CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TSK’ya kimyasal silah kullanam iftirası atan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve TTB Merkez Konseyi üyeleriyle makamında görüştü.
DHA
Mayıs seçimlerinden sonra başlayan değişim dalgasıyla CHP’nin başına geçen Genel Başkan Özgür Özel, kabul ve ziyaretlerine devam ediyor.
Bu kapsamda Özel’in makamında misafirleri vardı…
Şebnem Fincancı’yı kabul etti
Özel, PKK kanalına çıkarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ni (TSK) iftira atarak suçlanan bir ismi kabul etti.
Mehmetçik’i kimyasal silah kullanma iftirası atan Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve beraberindeki Merkez Konsey üyeleri, CHP Genel Merkezi’ne geldi.
Kabulde CHP Genel Başkanı Özel’e, Genel Başkan Yardımcıları Zeliha Aksaz Şahbaz ve Gamze Taşçıer ile CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala eşlik etti.
Basına kapalı geçekleşen görüşmenin ardından fotoğraf paylaşılırken, toplantıya ilişkin açıklama yapılmadı.
Fincancı’nın TSK’ya iftirası ve dava süreci
TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında, terör örgütü PKK ile bağlantılı bir televizyonda, Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) yönelik ifadeleri nedeniyle soruşturma başlatılmıştı. İstanbul’da evinde gözaltına alınan Fincancı, 27 Ekim 2022’de Ankara’da sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucu hazırlanan iddianamede, Türk Silahlı Kuvvetlerinin meşru müdafaa kapsamındaki legal faaliyetleri ile terör örgütünün illegal faaliyetlerini bağdaştırma suretiyle “terör örgütü propagandası” yaptığı belirtilen sanık Fincancı’nın 1 yıl 6 aydan 7 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Fincancı’nın ikamet yerinin İstanbul olması, soruşturmanın da burada yürütülmesi nedeniyle İstanbul’daki ağır ceza mahkemesinin yargılamaya yetkili olduğuna karar vermiş, dosyayı yetkisizlikle İstanbul’a göndermişti.
Fincancı’nın yargılanmasına başlanan 23 Aralık 2022’deki ilk duruşmada, esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcılık, “basın yayın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunmuştu.
28 Kasım 2023 Salı günü birbirinden güzel diziler, filmler ve haber bültenleri ekranlarda yerini aldı. İddialı yapımların reyting savaşı sona erdi. İşte zirvenin sahibi…
ensonhaber.com
Her gün bir önceki güne ait Total, AB ve ABC sıralaması belli olurken dünün reyting sonuçları merakla bekleniyor.
Dün akşam gündüz kuşağı programları ve birbirinden güzel diziler ekranlardaki yerini aldı. Güçlü yapımların reyting savaşı sona erdi.
İzleyiciler, dün akşamın reyting sonuçlarını merak ediyor. Peki dün akşam en çok izlenen dizi ve programlar hangileri?
28 Kasım Salı reyting sonuçları
Total’de reyting listesinin ilk sırasında Yabani, ikinci
sırada Esra Erol’da, üçüncü sırada Ben Bu Cihana Sığmazam yer aldı.
AB’de ise birinci sırada Masterchef Türkiye All Star, ikinci
sırada Aile, üçüncü sırada Yabani yer aldı.
20+ABC1 listesinde ise ilk sırada Yabani, ikinci sırada
Masterchef Türkiye All Star, üçüncü sırada Selçuk Tepeli ile FOX Ana Haber yer
aldı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden önemli ölçüde etkilenen Hatay’da şehir merkezlerinin yanı sıra kırsal bölgelerde de konutlar dört dörtlük inşa edildi. Teslim edilme aşamasına gelen köy tipi afet konutları tatil köyünü aratmıyor.
AA
Depremzedeler için canla başla mücadele ediliyor.
6 Şubat’tan bu yana devam eden konut çalışmaları, hızla ilerledi.
Öyle ki birçoğu teslim edilme aşamasına geldi.
Dört dörtlük konutlar inşa edildi
Bu süreçte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinesinde güvenilir ve dört dörtlük konutlar inşa edildi.
Öte yandan afetzedelerin kolayca konut sahibi olması için de Bakan Mehmet Özhaseki, önemli projeleri hayata geçirdi.
25 köy evinde sona gelindi
Çalışmaların yürütüldüğü kentlerden biri de Hatay.
Altınözü ilçesinde, inşaat çalışmaları tamamlanan Babatorun Mahallesi’ndeki 25 köy evinin çevre düzenleme çalışmaları sürüyor.
