olacağını belirtmezken, 10 yıl içinde Artemis programı kapsamında Ay yüzeyine uluslararası bir astronotu indirmeyi planladıklarını kaydetti.

Artemis Misyonu bağlamında Aralık 2025’te Ay’a bilimsel incelemelerde bulunmak üzere 4 astronot gönderilmesi planlanıyor.

ABD, aynı program çerçevesinde Ay’da kalıcı bir üs kurulması ve Ay’ın hem Mars yolculuğu için bir durak olarak kullanılması hem de burada değerli madenlerin çıkarılmasını öngörüyor.

ensonhaber.com

Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, Ankara şehrinin bazı bölgelerinde meydana gelen arıza nedeniyle su kesintisi yaşanacağını duyurdu.

Vatandaşlar, bu su kesintisi haberi doğrultusunda önlemlerini almak istiyorlar.

Suların ne zaman geleceği ve hangi bölgelerde su kesintisinin yaşanacağına dair bilgi almak için araştırmalara başladılar.

İşte 21 Aralık Ankara’da su kesintisinin yaşanacağı ilçeler ve mahalleler…

Ankara’da su kesintisi yaşayan bölgeler

Ankara’da su kesintisi yaşanacak olan ilçelere aşağıdaki linke tıklayarak ulaşabilirsiniz.

ASKİ SU KESİNTİSİ VE ARIZA SORGULAMA

İHA

Asker uğurlaması, düğün, nişan, sünnet düğünü derken mutlu günleri tehlikeye atan, çevreyi rahatsız eden organizasyonlara bir yenisi daha eklendi.

Cezaevi önünde tahliye karşılaması…

Çevreyi rahatsız etmeden, havaya ateş ederek faciaya davetiye çıkarmadan eğlence yapamayan magandalar, bu kez İstanbul’un Başakşehir ilçesindeki cezaevinin önündeydi…

Geçtiğimiz gün akşam saatlerinde cezaevinden tahliye edilen bir kişinin karşılanması için yapılan tören bu kadarı da pes dedirtti.

Cezaevi önünde havaya ateş ettiler

Sokağa ses sistemi kuran grup, şahıs geldiği esnada meşaleler yakarak havaya ateş açtı.

Tören dakikalarca sürerken çekilen görüntülerde yaşları küçük çocukların tabancalarla havaya onlarca el ateş açtığı görüldü.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)

İHA

Emniyet güçleri suç örgütlerinin kökünü kazımakta kararlı…

Son olarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Narlıdere İlçe Emniyet Müdürlüğünün ortak çalışması neticesinde; “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “Yönetmek”, “Üye olmak”, “Nitelikli yağma”, “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma”, “Kasten yaralama” suçlarını işlediği anlaşılan, örgüt lideri Ahmet A. tarafından yönetilen suç örgütüne yönelik 16 Aralık günü operasyon gerçekleştirildi.

Mağdurları ortak olma vaadiyle tuzağa düşüren, plakası kapatılan araç ile kaçırarak alıkoydukları ve silahla öldürmeye teşebbüs ettikleri, haksız menfaat temin etmeye çalıştıkları anlaşılan 6 şahıs, Narlıdere ilçesinde plakası kapalı araç ile “dur” ihtarına uymayarak kaçtıkları esnada polis ekipleri tarafından kovalamaca neticesi yakalandı.

Alıkoydukları mağdurla birlikte yakalandılar

Araç içerisinde alıkoydukları mağdur şahısların da olduğu olayda şahısları kaçırmak için kullandıkları silahların bir kısmı da ele geçirildi.

Soruşturmanın devamında Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından suç örgütüne üye olan diğer şüpheli şahısların bulunduğu iş yeri ve ikamet adreslerine operasyon gerçekleştirildi. 3 şahıs daha gözaltına alındı.

8 zanlı tutuklandı

Ahmet A., M.M.S., F.D., A.Ö., M.V., U.T., M.M.V., S.T. ve M.Y. isimli 9 örgüt üyesinin gözaltına alındığı operasyonlarda yapılan aramalarda; 4 tabanca, 66 fişek, muhtelif sayıda uyuşturucu nitelikli hap ele geçirildi.

İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 9 şüpheliden aralarında örgüt lideri Ahmet A.’nın da olduğu 8 zanlı tutuklandı ve suç örgütü çökertilerek faaliyetlerine son verildi.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)

ensonhaber.com

Bir yıl daha geride kalıyor…

2024 yılına sayılı günler kalırken, içinde bulunduğumuz yıl boyunca her alanda birçok gelişmeler oldu.

