Ankara’nın Çankaya ilçesinde M.A. isimli kadın, eski eşi E.A. tarafından taksinin içinde boğazı kesilerek öldürüldü.
DHA
Kadına yönelik şiddetin adresi bu kez Ankara oldu..
Saat 14.30 sıralarında Çankaya ilçesi İmrahor Caddesi’nde meydana gelen olayda E.A. isimli erkek, eski eşi M.A. ile 06 T 1111 plakalı taksinin içinde henüz bilinmeyen bir nedenle tartışmaya başladı.
Takside bıçakla boğazını kesti
Tartışma büyüyünce E.A., yanındaki bıçakla M.A.’nın boğazını keserek öldürdü. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
Gözaltına alındı
Şüpheli E.A., polis ekiplerince olay yerinde yakalanarak gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
31 yaşındaki yıldız, müzik yapımcısı Benny Blanco ile birlikte olduğu kareyi paylaştı. İkilinin 6 aydır beraber olduğu öğrenildi.
ensonhaber.com
Justin Bieber aşkıyla gündemden düşmeyen Selena Gomez, sosyal medyada yeni sevgilisini paylaştı.
Müzik yapımcısı Benny Blanco ile birlikte olduğu kareyi yayınlayan yıldız, 6 aydır mutlu bir birliktelik içinde olduğunu duyurdu.
Gomez yeni sevgilisi hakkında “O benim her şeyim.
Başıma gelen en iyi şey” dedi.
“En mutlu anımdayım”
6 aydır birlikte olduklarını söyleyen şarkıcı, 35 yaşındaki Blanco’nun
ona herkesten daha iyi davrandığını “Birlikte olduğum herkesten hala daha
iyi. Gerçek bu!” diyerek dile getirdi.
İlişkisi hakkında yapılan yorumlara kayıtsız kalmayan
yıldız, “Neden bu kadar umursadığınızı anlayamadım. En mutlu anımdayım.
Sözlerinizin hayatımı yön vermesine izin vermeyeceğim. Asla. Bitti! En mutlu
anımda yanımda değilseniz, hayatımda hiç olmayın daha iyi” dedi.
Çalışan çalışmayan tüm ev hanımlarının 4 bin lira nakit destek ödemesinden faydalanması için en az 1 çocuk sahibi olması gerekiyor. İşte başvuru ve detaylar…
ensonhaber.com
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yapılan yeni duyuruya göre sosyal destek ödemeleri kapsamında kadınlar için de maddi destek ödemeleri başlatıldı.
Şartları taşıyan ihtiyaç sahibi kadınlar için 4 bin TL ödeme yapılacak.
Başvurular e-Devlet sistemi üzerinden yapılacak.
4 bin lira destek şartları
Bu desteğin temel şartı, en az bir çocuğa sahip olmak olarak açıklandı.
Başvuru yapacak kişinin hane içinde kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte birinden az olması gerekiyor.
Şartı taşıyan kişiler kimlik numaraları ile online olarak başvuru yapacak.
E-Devlet sistemi üzerinden online olarak başvuru formunu dolduran ve başvurusu olumlu sonuçlanan hak sahipleri ödemelerini düzenli olarak PTT şubelerinden alabilecek.
Kış turizminin önemli kayak merkezlerinden Uludağ’da yılbaşı tatili için otellerde doluluk oranı şimdiden yüzde 50’ye ulaştı. Tatilciler bir gecelik konaklamaya 10 bin TL ödeyecek.
İHA
Yeni yıla sayılı günler kaldı.
Birçok vatandaş planlar yaparken, turizmciler de hazırlıklara başladı.
Bunların başında ise kış turizminin gözde mekanlarından olan Uludağ yer alıyor.
Yüzde 50’si doldu
Kar kalınlığının 30 santimetreye ulaştığı ve hava sıcaklığının yaklaşık eksi 1 ila eksi 4 derece olarak ölçüldüğü bölgeye yerli ve yabancı turist yoğun ilgi gösteriyor.
Otellerin doluluk oranı yüzde 50’lere yaklaştı.