Hazır hale getirildi
Anahtarları hak sahiplerine teslim edilen konutların yollarını düzenleyen ekipler, peyzaj işlemlerine devam ediyor.
Eşyasıyla hazır hale getirilen konutlar, Anadolu Ajansı ekiplerince FPV drone ile görüntülendi.
Hatila Vadisi Milli Parkında bulunan 220 metre yüksekliğindeki cam seyir terasından düşen, 47 yaşındaki Sultan Sağlam hayatını kaybetti.
İHA
Artvin’de korkunç bir olay meydana geldi…
Hatila Vadisi Milli Parkında bulunan 220 metre yüksekliğindeki cam seyir terasına çıkan Sultan Sağlam, düştü.
Terastan düşen sağlamı gören bir taksi sürücüsünün ihbarı üzerine olay yerine jandarma, AFAD ve 112 ekipleri
sevk edildi.
Hayatını kaybettiği belirlenen kadının cansız bedenini çıkartmak
için ekipler çalışma başlattı.
6 saat sonra cansız bedeni çıkarıldı
UMKE, Çoruh Arama Kurtarma (ÇAK), İtfaiye
ekipleri eşliğinde, halat ve sedye yardımıyla ekipler 220 metrelik uçurumdan, 6
saatlik çalışma sonucunda Sultan Sağlam’ın cansız bedenine çıkartarak 112
ekiplerine teslim etti.
Ceset otopsi için Adli Tıp Kurumu’na kaldırılırken,
olayın intihar olabileceği şüphesi üzerinde duruluyor.
Eyüpspor’da futbol yaşamını sürdüren Caner Erkin, Arda Turan ve Emre Belözoğlu gibi futbol dünyasının önde gelen isimlerinin dolandırılmasıyla ilgili açıklamada bulundu.
ensonhaber.com
1. Lig ekiplerinden Eyüpspor’da top koşturan Caner Erkin, önceki gün beş yaşındaki kızı Mihran Ela ile İstinye Park’ta görüntülendi. Baba kız, yemek yedikten sonra alışverişin keyfini çıkardı.
Oyuncu Şükra Ovalı ile mutlu bir evlilik sürdüren Caner Erkin, aralarında Emre Belözoğlu ve Arda Turan gibi futbol dünyasının yıldızlarının da bulunduğu birçok meslektaşının ‘yüksek karlı gizli fon’ vaadiyle dolandırılması hakkında konuştu.
“Ben paramı gayrimenkule yatırıyorum”
35 yaşındaki futbolcu şu açıklamada bulundu:
Hepsinin adına çok üzgünüm. Ben yatırımlarımı daha çok kira getirisi olan yerler için seçiyorum. Sonuçta parayı kolay kazanmıyoruz, ter döküyoruz. Benim yatırımlarım daha çok gayrimenkul üzerine oluyor. Riskli yatırımlardan uzak duruyorum.
Almanya’nın Jahn Regensburg takımında forma giyen 25 yaşındaki futbolcu Agyemang Diawusie hayatını kaybetti. Futbolcunun ölüm haberini takımı duyurdu..
ensonhaber.com
Almanya 3. Lig takımlarından Jahn Regensburg forması giyen 25 yaşındaki futbolcu Agyemang Diawusie’nin hayatını kaybettiği açıklandı.
3. Lig ekibi Jahn Regensburg’ta kariyerini sürdüren Agyemang Diawusie’den ölüm haberi Almanya’yı yasa boğdu.
Jahn Regensburg tarafından yapılan açıklamada 25 yaşındaki futbolcunun salı günü öğlen saatlerinde hayatını kaybettiği açıklandı.
Jahn Regensburg’un resmi hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“Kulübümüzde forma giyen 25 yaşındaki oyuncumuz Agyemang Diawusie’nin ölüm haberini aldık. Kulüp yaşanan bu trajik olaydan dolayı derin bir üzüntü ve şok içerisindedir.
Jahn Regensburg ailesi, Agyemang’ın ailesi, yakınları, yakın arkadaşları ile birlikte yas tutmaktadır. Yaşanan korkunç olaydan dolayı ailenin mahremiyetine saygı duyulmasını istiyoruz”
12 Şubat 1998 tarihinde Almanya’da dünyaya gelen Agyemang Diawusie, profesyonel futbol kariyerine 2015-1026 yılları arasında RB Leipzig U19 takımıyla adım attı.
Agyemang Diawusie kariyerinde Leipzig, Wehen Wiesbaden, Ingolstadt 2, Dynamo Dresden, Ried 2, Bayreuth, Ried ve Jahn Regensburg takımlarından forma giydi.