Siyaset gündemi Türkiye’de oldukça yoğundu. Doğal afetler de bu yılın hafızalara kazınanları arasında.

Spor ve ekonomi de bu yılın en çok konuşulan konuları olurken, magazin gündemi de dilleri yordu.

Birçok sosyal medya kullanıcısının yakından takip ettiği isimlere bu yıl iyi gelmedi.

Yaşadıkları birliktelikleri ya da peri masalıyla başlayan evliliklerini sonlandıran ünlü isimler, magazin gündeminde en çok konuşulanları arasında yer aldı.

İşte 2023 yılında boşanan ünlüler…

Ceyda Düvenci – Bülent Şakrak

2015 yılında nikah masasına oturan oyuncu eski çift,
geçtiğimiz aylarda ayrılık kararı alarak anlaşmalı olarak boşandı.

Çiftin birlikteliklerinden Ali isminde 1 oğulları bulunuyor.

Oğuzhan Koç – Demet Özdemir

28 Ağustos’ta Sarıyer’de bir otelde nikah masasına oturan Demet Özdemir ile Oğuzhan Koç, boşanma kararı aldı. Çiftin evliliği 8 ay sürdü.

Şeyma Subaşı – Mohammed Alsaloussi

Mısırlı milyarder sevgilisi ile görkemli bir düğünle evlenen Subaşı’nın mutluluğu 4 ay sürdü. Şubaşı, Mısırlı milyarder eşi ile psikolojik şiddet gördüğü gerekçesiyle boşandı.

Nagehan Alçı ve Rasim Ozan Kütahyalı

2010 yılında hayatlarını birleştiren Nagehan Alçı ve Rasim Ozan Kütahyalı’nın evliliği ekim ayında tek celsede bitti.

Buğra Gülsoy ve Nilüfer Gürbüz

Buğra Gülsoy, 2018 yılında evlendiği çocuğunun annesi Nilüfer Gürbüz ile mart ayında resmi olarak ayrıldı.

Mehmet Aslantuğ – Arzum Onan

Türkiye eski güzeli Arzum Onan, 27 yıllık eşi Mehmet Aslantuğ ile evliliğini 10 dakika içerisinde tek celsede bitti.

Zahide Yetiş ve Cem Arısoy

Gündüz kuşağı programlarının sevilen ismi Zahide Yetiş, 2014 yılında evlendiği Cem Arısoy ile nisan ayında sessiz sedasız boşandı.

Aslı Şen ve Metin Şen

Cemiyet hayatının tanınan çifti Aslı Şen ile Metin Şen, mart ayında anlaşmalı olarak tek celsede boşandı.

Bilal Hancı ve Esin Çepni

3 yıldır evli olan sosyal medya fenomeni Bilal Hancı ile Esin Çepni, resmi olarak boşandı. Hancı’nın eşi Esin Çepni’yi aldattığı video sosyal medyada gündem olmuştu.

ensonhaber.com

ABD’nin Oklahoma eyaletinde yaşayan Glynn Simmons, 1974 yılında alkollü içki satan bir dükkanın soyulması sırasında yaşanan cinayet nedeniyle yargılandı.

1975’te suçlu bulunarak idam cezasına çarptırılan Simmons’un cezası daha sonra ömür boyu hapse çevrildi.

Ancak Simmons sürekli suçsuz olduğunu söylese de bir işe yaramadı, talihsiz adam 48 yıl, 1 ay, 18 gün boyunca hapiste kaldı.

Cinayetin işlendiği yerde olmadığını söylese de inanılmadı

Cinayet işlendiğinde Louisiana’da olduğunu söyleyen Simmons sesini bir türlü yetkililere duyuramadı.

Geçtiğimiz temmuz ayında ise savcıların savunma avukatlarına ellerindeki tüm kanıtları göstermedikleri ortaya çıktı.

Gerçek ortaya çıktı, cezası iptal edildi

Bir görgü tanığının başka şüphelileri de teşhis ettikleri belirlendi ve Simmons’ın cezası iptal edildi.

Son olarak pazartesi günü bir bölge savcısı, Simmons’ın yeniden yargılanmasını gerektirecek kanıt olmadığını açıkladı.

Oklahoma Bölge Yargıcı Amy Palumbo, Salı günü masum olduğu yönünde hüküm verdi.

Yıllar sonra açıklama yaptı: Dayanıklılık ve azim konusunda bir ders

Palumbo, “Bu mahkeme, Bay Simmons’ın mahkum edilmesine ve hapsedilmesine neden olan suçun onun tarafından işlenmediğini açık ve ikna edici delillerle tespit etmiştir” dedi.