Gecelik konaklama bedeli 10 bin TL
Uludağ’da oteller yılbaşı için hazırlıklarına başladı. Pistler ve telesijeylerin son kontrolleri yapılırken otellerde ise 2 ve 3 günlük paketler hazırlandı.
Yılbaşında eğlence dahil bir gece konaklama ücreti kişi başı 8 bin ila 10 bin lira olması beklenirken skipass, kayak malzemesi kiralaması, öğrenmesi ve diğer masraflar bu fiyatın dışında tutuluyor.
Kayak ekipmanlarının kirası günlük olarak 600 liradan başlarken, kıyafetler alt üst takım olmak üzere günlük 400 lira olması bekleniyor.
İlk kez kayak yapacak tatilciler özel ders almak isterse ders ücreti 2 bin liradan başlarken, gruplara özel indirimler sunuluyor.
Kayak yapmanın bedeli 5 bin lira
Kayak yapmak isteyen çocuklu aileler ise 4 yaşını doldurmuş çocuklarına özel ders aldırabiliyor.
Konaklamanın yanında kayak yapmanın maliyeti ortalama kişi başı 4 bin ila 5 bin lira arasında seyrediyor.
Galatasaray’ın 27 yaşındaki savunmacısı Davinson Sanchez, transfer sürecinde sarı-kırmızılı takımın eski futbolcusu Radamel Falcao ile konuştuğunu söyledi.
ensonhaber.com
Alanyaspor maçında yaşadığı sakatlık sebebiyle bir süredir sahalardan uzak kalan ve UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu’ndaki kritik Kopenhag maçında forma giymesi beklenen başarılı savunmacı Davinson Sanchez, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Sezon başında 9.5 milyon euro bonservis bedeli karşılığında takıma katılan Sanchez, sarı-kırmızılı takımın YouTube kanalında merak edilen sorulara yanıt verdi.
“Bana çok yardımcı oldular”
“Uyum sürecini nasıl geçirdiğini anlatır mısınız?” sorusuna Sanchez şu yanıtı verdi:
Öncelikle sizlere de teşekkür ederim. Alışma sürecimiz hızlandırdınız. Kulüpteki herkes bana çok yardımcı oldu. Takım arkadaşlarım ve hocalarımın da çok büyük desteği oldu. Ben de bildiğim en iyi şeyi yapıp, kalitemi ve becerilerimi öncelikle takımın kolektif başarısı için kullanıp elimden gelen en iyi futbolu oynayarak takıma katkı vermeye çalıştım. Şimdiye kadar geçirdiğim süreçten çok memnunum.
“Kolombiyalı oyuncular için referans alınacak bir oyuncu”
Galatasaray’a gelmeden önce Radamel Falcao ile konuştuğunu söyleyen Kolombiyalı isim, şunları dedi:
Falcao, Kolombiya Milli Takımı’ndan arkadaşım. 10 sene aynı milli formayı beraber giydik. Onu benim kadar sizler de tanıdınız. Ne kadar beyefendi bir olduğunu biliyorsunuz. Kolombiyalı oyuncular için referans alınacak bir oyuncu. Hayal ettiklerimizi başarabilmemiz için bize her konuda yardımcı olur. Uluslararası seviyede başarılı olmuş bir oyuncu. Kendisine saygımız çok yüksek. Yalnızca benim değil. Kolombiyalı oyuncu jenerasyonuna liderlik ettiği için ona minnettarız. Galatasaray’a gelmeden önce konuştuğumda ailemin de benim de burada çok rahat edeceğimizi söyledi. Şu an dedikleri yaşanıyor. Burada içimin rahat olmasını, kendim olmamı, geçirdiğim zamandan keyif almamı söyledi. Ben bunları yaptıkça, kulüp çalışanlarının ve taraftarlarımızın gerekeni yapacağından bahsetti. Aynen söylediği gibi oldu.