Agyemang Diawusie sezon başında transfer olduğu Jahn Regensburg takımında bu sezon 13 maçta forma giymişti..
26 Kasım’da kentte etkili olan sağanak yağmurun ardından deniz ile kara birleşti. Sular altında kalan caddelerde, 3 gündür temizlik çalışması tamamlanması. Bölge halkının mağduriyeti devam ediyor.
AA
Geçtiğimiz hafta sonu birçok kentte sel meydana geldi.
İzmir, Antalya ve Hatay’da şiddetli yağış bölgeyi olumsuz etkiledi.
Ev ve iş yerlerini su bastı, otomobiller suya gömüldü.
Sürücüler ilerleyemedi
Hatay’ın İskenderun ilçesinde etkili olan fırtına ve sağanak yağış sonrası kara ile deniz birleşti.
Rögarlar taşarken, su birikintileri nedeniyle sürücüler trafikte ilerlemekte güçlük çekti.
Mağduriyetler giderilmedi
Bölgede fırtına etkisini yitirmesine rağmen caddelerdeki su çekilmedi.
3 gündür mağduriyetleri devam eden bölge halkının yağmurla mücadelesi devam ediyor.
Temizlik çalışmaları sürerken kent meydanlarındaki sular ise henüz tam anlamıyla çekilemedi.
Deprem konusunun en önemli uzmanlarından biri olan Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, ‘büyük İstanbul depremi’ için uyarılarına devam ederken, olası depremde yıkımın ve can kayıbının büyüklüğünün anormal seviyede olacağını söyledi.
DHA
Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye, henüz daha 9 ay önce tarihi bir felaket yaşadı.
11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin yaraları sarılmaya devam edilirken gündemde İstanbul var.
Uzun yıllardır uzmanlar tarafından uyarılar yapılan ‘büyük İstanbul depremi’ için felaket senaryoları kan donduran cinsten.
Bu kapsamda Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul Rumeli Üniversitesi’nde deprem gerçeği ve yapılması gerekenler ile ilgili düzenlenen sempozyuma katıldı.
Üniversitenin Silivri yerleşkesinde düzenlenen etkinlikte konuşan Prof. Dr. Görür, “Türkiye’nin her tarafı faylarla dolu bu fayların deprem yineleme periyodu dolduğu zaman deprem kaçınılmaz olacaktır” dedi.
“Depremin büyüklüğü 7.5’e kadar varabilecek”
Sempozyumda, Marmara Bölgesi’nin deprem tehdidi altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Görür şunları söyledi:
Marmara denizinin içerisinde körfezden başlayıp Tekirdağ’a giden bir fay zonu var. Bu zon dünyanın en tehlikeli ve deprem üreten zonlarından biri. Uzunluğu 160 kilometre ve 3 parçadan meydana geliyor.
Biri adaların güneyindeki adalar fayı, diğeri Kumburgaz fayı öbürü de Tekirdağ fayı. Biz denizaltı ile yaptığımız çalışmalarda bu kısmın 1910 senesinde kırıldığını tespit ettik. Bizim için önemli olan bu iki fay da kilitli.
Deprem üretebilecek durumda. Ne zaman üretir? Onu bilmiyoruz ama 1999 depreminden sonra diyelim ki 30 yıl içerisinde. Her an olmak kaydıyla Marmara’da depremin olma olasılığı 30 yıl içinde yüzde 64 diye yayınladılar.
Şimdiye kadar 24 senemiz geçti. Dolayısıyla bu iki fay depremi oluşturacak. Bu iki fay aynı anda kırılırsa depremin büyüklüğü 7.5’e kadar varabilecek.
“Deprem büyüklüğünü şiddeti ile hep karıştırıyorlar”
Deprem şiddeti ile büyüklüğü arasındaki farkın hala tam bilinmediğinin altını çizen Prof. Dr. Görür, “Deprem büyüklüğünü şiddeti ile hep karıştırıyorlar. Depremin büyüklüğü deprem sırasında açığa çıkan enerjiyle ifade edilir. Örneklemek gerekirse; son yaşanan 7.7 büyüklüğündeki deprem tam 5 milyon ton TNT’nin yani patlayıcı maddelerinin aynı anda patlamasıyla eş değer bir enerji açığa çıktı.
Açığa çıkan enerji neyse Güneydoğu’daki depremde o enerji çıktı. Onun için büyüklüğü 7.7 oldu. O büyüklük değişmez ama şiddet farklıdır. Diyelim ki Marmara’da Kumburgaz fayı üzerinde deprem oldu. Deprem esnasında Silivri sahilde olan biri bu depremi başka hisseder bir başkası o esnada Istranca tepesinde olsa deprem olduğunu anlamaz bile.
