Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Herkesin vatanına karşı sorumluluğu olduğunu belirten Ahmet Ağaoğlu, bu doğrultuda Basel maçı gelirlerinin tamamının depremzedelere gönderileceğini yineledi.

“Herkesin yapabileceği bir şey var”

Yaşanan deprem faciası hakkında konuşan Ahmet Ağaoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Bütün spor kulüpleri hemen aksiyon aldılar. Bölgeye en yakın kulüp olduğumuz için TS Club’taki tüm kışlık ürünlerimizi afet bölgesine gönderdik. Felaketin boyutları çok büyük, halkımızın duyarlılığı inanılmaz bir boyutta. Herkes bir şeyler yapmaya çalışıyor. AFAD’ın talimatları doğrultusunda yardımlarımızı bölgeye ulaştırdık. Bütün ürünlerimizi Trabzon’dan temin ettik. Sadece uyku tulumlarını Bursa’dan ve İstanbul’dan aldık. Dün itibarıyla valimiz ile konuştuğumda AFAD organizasyonu dahilinde valiliğin organize ettiği 200’ün üzerinde tırın Trabzon’dan bölgeye gittiğini öğrendim. Biz ayrıca otobüsümüzü giderken yardım malzemeleriyle dönerken de depremden etkilenen kardeşlerimizi Trabzon’a ve civar illere nakletmek için gönderdik. İlk etapta 39 kişi geldi. Daha sonra Şanlıurfa’dan bir talep geldi. Urfa’ya bir otobüsümüzü gönderdik. Onlar da bu sabah Trabzon’a intikal ettiler. Bunların bir bölümünü Trabzon’da bazılarını da Giresun ve Ordu’ya servis araçlarıyla naklettik. Bizim yaptığımız çok küçük bir şey. Herkesin yapabileceği bir şey var.”

 “Bütün Süper Lig kulüp başkanlarını bu müsabakaya davet ettik”

Süper Lig ekiplerinin başkanlarını Basel ile oynayacakları Avrupa maçına çağırdıklarını söyleyen Ağaoğlu, şöyle devam etti:

“Ülkede futbola ara versek bile UEFA kupalarında maçlar devam ediyor. Bize kentin durumunu sordular ve biz de herhangi bir sıkıntı olmadığını söyledik. Dolayısıyla bu maç oynanacak. Biz de Trabzonspor Yönetim Kurulu olarak bu maçın tüm gelirlerini depremden etkilenen kardeşlerimize bağışlama kararı aldık. Kombine sahipleri kardeşlerimizin de sadece bu maç için geçerli olmak üzere bu haklarından feragat etmelerini istiyoruz. Kombine sahibi taraftarlarımızın da bilet almaları ve bu gelirin AFAD kanalıyla depremzedelere nakdi yardım olarak ulaştırılması konusunda bir karar aldık. Bugün UEFA Başkanı Sayın Ceferin, TFF Başkanımız Büyükekşi ve yönetim kurulu ile bütün Süper Lig kulüp başkanlarını bu müsabakaya davet ettik. Futbolun sadece futbol olmadığını gösterebilmemiz için bu maç önemli bir fırsat.”

“Karşılaşmanın gelirini depremden etkilenen kardeşlerimize bağışlamak istiyoruz”

Ahmet Ağaoğlu, Bundesliga’dan bir takım ile maç yapmayı planladıklarını belirtti.

“Tam olarak kesinleşmedi ama Bundesliga’dan bir kulüp başkanı arayarak böyle bir düşüncesinin olduğunu söyledi. 50 bin kişilik büyük bir stadyumda takımımızla dostluk müsabakası oynayıp bu maçın gelirinin de depremzedelere aktarılması yönünde bir düşüncesi olduğunu ve bununla alakalı olarak da Alman Futbol Federasyonu ve şehrin belediye başkanıyla görüşmeler yaptığını, neticelendiği zaman resmi olarak bize ileteceklerini söylediler. Biz de uygun olan müsabaka takvimi içerisinde gidip orada o müsabakayı oynayıp, karşılaşmanın gelirini depremden etkilenen kardeşlerimize bağışlamak istiyoruz. Almanya’da yaşayan 3 milyon civarı vatandaşımız var. Bunların da önemli bölümü Trabzonsporlu ama eminim ki o maç oynandığı zaman Trabzonspor, diğer takımları destekleyen taraftarların da çok büyük hassasiyet göstereceklerini de biliyorum.”

“Yaptıklarımızın daha fazlasını yapmamamız gerektiğinin bilincindeyiz”

Ağaoğlu, son olarak şu ifadelerde bulundu:

“Felaketin boyutunu düşündüğümüz zaman her şeyi devletten beklememiz sağlıklı bir bakış açısı olmaz, olamaz. Birey olarak, bu ülkede yaşayan vatandaşlar olarak hepimizin bu topraklara karşı bir sorumluğu var. Ve o yardımlar ne zaman ki devlet millet bütünleşmesiyle birlikte yapılırsa o zaman hem duygusal olarak hem de fiziksel olarak bir anlam ifade eder. Burada devlet-millet iş birliği son derece önemli. Elimizde avucumuzda ne varsa biz bu topraklarda kazandık. Bugün gelmiş olduğumuz noktaya bu ülkenin, bu milletin imkanlarıyla geldik. Kazanç olarak baktığımız zaman alıp cebimize koyup da ihtiyaç olduğu zaman sırtımızı dönmek Türk insanına yakışmaz. Bunca yaşadığı felaketler, savaşlar ve karışıklıklardan sonra bu ülke hala ayaklarının üzerinde durabiliyorsa bu ülkede yaşayan insanların ülkeye olan bağlılığı, sadakati yardımseverliği ve paylaşımcılığı sayesinde duruyor. Bugün de bütün bu özverilere her zamankinden daha fazla ihtiyacımız olduğu bir süreci yaşıyoruz. Onun için yaptıklarımızla övünmek gibi bir şeyin içerisinde asla değiliz. Yaptıklarımızın daha fazlasını yapmamamız gerektiğinin bilincindeyiz ve yapacağız da.”