“Ben ve ailem, İstanbul’u çok seviyoruz”
İstanbul hakkında konuşan Sanchez, şu ifadeleri kullandı:
İlk geldiğimizde bizim için bilinmedik bir yerdi. Tabii ki yerini biliyoruz ama bir yere turistik olarak gidip kısa süreli vakit geçirmekle, oraya ailenle gidip günlük hayatının bir parçası olarak yaşamak başka bir şey. İlk başlarda otelde yaşadığımız dönem biraz garipti fakat çevremizde bize yardımcı olan çok kişi vardı. Onların da yardımlarıyla hayatın içine dahil olmaya başladıktan sonra kültüre ve neleri isteyip istemediğimize daha iyi karar verebildik. Burayı daha da sevdik. Ben ve ailem, İstanbul’u çok seviyoruz, keyfimiz fazlasıyla yerinde. Ailenizin mutlu ve keyifli olduğunu bildiğinizde, siz de sahaya odaklanabiliyorsunuz. Bu konuda oldukça şanslıyım. Buraya gelirken Falcao’nun beni uyardığı ilk şey mesafelerin uzak olduğuydu. Türkiye büyük bir ülke ve İstanbul çok kalabalık bir şehir. Londra’da şehirden uzak bir yerde yaşıyordum, evden çıkıp şehir merkezine gitmemiz 45 dakikayı buluyordu. orası da kalabalık bir şehir fakat burası hep kalabalık bir şehir. Aralarında öyle bir fark var. Trafik konusuna yabancı değilim, Londra’da aynı durum var.
“Dünya seviyesinde bir atmosferi var”
Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nin kendisini etkilediğini belirten Sanchez, şu sözleri sarf etti:
Açıkçası İstanbul’da beni en etkileyen şey Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nin atmosferi oldu. Dünyanın en iyi atmosferlerinden biri orada yaratılıyor. Bir Güney Amerikalı olarak oradaki coşkuyu ve atmosferi bilen biri olarak söyleyebilirim ki, hiçbir takımı kıskanmamıza gerek kalmayacak kadar iyi bir atmosfere sahibiz. Açık ara dünyanın en iyi atmosferlerinden biri yaratılıyor. Beni bu çok etkiledi. Dünya seviyesinde bir atmosferi var.
“Kolombiya’daki fanatiklik ve futbola olan ilgi, Türkiye’deki ile çok benzer”
Kolombiya ile Türkiye’nin aynı olduğunu ifade eden başarılı stoper, şu değerlendirmeyi yaptı:
Kolombiya’daki fanatiklik ve futbola olan ilgi, Türkiye’deki ile çok benzer. Hangisinin daha iyi olduğunu söyleyemem çünkü hissettiklerimiz birbirine çok benzer. Fanatizmin ve futbol tutkusunun hayatı etkiler hala gelmesi birbirini çok andıran şeyler. Yalnızca büyük kulüplerin değil, Anadolu kulüplerinin atmosferleri de çok benzer. Gittiğimiz şehirlerin taraftarları takımlarının formalarını giyip desteklemeye gidiyorlar ve futbol, gittiğimiz her şehirde binlerce insanı peşinden sürükleyen bir etken olarak gözlemleniyor.
“İnanılmaz bir yaratıcılıkla hazırlanmıştı”
“Manchester United maçında koreografiyi gördüğünde neler hissettin?” sorusuna Davinson Sanchez şu cevabı verdi:
Sakatlığımdan dolayı Manchester United maçında oynayamayıp arkadaşlarımı sahada yalnız bıraktığım için üzgündüm. Fakat tribünlerde gördüğüm şey inanılmazdı. İnanılmaz bir yaratıcılıkla hazırlanmıştı. Onca kişinin emek vermiş olması çok etkileyiciydi. Bunu gördüğünüzde zaman emek verenlerin sizinle birlikte olduğunu hissedebiliyorsunuz. Bu bize güven veriyor ve her şeyimizi sahaya yansıtmak için bir motivasyon kaynağı oluyor. Şampiyonlar Ligi’nde en üst seviyelerde başarılar elde ederek onları gururlandırmak için motive oluyoruz. Emeği geçen herkese minnettarım. Onlar destek verdikçe, hedeflerimize ulaşmak için çalışmaya devam edeceğiz.