Çünkü o kişi depremi 5 veya 4 büyüklüğünde hisseder. Yani deprem kaynağına ne kadar yakınsanız depremin şiddetini o kadar hissedersiniz. Ne kadar uzaksanız şiddetini daha az hissedersiniz. Sadece mesafe değil depremin büyüklüğüne veya derinliğine de bağlı” dedi.
“Depremin şiddeti binaya, yapıya ve binanın gücüne de bağlıdır” diyen Prof. Dr. Görür, “Silivri’de 8 şiddetinde deprem bekleniyor. 8 şiddetinde ki bir deprem küçük değildir. Eğer, yüksek binalar yaparsanız, o binaların ara kesiti olan temelle zemin arasındaki ilişkiyi iyi sağlayamazsanız, iyi mühendislik hizmeti vermezseniz iyi malzeme kullanmazsanız iyi planlama yapmazsanız Silivri’de evler zor ayakta kalır” ifadelerini kullandı.
“Marmara’da şu an deprem olsa yerle bir oluruz”
Prof. Dr. Naci Görür, “Marmara depremi gerçekleşirse tek kelime ile yıkım olur. Altyapı yapı stoku, çevre tamamen imha olur. Bakın bu 11 kentte deprem oldu ya 11 kentteki yıkımı düşünün. Ondan çok daha fazla olur. Güneydoğu’da aşağı yukarı 100.000.000 ton moloz açığa çıktı.
İstanbul’da bu birkaç 100.000.000 ton olur. Anormal bir yıkım olur çünkü kent yoğunluğu nüfus yoğunluğu kadar. Burada inşaat yoğunluğu da fazla olduğundan can kaybımız çok fazla olabilir. Mesela İstanbul’da 97 bin binanın tamamen çökeceği İBB tarafından yapılan çalışmalarda ortaya kondu. Bu demek milyonlarca insanın can güvenliği olmayacak. Göçük altında kalabilme tehdidi altında. 97 bin bina ne demek biliyor musunuz?
Kabaca 10 bin bina üzerinden hesaplasak. 10 bin bina 5 katlı olsa 50 bin kat demek. Her katta 2 daire olsa 100 bin daire. Her dairede 5 kişi olsa 500 bin insan ölümlü vakaların yüzde 10 olduğunu kabul etseniz, demek ki 500 binlerce insan. Marmara böyle bir tehdit altında. Ve maalesef insanlar hala bunun farkında değil” diye konuştu.
“Az hasarla kurtaracak 6 madde”
Yapılması gereken 6 madde olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Görür, “Dünyadaki bütün kentler bu 6 bileşenden oluşur. Bunlarda nedir? Yönetim sistemi, halk altyapı, yapı stoku, ekosistem, çevre ve ekonomi. Bunları şu şekilde açıklayabilirim; öncelikle yerel yönetim sonrasında ise halk muhakkak eğitilmeli. Japonlar halk eğitimini anaokuldan başlatıyor. Halkın depremle ilgili bilgisi, becerisi, farkındalığı ve kültürü olmalı. Okullarda mutlaka eğitim de verilmeli.
Gerekirse billboardlarla, kamu spotları, televizyon programları, okullarda kurslarla eğitim verilecek. Alt yapıyı iyileştirmek gerekir. Bunun için de mesela İstanbul’un Avrupa ve Asya yakasının içme suyu ve kanalizasyon şebekesinin deprem analizini yaptım. Deprem sırasında hangi boruda kaç kırık olacağını yetkililere ilettim. Yapılması gereken bu boruları değiştirmek ve daha esnek borular yerleştirmek.
Oturduğunuz yerleri oturduğunuz kentleri deprem dirençli yapın. Bu mümkün müdür? İnanın mümkündür. Bir bakanlık kurulsa ve bu işe başlanırsa 15 sene içerisinde Türkiye deprem dirençli hale getirilebilir.
Bu da sizlerin sorumluluğunda. Depreme bakarken siyaseti bırakın ama oy vereceğiniz insanlardan deprem dirençli olmasını isteyin. Bunu Türk milleti yapmadığı sürece 21. asrı ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız olarak atlatamayız. Bir kenti deprem gelmeden önce bu bileşenlerini deprem dirençli, depreme dayanıklı yaparsanız deprem o kente geldiği zaman siz depremi minimum hasarla atlatırsınız” ifadelerini kullandı.