Simmons ise mahkemenin kararı sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bu, dayanıklılık ve azim konusunda bir derstir. Kimsenin size bunun olamayacağını söylemesine izin vermeyin, çünkü bu gerçekten mümkün olabilir” diye konuştu.

5 milyon dolar alabilir

ABD’nin Oklahoma eyaletinde, yanlış yere hapis yatanlara 175 bin dolara (yaklaşık 5 milyon 98 bin Türk Lirası) kadar tazminat ödenebiliyor.

Halen karaciğer kanseriyle mücadele eden Simmons, yaşam masrafları ve kemoterapi tedavisi için binlerce dolar bağış toplamıştı.

AA

Uzun süredir ABD ile Venezuela arasında devam eden gerginlikte yeni bir döneme doğru giriliyor.

Özellikle Rusya’nın Ukrayna savaşından sonra Batı’ya petrol ve doğalgaz ambargosuyla başlayan süreçte Venezuela’nın petrolüne yönelen ABD’de adımlar arka arkaya atılıyor.

Mahkum takası yapıldı

Bu kapsamda Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, ABD ile Maduro yönetimi arasında varılan anlaşma uyarınca Venezuela’da hapiste tutulan 10 ABD’li serbest bırakıldı.

Beyaz Saray ayrıca, ABD’de hakkında hukuki süreç yürütülen Leonard Glenn Francis adlı Malezyalı iş insanının da ABD’ye iade edildiğini duyurdu.

Dün akşam saatlerinde Teksas’taki Joint Base San Antonio Havalimanı’na ulaşan Amerikalılar, ülkelerine döndükleri için çok mutlu olduklarını dile getirdi.

Öte yandan Washington yönetimi de söz konusu takas anlaşması uyarınca Maduro’ya yakınlığıyla bilinen iş insanı Saab’ı serbest bıraktı. Caracas’ta törenle karşılanan Saab ile ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Maduro’nun, söz konusu anlaşmadan memnuniyet duyduğunu kaydettiği bildirildi.

Alex Saab hakkında yolsuzluk suçlamasıyla ABD’de dava açılmış, savcılık Saab aleyhinde çeşitli suçlardan dolayı iddianame hazırlamıştı. Saab, hakkındaki tüm suçlamaları reddetmişti.

Maduro ABD tarafından tanınmamıştı

ABD yönetimi uzun süre Maduro yönetiminin meşruiyetini tanımadığını ilan etmiş ve muhalif Juan Guaido’yu tanıdığını duyurmuştu.

Son haftalarda iki ülke arasındaki ilişkiler yumuşamaya başlamış, Maduro 2024’te ülkesinde bağımsız seçimler düzenleyeceğine söz vermişti.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)

AA

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2024 yılı bütçesi üzerine TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmaya, enflasyondaki hedeflere, para politikasına, yapılan desteklere ve sık sık gündem getirilen yabancılardan vergi alınıp alınmayacağı konusuna değindi.

Bakan Şimşek, Meclis kürsüsünden bakanlığının 2024 yılı bütçesi üzerine sunumunu gerçekleştirirken, “Suriyeliler vergi vermiyor” eleştirilerine de yanıt verdi.

“Suriyeliler vergi vermek zorundalar ve veriyorlar”

Suriyelilerden vergi alınmadığına yönelik iddiaların doğruyu yansıtmadığını belirten Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

Ülkemizde bulunan yabancılar, şirket kurarlarsa kurumlar vergisine, işletme açarak şahsi faaliyetlerde bulunuyorlarsa gelir vergisine tabidir. Suriyeli veya başka ülke uyruklu insanlara yönelik herhangi bir vergi istisnası yoktur. Suriyeliler vergi vermek zorundalar ve veriyorlar.

“Kayıt dışı çalışma sadece Türkiye’deki yabancılarla ilgili değil”

Türkiye’de kayıt dışı çalışmanın önemli bir konu olduğuna işaret eden Şimşek, bu sorununun sadece Türkiye’deki yabancılarla ilgili olmadığını söyledi.

Türkiye’de kayıt dışı çalışma yüzde 50’den 27’ye düştü

Kayıt dışı oranın yüksek olduğunu dile getiren Şimşek, şu bilgiyi aktardı:

Biz kayıt dışı çalışma oranını düşürdük. Yüzde 50’lerden yüzde 27’lere kadar getirdik ama alacağımız daha mesafe var.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)