Ortadoğu’yu Asya ve Avrupa’ya bağlayan dijital bir koridor oluşturmak için Katar’ın başkenti Doha’da Türk ve Katarlı yetkililer arasında ilk imzalar atıldı.
İHA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Katar ziyareti sırasında, iki ülke arasında gerçekleşen stratejik iş birliği görüşmelerinin ardından Türkiye, teknolojinin ilerlemesi için önemli bir adım attı.
Microsoft ile DTech Cloud, bulut tabanlı teknolojiler konusunda stratejik bir iş birliği anlaşması imzaladı.
The Ritz Carlton Hotel’de gerçekleştirilen imza törenine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohammed El Mannai katıldı.
Dijital köprü genişleyecek
Microsoft ve DTech Cloud arasındaki stratejik iş birliğine şahitlik etmekten heyecan duyduğunu belirten Bakan Kacır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamad Al Thani huzurlarında iki ülke arasında teknoloji alanında köprü kurmak amacıyla kritik bir mutabakat metni imzaladıklarını belirtti. Bakan Kacır, sözlerine şöyle devam etti:
Bugün teknoloji ve bulut şirketi DTech Cloud ile Microsoft arasında bir kilometre taşı olacak stratejik iş birliğine şahitlik ediyoruz. Bu iş birliği ile başta Türkiye ve Katar’ın, ardından yakın coğrafyanın tamamının dijital dönüşümüne katkı sunulmasını amaçlıyoruz. Umuyorum ki bu iş birliği sayesinde yapay zeka, siber güvenlik, hiper ölçekli servisler ve analitik gibi yeni nesil çözümler alanında Türkiye ve Katar arasındaki dijital köprünün daha da geliştirilmesine ve genişlemesine katkı sağlanacak; bölgenin teknolojik liderliği üstlenilecektir.
“Bulut dostu ülke olmanın meyvelerini görüyoruz”
Katar ile Türkiye arasında dijital alanda ilişkilerin güçlendiğini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Katar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohammed Bin Ali Al Mannai ise, iki ülke arasındaki bağların geliştirilmesinde özel sektörün öneminin altını çizdi. Al Mannai,
Bugün, bulutu uygulamanın ve bulut dostu bir ülke olmanın sonuçlarını ve meyvelerini görebiliyoruz. Katar’da inşa edilen altyapıyı bir müttefik, dost ve güvenilir bir ortakla paylaştığımız için mutluyuz. Bugün iki şirket arasında temelleri atılan stratejik iş birliğinin dijital alandaki ilişkiyi daha da geliştirmesi adına sadece bir başlangıç olacağını umuyoruz.
dedi.
Sadece işletmelerin değil, ülkelerin dijital dönüşümüne de inandıklarını belirten Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin,
Microsoft Türkiye’nin 30. yılını kutlarken, bu gibi stratejik iş birlikleri aracılığıyla hem Türkiye’nin hem de komşu ülkelerin dijital dönüşümüne katkı sağlamak son derece mutluluk verici. Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin ve teknolojimizin sınırları aştığını ve inovasyona öncülük ettiğini görmekten gurur duyuyoruz. Daha fazla organizasyonun bulut teknolojilerini, özellikle de yapay zekayı ekonomik ilerleme için bir katalizör olarak kullanabilmesi için hem özel sektörle hem de her iki ülkenin kamu kurumlarıyla iş birliği içinde çalışmayı sürdüreceğiz.
ifadelerini kullandı.
Dijital ekonominin altyapısı güçlenecek
Dijital ekonomide öncü olacak çözümler üretmeyi hedeflediklerine değinen DTech Cloud’un kurucusu Bereket Murat Oktay,
Bu iş birliği sayesinde Microsoft bulut bilişim altyapısından faydalanarak dijital ekonominin önünü açacak çözümler üretmeyi hedefliyoruz. Bulut tabanlı yapay zeka ve büyük veri analitiği ile sağlık, enerji ve üretim sektöründe müşterilerin dijital dönüşüm hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştıracağız.
şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından imza törenine geçildi. İki bakanın refakatinde Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin ile DTech Cloud Kurucusu Bereket Murat Oktay arasında stratejik iş birliği için imza atıldı. İmza törenine iki ülke bakanlarının yanı sıra Türkiye’nin Doha Büyükelçisi Mehmet Mustafa Göksu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Dijital Teknolojiler İş Konseyi Başkanı Dr. Recep Erdem Erkul, DTech Cloud Genel Müdürü Yavuz Emir Beyribey ve Microsoft Katar Genel Müdürü Lana Khalaf da katıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Somali Cumhurbaşkanının oğlunun karıştığı trafik kazası ile ilgili olarak kaza sonrası olay yeri incelemesi ve ilk kusur değerlendirmesini yapan polis memurları hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.
ensonhaber.com
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Somali Cumhurbaşkanının oğlunun karıştığı trafik kazası ile ilgili olarak kaza sonrası olay yeri incelemesi ve ilk kusur değerlendirmesini yapan polis memurları hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yerel seçim için hazırlıklar devam ederken başkan adaylarının özelliklerine ilişkin açıklama yaptı. Erdoğan, “Faydadan çok zarar getireceklerse işimiz olmaz” dedi.
ensonhaber.com
Türkiye 31 Mart 2024’te yerel seçimlere gidiyor…
Genel seçim sonrası siyaset arenasında yeniden bir maraton başladı.
İttifaklar ve aday belirleme süreci şu sıralar oldukça gündemde.
Adaylar açıklanacak
AK Parti cephesinde süreç başarıyla yönetiliyor ve muhalefetin yönetimindeki illerin kazanılması için çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Bu kapsamda çalışmaların önümüzdeki hafta yeniden hız kazanması bekleniyor.
Böylelikle adayların bu ayın sonuna kadar açıklanacağı tahmin ediliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan talimat verdi
Süreç devam ederken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kurmaylarıyla bir araya geldi.
Gazete Pencere’den Nuray Babacan’ın aktarımına göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan başkan adaylarının özelliklerini sıraladı.
“Yük alanlarla yol yürümeliyiz”
Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Bize yük olan değil, yük alanlarla yol yürümeliyiz. Partinin oyunu artırmayacaksa, faydadan çok zarar getirecekse, dedikodulara konu olacaksa, bunlarla bizim işimiz olmaz.”
Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron eşliğinde Elysee Sarayı’nda Hanuka Bayramı’nın kutlanması, laikliğe aykırı bulunarak eleştirildi.
AA & Ensonhaber
Müslümanlarla ilgili kısıtlamalarda sürekli laikliği ön plana çıkaran Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bu kez de Yahudilerin bayramı Hanuka’nın Elysee Sarayı’nda kutlanmasıyla tepkileri üzerine çekti.
Başkent Paris’te Cumhurbaşkanlığı konutu Elysee Sarayı’nda dün akşam Fransa Büyük Hahamı Haim Korsia’nın da katılımıyla Avrupa Hahamlar Konferansı kapsamında tören düzenlendi.
Korsia, Hanuka Bayramı’nın başlangıcını kutlamak için burada mum yaktı.
Sosyal medyaya yansıyan bu görüntü tepkiye neden olurken, Fransa Cumhuriyeti’nin resmi konutunda devlet liderinin katılımıyla bir dini bayramın kutlanması, laikliğe aykırı bulunarak eleştirildi.
Occitanie Bölgesi Başkanı Carole Delga, X sosyal medya platformunda yaptığı açıklamada, Elysee Sarayı’nın bir “ibadethane” olmadığını kaydetti.
Delga, 1905’te yürürlüğe giren, devlet ve din işlerini birbirinden ayıran laiklik yasasının yıl dönümünün 9 Aralık olduğunu hatırlattı.
“Macron’un bu yaptığıyla cumhuriyet için yanlış bir mesaj gönderdiğine” işaret eden Delga, laiklikten taviz verilemeyeceğini belirtti.
Fransız milletvekili Jerome Guedj, aynı platformdan yaptığı açıklamada, Fransız seçilmişlerin Hanuka dahil hiçbir dini törene katılmaması gerektiğini kaydetti.
Milletvekili Adrien Quatennens, Elysee Sarayı’nın dün akşam “ibadethaneye dönüştüğünü” ifade ederek, pazar günü de burada Latince ayin okunup okunmayacağını sordu.
Fransız Yahudiler de tepkili
Fransa’daki Yahudi örgütlerinin çatı kuruluşu Fransa Yahudi Konseyinin (CRIF) Başkanı Yonathan Arfi, konuk olduğu Radio Sud’da, Cumhurbaşkanlığı konutunda yaşanan olayın bir “hata” olduğunu, bunun yaşanmamış olması gerektiğini belirtti.
Elysee Sarayı’nın Hanuka mumu yakmanın yeri olmadığı, Fransız cumhuriyetinin özünün dinle ilgili şeylerden uzak durmaktan geçtiğini kaydeden Arfi, Macron’u böyle davranmaya iten sebepleri bilmediğini dile getirdi.
Michael Sadoun isimli X sosyal medya platformu kullanıcısı da “Fransız bir Yahudi’yim ve Elysee’de Hanuka görüntüleri beni rahatsız ediyor.” ifadesini kullandı.
Sadoun, bu durumun altında “kayırmacılık” olduğunu savunarak, Macron’un sadece Yahudi karşıtlığına karşı orada olmasını tercih ettiğini belirtti.
“Laiklik, Müslümanlara karşı kullanılıyor”
Elysee Sarayı’nda Hanuka’nın kutlanması, ülkede hükümetin “laikliği sadece Müslümanlara karşı kullandığı” eleştirisini de beraberinde getirdi.
Gazeteci Amine Snoussi, X paylaşımında, hükümetin laiklik vizyonunun, yalnızca Müslümanlara baskı yapmaya hizmet ettiğini savundu.
Sosyal medyadaki bir paylaşıma göre, Elysee Sarayı Sekreterliğini arayan bir vatandaş, cuma gününün Müslümanlar için önemli olduğunu hatırlatarak, “(Elysee Sarayı’na) Gelerek cuma namazını kılabilir miyim?” diye sordu.
Vatandaş, telefondaki muhatabına, gelecek bayramı da Elysee Sarayı’nda kutlamanın mümkün olup olmadığını sorarak, “Dün Elysee Sarayı’nda dini bir kutlama olduğu için bizim de Müslümanlar olarak buna hakkımız var mı diye sormak istedim.” dedi.
Telefonun ucundaki kişi, cuma namazına ilişkin soruya “Bu nasıl soru?” şeklinde karşılık vererek, söz konusu talepleri ileteceğini belirtti.
Kabinesi Macron’u “korudu”
Başbakan Elisabeth Borne, basına yaptığı açıklamada, ülkede Yahudi karşıtlığının arttığını iddia ederek, Fransa Cumhurbaşkanı’nın bu bağlamda Yahudi cemaatine desteğini göstermek için böyle bir şey yaptığını söyledi.
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin ise katıldığı bir televizyon programında, “laikliğin, dinleri hiçe saymak anlamına gelmediği” yorumunu yaptı.
Darmanin, Macron’un “dinleri” savunduğunu ve laiklik prensibini ihlal etmediğini ileri sürdü.
Ulusal basındaki habere göre, Macron, laikliğin dinleri ortadan kaldırmak değil, herkese bir inanç tercih edip etmeme hürriyetini tanımak anlamına geldiğini belilrtti.
Macron, Hanuka Bayramı’nın başlangıcının Cumhurbaşkanlığı konutunda kutlanmasından pişmanlık duymadığını ve bu kutlamanın cumhuriyetin ruhuna uygun gerçekleştiğini kaydetti.
Fransa’da 1905’te yürürlüğe giren laiklik yasası, devlet işlerini din işlerinden ayırmıştı.
Anayasasının ilk maddesinde de “laik bir cumhuriyet” olduğu belirtilen Fransa’da, laiklik prensibi gereği, devlet temsilcileri ve memurların görevi sırasında dini aidiyetlerini belli etmemesi gerekiyor.